Ama benim için değil перевод на русский
409 параллельный перевод
Senin için olabilir, ama benim için değil.
Может для тебя, но не для меня. Ну же?
Belki sizin için öyle ama benim için değil.
Может, для тебя - да, но не для меня.
Ama benim için değil.
Но не мне!
Belki senin için az para, ama benim için değil.
Может, это для тебя мелкий жемчуг, но не для меня.
– Ama benim için değil.
– За меня она не молится.
Sen ve Worf için belki ama benim için değil.
Для вас и Ворфа - возможно, но не для меня.
Ama benim için değil.
Но мне не так грустно.
Benim için hala bir yabancısınız, ama bu önemli değil.
Я с вами едва знакома, но это не важно.
Haber basılmadan çekilmesini tercih ederim. Onu düşündüğümden değil, ama bu benim için daha iyi.
Снимите кандидатуру, чтобы мне не пришлось...
Bu benim için hiç sorun değil ama bu konuda yanlış anlaşılmalara izin vermeyelim.
У меня всё нормально, так что эти проверки ни к чему.
Benim için değil ama Lucia o çok genç.
Если бы я могла заметить вас из окна... Это все не из-за меня.
Ama artık benim için değil. Cesur, namuslu, açıksözlü, dobra, evli bir bayana göre değil.
Роль отличная, превосходная, но она не для меня, не для сорокалетней замужней женщины.
Ama benim için, onun sevdiği adamı almak mümkün değil ki.
Как по мне, я просто не могу отобрать у неё то, что ей нравится.
Ortamı benim için ayarlamaya çalıştığının farkındayım, ama... ne yapayım korkmuyorum işte, elimde değil.
Я уверена, что Вы пытаетесь создать атмосферу для меня, но... я просто не чувствую себя испуганной, вот и все.
Bence yaşlı kadınlar için harika ama anlarsınız ya, benim için pek değil.
Я думаю, что они божественны для более старших женщин, и не очень подойдут мне. Вы понимаете, о чем я?
Ama benim için bir gerçek değil bu.
А я думаю, это тебе приснилось. Я уверен.
- Hayır değil. - Ama benim için farketmez. Seni sevip sevmediğim.
- Но это ведь не важно, люблю ли я.
Ama bu hiç de zahmet değil benim için.
- Мне совсем не трудно.
- Ama sadece güzel görünüş benim için yeterli değil.
Этого всего не замечаешь, когда любишь. - Ты больше меня не боишься?
Ama konfor benim için önemli değil.
Но я не могу теперь думать о комфорте.
Birbirimize çok şey anlattık ama kesinlikle aramızda büyük sessizlikler olacak. Ama bu benim için sorun değil.
Может, это потому, что мы о многом говорили... между нами воцарилось молчание.
Benim için sorun değil. Ama lafını esirgemeyen biriyim ve açık konuşmak niyetindeyim. Belki de benim durumumdaki birinin cesaret edemeyeceği kadar açık.
Хорошо, всё в порядке, я просто не понял... я собирался говорить с Вами очень откровенно... откровеннее, чем кто-либо в моём положении говорил с Вами прежде.
Benim için sorun değil ama son yaptıklarımı duymadın mı sen?
- С удовольствием, но после того раза...
Ama benim için değil.
Но не я.
Gerçeği kabullenmek ağır geldi. Ama bugün benim için,... o mektup artık imzasız değil.
Мне тяжело в этом признаться, но сейчас для меня это письмо уже перестало быть анонимным.
Birbirimize yakın olmadığımızı biliyorum ve senden yardım istemek benim için kolay değil ama... Onun tek arkadaşı sensin, bana doğruyu söyle :
Знаю, мы не испытываем к друг другу симпатии и мне тяжело просить тебя о помощи, но... ты её единственная подруга.
Bu benim için bir problem değil, ama- -
- Собственно, я не против, но...
Gerçek bir sihirbaz için önemli bir iş değil ama maalesef benim işim bu.
Для волшебника не самое подходящее занятие, но бывало и хуже.
Üzgünüm ama bu benim iyi zaman geçirmek için bulduğum bir fikir değil.
- Простите, но не я это затеял.
Müfettiş Todd'u arayacağınızı ve benim için işleri yoluna koyacağınızı umuyordum ama sorun değil.
Просто я хотел попросить вас позвонить инспектору Тодду и замолвить за меня словечко, но если нет, ничего страшного
- Benim için sorun değil ama zenci arkadaşın için biraz sürpriz olacak bu.
- Ничего не имею против... но вашего негра ждет сюрприз
Sizin için çok değil ama benim için çok fazla.
Для вас эта сумма незначительна, а для меня это огромные бабки.
Benim için çok geç, ama senin için değil.
Для меня уже поздно, для тебя - еще нет.
Hayatım boyunca kazanmak için çalıştığım bursu kazandım ve gitmem gerekiyor ama benim umurumda bile değil.
Я должна ехать учиться, мне дали стипендию я всю жизнь на неё положила, но теперь мне всё равно.
Ben bir palyaçoyum. İhtiyacım olabilir... -... ama önemli de değil, benim için!
Деньги мне нужны, но это для меня не важное.
Benim için fazla değil, ama saygılı biriyimdir bunun duyulması kasabaya zarar verebilir. İyi akşamlar.
Не то что для меня, но меня так уважают что если узнают, то город рухнет.
o zaman bana, ne zaman ve ne şekilde olduğu önemli olmayan bir iyilik borcun olduğunuda hatırlarsın ama bu sadece boş bir sözdü benim için değil senden, selma'ya bir koca bulmanı istiyorum bir koca bulmak mı?
Тогда ты должен помнить, что должен мне услугу когда и что бы я не захотела. - Это было пустое обещание. - Не для меня!
Benim için kolay değil. Ama hepimiz zamanımız geldiğinde ölmeliyiz.
Это нелегко для меня, но каждый из нас должен умереть в свое время, и мое время...
Şartlı tahliye ihlali. Eminim ki, bunun için yolları keserler. Ama benim gibi yaşlı bir herif için değil.
Думаю, ради такого старого негодяя, как я, не будут устраивать облавы.
Düşünceniz için teşekkür ederim Komutan, ama Dr. Mora benim babam değil.
Я ценю вашу заботу, коммандер, но доктор Мора мне не отец.
Ama müşteriler senin için geliyor, benim için değil.
Люди приходят сюда ради тебя, а не ради меня!
Benim için değil, ama onun için.
Мне-то все равно, но она.
Bunu yapmak benim için kolay değil. Başkalarını da üzeceğimi biliyorum ama galiba bunu söylemenin kolay bir yolu yok.
Мне это не легко и, думаю, другим это тоже не понравится, но...
Senin için belki, ama benim veya mürettebatım için değil.
Для вас, возможно, но не для меня или моей команды.
Babam, halının sizde kalmasına izin verdiğini söyledi, ama o benim rahmetli anneme bir hediyem olduğu için, size verme hakkına sahip değil.
Отец paзpешил вaм зaбpaть этoт кoвёp. Нo, пoскoльку этoт кoвёp я некoгдa пoдapилa свoей пoкoйнoй мaтеpи, oн был не впpaве им paспopяжaться.
Benim için sorun değil! Ama diğerleri de var...
За мной не надо присматривать, вот за другими...
Benim için çok geç ama diğerleri için değil.
Уже слишком поздно для меня но не для других.
Ama bu benim için geçerli değil. Bu benim kariyerim.
Это - моя карьера.
Belki benim için değil, ama..
Хорошо, возможно не для меня, но...
Benim için birşey ifade etmediğini biliyorsun, ama "hayır." demekle arm iyi değil.
Ты и понятия не имеешь, чего это стоит, Лили! Чёрт! Ты же знаешь, что они мне безразличны.
Benim için sorun değil, sanırım, ama... Julie, bize izin ver, adamım. Gösterinin kalanını izle.
Разве ты не видишь, что мы хотим поговорить?
ama benim 40
ama benim için 21
benim için değil 209
ama bu imkansız 78
ama bu imkânsız 18
ama biz 56
ama bu 445
ama biliyorum 27
ama bilmiyorum 49
ama bilirsin 35
ama benim için 21
benim için değil 209
ama bu imkansız 78
ama bu imkânsız 18
ama biz 56
ama bu 445
ama biliyorum 27
ama bilmiyorum 49
ama bilirsin 35
ama burada 97
ama bu sefer 44
ama bunu yapamam 24
ama bu arada 26
ama bana 28
ama bunlar 19
ama ben biliyorum 26
ama ben istiyorum 21
ama ben iyiyim 19
ama bu sabah 17
ama bu sefer 44
ama bunu yapamam 24
ama bu arada 26
ama bana 28
ama bunlar 19
ama ben biliyorum 26
ama ben istiyorum 21
ama ben iyiyim 19
ama bu sabah 17
ama belki 32
ama ben istemiyorum 23
ama ben değilim 29
ama bu kez 23
ama ben 635
ama bu mümkün değil 32
ama bence 43
ama bunu 25
ama bazen 44
ama bu gece 38
ama ben istemiyorum 23
ama ben değilim 29
ama bu kez 23
ama ben 635
ama bu mümkün değil 32
ama bence 43
ama bunu 25
ama bazen 44
ama bu gece 38