Romana перевод на португальский
527 параллельный перевод
- Hangi romana kötü diyorsun sen? - İşte başladık.
Qual livro você está dizendo que é ruim?
GüveniIen bir köIe, Simonides aceIeyIe Hur'un zenginIerini daha güvenIi bir yer oIan Roma Antakya'sina götürecekti.
Simónides, escravo de confiança prontamente chamado para retirar a riqueza de Hur para a segurança da Antióquia romana.
Romalı bir hanım... Boğadan inip kendini kaşıyor.
Uma senhora romana... a desmontar um touro e a coçar-se.
Romalı bir hanımın kaşıntısı tutamaz mı?
Uma senhora romana não pode ter comichão?
Sana güreş nasıl yapılır, göstereyim.
Já lhes mostro o que é luta greco-romana.
Ann, çizgi romana bakmak ister misin?
- Queres ver a banda desenhada?
- İyi günler. Ortak arzunuzla burada bulunuyorsunuz.
" Declarou o seu consentimento, perante mim e as testemunhas aqui reunidas em casar segundo os ritos da Igreja Católicato Romana.
Romana benziyor.
Parece um romance...
Yoldan geçen Romalılar Kadınları o hallerinde görürler
Uma tropa romana estava de passagem E viram-nas naqueles preparos
Roma'nın her köşesinde
Por toda aquela Região romana
Verona'daki Katolik kilisesini gördün mü?
- Viu a cidadela romana em Verona?
Roma hukuku, mimarisi, edebiyatı insanlığın gururu.
A Cultura Romana é a glória da Humanidade!
Yelken kare mi?
A vela é romana?
Roma yelkeni.
É uma vela romana!
Seni kurtarma çabasıyla Tanrın, Roma filosunu da kurtardı.
Na Sua ânsia de te salvar, o teu Deus também salvou a frota romana!
Geçen yüzyılda, Roma'nın putperest zulmüne son verip... yeni bir toplumun kurulmasına yol açacak olan... Hıristiyanlık denen yeni dinin... doğumundan önce... Roma cumhuriyeti uygar dünyanın tam merkezinde yer alıyordu.
No século passado, antes do nascimento... da nova fé chamada Cristianismo... destinada a derrubar a tirania pagã de Roma... e criar uma nova sociedade... a república romana ocupava o centro do mundo civilizado.
Bu kadınları Roma ahlakına olan saygımdan dolayı tutuyorum.
Guardo essas mulheres dentro do meu respeito pela moralidade romana.
O Roma ahlakı ki, Roma evliliği ve ailesinin kutsallığı temelinde... Roma'yı dünyanın üçte ikisini asıl sahiplerinden... çalabilecek kadar güçlü hale getirdi.
Essa moralidade, que deu a Roma força bastante para roubar... dois terços do mundo aos seus legítimos donos... com base na santidade do casamento e da família romana.
Ama Lucullus ve ordusunu taşıyan... bir Roma filosunun yarın Brundusium'a varacağını da... biliyor musunuz?
E sabes... que uma frota romana, trazendo Lucullus e as suas tropas... chega amanha a Brundusium?
Kilikyalı korsanlar gelmiş geçmiş her Roma filosunu yok edebilirler.
Os piratas cílices podem destruir qualquer frota romana.
Ama her ikimiz de Roma hakseverliğine inanıyoruz.
Mas acreditamos os dois na justiça romana.
Romalılar var, Mısırlılar, Vahşi Batı.
Há a romana, a egípcia, a do oeste selvagem.
Roma tarihini ezberden bilir. Biraz desteğe gereksinimi var.
Imagina, conhece de cor toda a história romana.
Majesteleri için Roma şeref kıtası.
Para vossa Majestade, uma guarda de honra romana.
Roma'nın yüceliği Mısır'ın zenginlikleri üzerine inşa edilmiştir.
A grandeza romana, erigida sobre riquezas egípcias.
Bu sözde evliliğin Roma kanunlarına göre geçerliliği yok.
Este suposto casamento não é válido à luz da Lei romana.
Roma kanunlarını uygulamamasını mı istiyorsun?
Acabar com o processo da Lei romana?
Bu Roma hukukunda geçersiz bir şey!
Sem qualquer significado à luz da Lei romana!
Lord Antony, Roma hattını yardı.
Lorde António está no centro da linha romana.
Şu anda Roma donanmasının ortasında Octavian'ı kovalıyor.
Está agora no meio da frota romana, a perseguir Octavian.
Octavian'ı bulup öldürse bile, etrafı Roma donanmasıyla sarıIı.
Se ele encontrar e matar Octavian, continuará cercado pela frota romana.
Mısır'ı bir Roma eyaleti olarak yönetmene izin vereceğim ve mallarını iade edeceğim.
Podes governar o Egipto como uma província romana e devolvo-te os bens.
İşte, Barış yüzyılı, elimizi uzatsak alabileceğimiz mesafede... Gerçek bir Romalı Barışı.
Aqui... ao nosso alcance... séculos dourados de paz... uma verdadeira Paz Romana.
Roma vatandaşı olmanın yüksek ayrıcalığı!
para todos... os direitos supremos da cidadania Romana.
Galius Matheus Levius, bizden, Roma senatosundan, bu barbarlara, bu vahşilere, Roma vatandaşlığı vererek onları Roma topraklarına yerleştirmemiz gerektiğini düşünüyor.
Caio Metelo Lívio... pede... ao Senado de Roma... que conceda... a estes bárbaros... estes selvagens... a cidadania romana, e os instale em território romano.
Gelin en büyük ihsanı paylaşalım. Bu insanlara Romalı olmanın ayrıcalıklarını ve özgürlüklerini verelim.
Partilhemos a maior dádiva de todas, dando a esses homens o direito à liberdade romana!
Roma Barışı. Marcus Aurelius'un söz verdiği gibi...
A paz romana... que nos foi prometida por Marco Aurélio.
Savaşa son!
Pax Romana! Pax Romana!
Sabrata isimli Roma şehri ve Rubiyat'da ki biri
Uma cidade romana chamada Sabrata... e a do livro "Rubaiyat" de Omar Khayyam
Kendisine bilgi verin. Roma'nın kartalının, Kudüs'teki ayaktakımı tarafından yerle bir edildiğini ve büyük bir saygısızlık yapıldığını söyleyin.
Informa-o... de que a águia romana... foi derrubada e profanada por uma corja de Jerusalém.
Yahudiye'yi bir Roma valisinin emrindeki bir Roma lejyonu idare edecek.
Uma legião romana dirigida por um governador romano... governará a Judéia.
Georgie'ciğin geçmişinde komik de olsa bazı tutkuları vardı ve Georgie'cik bunları bir romana dönüştürdü.
O Georgie tem muitas ambições, apesar de coisas estranhas do passado dele que transformou num romance.
Görüyorum ki Roma tarihine iyi çalışmışsın, Tomas.
Estou a ver que és um estudante de história Romana, Tomas.
- Biz köleliğe inanmıyoruz.
- Não acreditamos na escravatura. - Uma mentira romana.
Sezar Kralı, Tanrı'nın lütfu, Meryem Anamız ile Roma Kilisesi, II.Philip, Castile.
Ao soberano Rei, pela graça de Deus, através da Santa Mãe, a Igreja Romana, Felipe II de Castela.
2000 yıllık bir Roma'lı evi.
É uma casa romana.
Evine girerken görüdüğünüz bu bayan, eski, soylu bir... Roma'lı aktrist, Anna Magnani.
Esta senhora, que regressa a casa rodeando as paredes de um antigo palazzeto patrício... é uma actriz romana, Anna Magnani...
Şöyle yaparsam, Roma selamını yaptığım zaman, boynuz gibi oluyorlar.
Quando faço a saudação romana, eles são como chifres.
Bunu kötü bir romana bile koyamazsın.
Você não colocaria isso nem em um livro ruim.
Eski Roma'daki orjiler gibiydi.
Foi uma orgia romana!
Paul, içinde Roma dönemi resimleri bulunan bir kitap buldum.Odyssey'de işimize yarayabilir.
É livro sobre pintura romana.