Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Z ] / Ziyaretler

Ziyaretler перевод на португальский

114 параллельный перевод
- Gizli ziyaretler ha?
- Visitas secretas, é?
Hazırlıksız ziyaretler, bu gizlilik, gözetleme.
As visitas inesperadas, o secretismo, a espionagem.
Resmi ziyaretler esnasında daha çok hayranlık görüyorum, ama onlar sadece birilerini cezbetmek için güzel olmamı istiyorlar.
Nas visitas oficiais sou admirada... Mas só me pedem que eu seja bela para encantar alguém... como tu terás que fazer aqui.
Oh, sadece ziyaretler yapıyorum.
Estou só de visita.
Onun için konuşmalar ve ziyaretler ayarla.
Ele devia andar a fazer discursos, visitas.
Evimize yaptığı saygı dolu ziyaretler inanın ruhumu okşadı.
As visitas respeituosas que ele nos fez foram um bálsamo para a alma.
Yaşadığımız hayat tarzında, bizim yaşlarımızda ve bizim pozisyonumuzda olan kişileri görme şansımız pek olmuyordu, bize sadece kısa ziyaretler için izin veriliyordu.
Devido à vida que levávamos, era pouco comum vermos alguém da nossa idade e posição social. Mas ocasionalmente eram-nos permitidas algumas breves visitas.
İmza vermeler, röportajlar, ziyaretler...
Tudo começará em poucos dias. Entrevistas, autógrafos, todos os tipos de reuniões!
Muayenehaneme yaptığın düzenli ziyaretler meslek hayatımın önemli bir parçası.
As suas consultas regulares são essenciais para o meu consultório.
Beyni bir süredir geçmişe ziyaretler yapıyordu herhalde ta ki bir gece uyanıp, kendini orada bulana dek.
Está claro que a sua mente esteve de visita ao passado durante um tempo... até que, pelos vistos, uma noite desapareceu.
Arazide bazı ziyaretler yapacağım.
Tenho de fazer uns telefonemas.
Ziyaretler hafta sonları ve yalnızca ailelere ayrılmış durumda.
Mas visitas, só ao fim de semana... e só à família.
Ziyaretler öğle yemeği bitiminde başlıyor. Gezinmememiz için sebep yok ya, çocuklar?
As visitas são depois de almoço ; já agora damos um passeio?
Orta Çağda Skinner'ınkine benzeyen ziyaretler şeytana bağlanırmış.
Na Idade Média, uma visita como a do Skinner seria atribuída a um súcubo.
Peki, Bayan Cole ile erkek misafiri neler yapmış.. bu sık... ziyaretler sırasında?
Sabe o que é que a Sra. Cole e este visitante faziam... durante estas frequentes... visitas?
Geçmişte de bazı ziyaretler olmuştu.
Tivemos alguns problemas no passado.
Hastaneye yapılan sürekli ziyaretler. Bir işe yaramayan kemoterapiler.
Inúmeras idas ao hospital, tratamentos de quimioterapia.
Eşli ziyaretler sadece evli mahkûmlar için ve nişan yüzüğü göremiyorum.
As visitas conjugais são só para presos casados... e não vejo aliança.
Markonian İleri Karakolu'na yanaştık ve karşılıklı ziyaretler yapıyoruz, ayrıca isteyenlerin ayrılmasına da izin veriyorum.
Atracamos em um posto avançado dos Markonianos e concordamos com visitas mútuas, de forma que estou permitindo uma licença a quem quiser.
Pahalı hediyeler, geç saatlerde sürpriz ziyaretler. Yüksek kalite iltifatlar.
Presentes caros, visitas surpresas, elogios exagerados...
Kendi evinde muhafaza etsen keyifli ziyaretler için gelirdik.
Podias levá-la para tua casa, e nós iríamos lá desfrutá-la.
Haftalık ziyaretler çok zor olacak.
As visitas semanais são impossíveis.
Ziyaretler soldaki ilk kapıdan.
Isso é com as Visitas, depois desta porta à esquerda.
- Ziyaretler nasıl geçiyordu?
Como são as visitas?
Artık geç saatlerde ziyaretler yok mu?
Sem mais visitas tão tarde?
Kesinlikle. rehberler değil ama daha çok rehberli ziyaretler.
Exacto. Ou seja, guias não, mas mais visitas guiadas.
Unutmayın. Hogsmeade köyüne yapılan bu ziyaretler bir ayrıcalıktır.
Lembrem-se, estas visitas à vila de Hogsmeade são um privilégio.
Kendini ona adamış olmasına rağmen,.. ... Roxana'nın çadırına yaptığı ziyaretler, veliahtsız sonuçlanan birinci ve ikinci senenin sonunda, İskender'in gururunda derin bir yara açarak, seyrekleşmeye başlamıştı.
Embora devoto a Roxana, as visitas de Alexandre à tenda dela diminuíram, quando passou um ano e depois dois sem a nascença de um sucessor,
Ve ziyaretler yasaklanmıştır.
E as visitas serão proíbidas.
Standart bir işlem her ne kadar ziyaretler onun işvereni tarafından düzenlense de.
É um procedimento normal... apesar das visitas terem sido marcadas por um empregado dele.
Beyaz Saray'a gizli ziyaretler...
Estas visitas secretas à Casa Branca.
Ziyaretler, sanırım böyle söyledi.
Visitações, acho que foi o que ela disse.
Mincaye, Amerika'ya geldi ve bu ziyaretler başladı.
Mincaye podes vir para os USA, e com isto começaram estas visitas.
Kalan hayatını rahat bir hastanede geçireceksin çalılar, ağaçlar, hemşireler, ziyaretler. Bu adamı canlı çıkarabilirsek tabi?
Você poderá passar o seu tempo num asilo aconchegante com arbustos, árvores, visitas, enfermeiras... e nós tiraremos este homem daqui vivo.
İlk gördüğümden beri biliyorum- - alelacele düğün, yerleşme telaşesi, yemek sırasında oturma odasına gizemli ziyaretler.
Desde o começo que percebi tudo. O turbilhão do casamento, a pressa para se instalarem, e as saídas misteriosas da sala durante o jantar.
- Ziyaretler sadece ailesi tarafından yapılabilir.
- As visitas são restritas à família.
İyi, geceyarısı sürpriz ziyaretler istemem.
Óptimo, porque eu não ia querer nenhuma visita surpresa à meia-noite.
Bu da demek ki Clarence Wiedman bundan sonra bize sürpriz ziyaretler yapmayacak.
Isso quer dizer que não há mais visitas surpresa do Clarence Wiedman.
İyi ziyaretler.
Aproveite a visita.
Bundan sonra evlerine kısa ziyaretler bile yapabilirler.
E depois, uma visita à sua casa de vez em quando, é perfeitamente aceitável.
Ziyaretler bir saat sonra başlıyor.
A hora da visita é daqui a uma hora.
Artık eve sürpriz ziyaretler yok.
O quê? Chega de mais visitas surpresa à casa.
Ve sonra tüm mektuplar ve kartlar tüm ziyaretler ve dualar birden kesilecek.
Cartas, postais, visitas e orações desaparecem dramaticamente.
Evet, belirlenecek bir sürü şey var. Haftasonu ziyaretler, gece uçuşları... Sık uçanlar için indirimler...
Sim, temos montes de merdas para acertar... visitas de fim-de-semana e voos nocturnos, e planos de viajante frequente.
Bayan Austen, farkındasınızdır Steventon'a yaptığım ziyaretler sırasında hatırı sayılır bir zaman sürecinde sizi tanıma fırsatım oldu.
Miss Austen, já deverá saber que a tenho conhecido por um tempo considerável, aquando das minhas visitas a Steventon.
Ziyaretler, posta, gazete ve okuma saatleri ile ilgili kısıtlamalarda önemli sayılabilecek kolaylıklar göstereceğiz.
Vamos aliviar as restrições quanto a visitas, correio, horas de estudo, jornais, tudo.
Görüştüğün şu adam tarafından gerçekleştirilen bu sık ziyaretler hiç yakışık almıyor.
As visitas frequentes daquele homem são impróprias.
İzlediğim insanlar böyle ziyaretler için FBI'ın bana para verdiğini sanıyor.
As pessoas de que ando atrás, esperam que o FBI me faça umas visitas como esta.
Annem zamanını, sıkıcı bayanlara sıkıcı ziyaretler yapmakla ve evde sıkıcı bayanların ziyaretlerini beklemekle harcamazdı.
A mãe não passava o tempo falando com Sras. maçadoras sentando-se em casa esperando esperando as chamadas dessas Sras. Ela sempre estave lá, conosco.
Devamlı telefon konuşmaları, günlük ziyaretler.
É sempre.
- Ya ziyaretler?
E as visitas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]