Can i help you Çeviri Türkçe
20,728 parallel translation
Can I help you?
Yardımcı olabilir miyim?
What can I help you with, Mastro?
Size nasıl yardımcı olabilirim bayım?
Can I help you?
Ben yardımcı olayım?
Can I help you?
- Yardımcı olabilir miyim?
Hi, uh, can I help you?
Selam, ee, yardım edebilir miyim?
Stay here. [indistinct radio chatter] Can I help you?
Burada kal Yardım edebilir miyim?
Hi. Can I help you?
Buyurun, ne vardı?
Hi. Can I help you?
Merhaba, yardımcı olabilir miyim?
Hi, can I help you?
Buyurun, ne vardı?
What can I help you with?
Size nasıl yardımcı olabilirim?
- How can I help you?
- Nasıl yardımcı olabilrim?
Can I help you with something?
Yardımcı olabilir miyim?
Can I help you boys?
Size yardım edebilir miyim çocuklar?
Can I help you?
- Bir sorun mu var?
Can I help you?
Size yardımcı olabilir miyim?
But you know what? You can just throw your little pig man barbecue over there without my help because I'm busy.
domuz adam barbekünü benim yardımım olmadan suraya fırlatabilirsin çünkü ben meşgulum.
But I've asked Josh and Bill to help you in any way they can.
Ama Josh ve Bill'den ellerinden geldiğince yardımcı olmalarını istedim.
Now we can help each other even more, because I took some of the good will fairy dust that you sprinkled on my head, and I deftly worked some bureaucratic magic, and the city is seriously considering opening up a Powers Division.
Ve şimdi birbirimize daha çok yardım edebiliriz, çünkü bana yaptığın yardımlar sayesinde kazandığım krediyi ve biraz da bürokrasinin sihrini kullandım ve şimdi şehir bir Power Birimi açmayı oldukça ciddiye alıyor.
I may be an insignificant sinner, but my wealth can help bigger and better men, men like Brunelleschi, men like... you.
Ben önemsiz bir günahkar olabilirim. Ama zenginliğim iyi adamlara yardımcı olabilir. Brunelleschi ve sizin gibi adamlara.
How can I help you?
- Öyle biri yok, değil mi?
I have done everything I can to help you keep your job, but if it comes down to that, I can't defend you.
İşini elinde tutman için yapabileceğim her yardımı yaptım ama iş oralara gelirse seni daha fazla savunamam.
I can help roll'em for you if you'd like.
İstersen senin için sarabilirim.
I can help, if you want.
Sana yardımcı olabilirim, eğer istersen.
- But I might be the one person that can help you.
Ama sana yardım edebilecek tek insan ben olabilirim.
You know, if you can't see the trail of broken souls you leave in your wake, Ray, there's nothing I can do to help you.
Arkanda bıraktığın parçalanmış ruhları cidden göremiyorsan Ray sana yardım etmem mümkün değil.
Listen, Ray, I don't know what the hell went down between you and Hector, but if you can help him, then... then you might just help me too.
Bak Ray, Hector'la aranızda ne tür bir münasebet oldu bilmiyorum ama ona yardım edebilirsen bize de yardım etmiş olacaksın. - Terry- -
Well, I-I-I can help you with this one, I think.
Şey... Ben bu konuda yardımcı olabilirim sanırım.
I'm sorry, is there something else I can help you with?
Kusura bakma ama yardımcı olabileceğim başka bir şey var mıydı?
You want to redeem the God of Death. I can help him.
- Ona yardım edebilirim.
I can help you move on.
Yoluna devam etmene yardım edebilirim.
And I can help you find some peace.
Biraz huzur bulmana yardım edebilirim.
I can't help you.
Sana yardım edemem.
I can help you put this project back together.
Projeyi toparlaman için sana yardım edebilirim.
And I can help you deal with Andrew Barnes.
Andrew Barnes ile anlaşmanız için size yardım edebilirim.
Is there something that I can help you with?
Yardımcı olabileceğim bir konu var mıydı?
I can actually help out with the boys so you don't forget anything.
Böylece bir şey unutmazsın.
Is there anything else I can help you with?
- Başka yapabileceğim bir şey var mı?
Look, señorita, I can't help you out.
Bakın, hanımefendi. Size yardımcı olamayacağım.
You know I can still help.
Hala yardım edebilirim.
- Hi. Can I have you help me over here for just a second?
Bana şurada yardım eder misin biraz?
You give me answers, maybe I can help you out.
Cevap verirsen sana belki yardımımız dokunabilir.
So you're gonna have to download the Intel to me and trust me that I can help you.
Sen veriyi indirip bana verecek ve sana yardım edebileceğime güveneceksin.
I'd like very much to help you, I think I can, yes.
Çok isterim, sanıyorum evet.
Mm-hmm. Is there a clerical question I can help you out with?
Sekreterlikle ilgili cevaplayabileceğim bir sorunuz var mı?
Can you help me? I...
Yardım eder misiniz?
You're right, but a really bad thing is gonna happen, and I want to stop it, and you're the only person in the entire world that can help me.
- Haklısın fakat çok kötü bir şey yaşanmak üzere ve bunu durdurmak istiyorum ve bana yardım edebilecek tek kişi sensin.
I can't help you if I don't know what's going on.
Neler olduğunu bilmezsem sana yardım edemem.
Anything else I can help you with?
Yardımcı olabileceğim başka bir şey var mı?
After what you did for Gideon, - I can't help but feel responsible...
Gideon için yaptığın sonra, elimde olmadan kendimi sorumlu hissediyorum.
And how can I ask you to help release him, when the conspiracy he unwittingly funded was responsible for your...
Senden onu tahliye etmeni nasıl isterim senin şey için farkında olmadığı bir komployu finanse ettiğinde...
I think I can help you, but I can only help you if you trust me.
Sanırım yardım edebileceğimi düşünüyorum ama bana güvenirsen yardım edebilirim.
can i help you with something 213
can i help you find something 37
can i help you with anything 30
can i help you gentlemen 16
can i help you with that 27
can i ask you something 847
can i call you back 206
can i ask you a question 620
can i see you 43
can i go to the bathroom 24
can i help you find something 37
can i help you with anything 30
can i help you gentlemen 16
can i help you with that 27
can i ask you something 847
can i call you back 206
can i ask you a question 620
can i see you 43
can i go to the bathroom 24
can i come 228
can i come in 862
can i get you something to drink 121
can i come over 34
can i tell you something 197
can i get you anything 321
can i trust you 126
can i 1769
can i see it 212
can i talk to you 554
can i come in 862
can i get you something to drink 121
can i come over 34
can i tell you something 197
can i get you anything 321
can i trust you 126
can i 1769
can i see it 212
can i talk to you 554