English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ D ] / Deb

Deb Çeviri Türkçe

2,382 parallel translation
That's a 15-minute window she's not on the rink.
Deb nerede? 15 dakika pistte yok.
Deb, we are just checking your bruises to see if they could have come from a struggle with Connie.
Deb, morlukların Connie'yle boğuşurken mi oldu diye bakıyoruz.
Her friend... you mean Deb Taylor?
- Arkadaşı dediğin Deb Taylor mı?
What?
- Ne? - Deb'in her zaman dediği gibi.
It's like Deb's always saying. You got to be fierce.
Gözün kara olmalı.
But if I could have feelings at all, I'd have them for Deb.
İçimde zerre kadar duygu olabilseydi, Deb'e karşı olurdu.
Who? One of the moms from Deb's school.
Deb'in okulundaki annelerden biri.
This is nice, isn't it, Deb?
Ne güzel oldu değil mi, Deb?
- Hurt? - All right, Deb.
Üzülmek mi?
Yeah, well, three pages from Deb's Eat, Pray, Love and he's out.
- Evet. Deb'in "Ye, Dua Et, Sev" kitabından üç sayfa okuyunca hemen sızdı.
Deb.
Deb.
Deb, what are you doing?
- Deb. - Ne yapıyorsun?
It's Deb.
Deb arıyor.
Deb. You okay?
Deb, iyi misin sen?
Hey, Deb, what's up?
Deb, n'aber?
What the fuck's going on, Deb?
Neler oluyor, Deb?
There are worse secrets you can have, Deb.
Hayatta daha beter sırlar var, Deb.
Or lead us to Travis, since anything I find I'll report to Deb.
Ya da bulduğum bir şeyi Deb'e raporlarım ve bizi Travis'e götürür.
- That was all my fault, Deb.
- Benim yüzümden oldu, Deb.
Deb... I am always with you.
Deb ben her zaman senin yanındayım.
I'm just taking pictures, Deb.
Fotoğraf çekiyorum, Deb.
That's very possible, Deb.
Mümkündür, Deb.
Deb, what happened?
Deb, ne oldu?
Deb, you okay?
Deb, iyi misin?
And that's what you need to do, Deb.
Senin de böyle yapman gerekiyor, Deb.
Deb wants me to go back to a crime scene, collect some evidence.
Deb bir olay mahalline geri gidip kanıt toplamamı istedi de.
- Come on, Deb.
- Dur bi', Deb.
Come on, Deb, we've been at this for a year.
Yapma Deb, bir senedir birlikteyiz.
Quinn as Deb's boyfriend is one thing.
Quinn'in Deb'in sevgilisi olması yetiyor zaten.
Yeah, I need to get to my lab. Has Deb mentioned anything to you, you know, about us?
Deb, sana bizimle ilgili bir şey anlattı mı?
Well, this is between you and Deb.
- Deb'le senin aranda bu.
Deb's a good detective.
Deb, iyi bir dedektif.
Oh. I'm sorry for wanting to be an adult here, Deb, but- -
Yetişkin gibi davrandığım için kusura bakma Deb.
Deb being here is temporary.
Deb, geçici süreliğine burada.
I don't know, Deb.
Bilmiyorum, Deb.
What the fuck did you say to Deb?
Deb'e ne bok dedin?
What about Deb?
Deb ne olacak?
Deb and I broke up.
Deb'le ayrıldık.
- That doesn't sound like Deb.
- Deb öyle biri değildir.
Cos this is the same Deb that stole your job.
Senin işini çalan kişiden bahsediyoruz.
Deb, one of the most important things about this job is knowing how to marshal your resources.
Deb, bu işteki en önemli şeylerden biri de tüm imkânlarını nasıl seferber edeceğini bilmektir.
You'll be fine, Deb.
İyi idare edeceksin, Deb.
Deb, you're too smart to think that this was gonna be easy.
Deb, bunun kolay olacağını beklemeyecek kadar zekisin.
I think there's very little Deb's not cut out for.
- Bence bu iş tam Deb'e göre.
Deb, hold on a sec.
Deb, bekle.
It's sad. I can feel how much your heart hurts for Deb.
Yazık, Deb için canının ne kadar yandığını hissediyorum.
Deb, is that you on TV?
Deb, televizyondaki sen misin?
- It's okay, Deb.
- Lip!
Everyone's got a right to his opinion.
Önemli değil, Deb.
Deb.
- Deb.
Come on, Deb.
Hadi, Deb.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]