Feeling better Çeviri Türkçe
2,999 parallel translation
Are you feeling better?
Daha iyi misin?
I hope you're feeling better for Tiffany's party on Sunday.
Umarım Tiffany'nin Pazar günkü partisine kadar iyileşirsin.
I was, uh, stir-crazy, feeling better.
Biraz çıldırmıştım ki şimdi iyiyim.
Well, a few weeks later, I was feeling better.
Birkaç hafta sonra, iyileşmeye başladım.
Feeling better?
Daha iyi hissediyor musun?
And let her know that I hope she's feeling better.
Daha iyi hissetmesini umut ettiğimi ona söyleyin.
So you're feeling better?
Daha iyi hissediyor musun?
Colonel, you feeling better?
- Albay, daha iyice oldunuz mu?
So are you feeling better now?
Şimdi kendini daha iyi hissediyor musun?
So you're feeling better then?
Yani şimdi daha iyisin öyleyse?
Hey. I heard you were feeling better.
Duydum ki daha iyi hissediyormuşsun.
- Hope you're feeling better pumpkin.
- Geçmiş olsun nenesi.
Yeah, I just wanted to make sure you were feeling better.
- Evet. İyi olduğundan emin olmak istedim.
Hope he's feeling better.
Umarım kendini daha iyi hisseder.
Sounds like you're feeling better.
Daha iyi gibisin.
All right. I hope you're feeling better.
Umarım daha iyisindir.
I hope you're feeling better.
Umarım daha iyi hissediyorsundur.
- Any more news? - Lady Hürrem is feeling better.
Bana verebileceğin, başka havadisin var mı peki?
Feeling better now?
Daha iyi hissediyor musun?
Well, I guess that hammy's feeling better, huh?
Bacağın daha iyi demek.
Sister, feeling better?
Unni, daha iyi misin?
But you said your treatments are working, and you're feeling better.
Ama tedavinin işe yaradığını ve iyi hissettiğini söylemiştin.
You're feeling better about things.
Daha iyi hissediyorsun.
I'm really glad you're feeling better.
Daha iyi olmana gerçekten memnunum.
When Bent is feeling better, we'll go visit him together.
Bent biraz düzelince beraber ziyaretine gideriz.
Glad to see you're feeling better.
Daha iyi olduğunu görmek güzel.
Looks like somebody's feeling better, then.
Görünüşe göre biri daha iyi hissediyor.
Ah, we're feeling better. Your shoes match.
İyileşmiş gibi görünüyorsun.
Are you feeling better now?
Beni duyuyor musunuz?
Later, when you're feeling better, do all the things you've never been able to do for him.
İleride iyileştiğinizde onun için istediğiniz her şeyi yaparsınız.
I hope your husband's feeling better.
Umarım kocanız daha iyidir.
But I'm feeling better.
Ama daha iyiyim artık.
He should be feeling better soon.
Yakında daha iyi hissetmesi gerek.
As soon as you're feeling better, I'm going to kill you.
Sen iyileşir iyileşmez seni öldüreceğim.
You feeling better?
İyi misin?
Are you feeling better?
Daha iyi hissediyor musun?
You feeling any better?
Daha iyisin ya?
Look... if it makes you feel any better, I'm sure she's feeling exactly the same thing.
Daha iyi hissetmeni sağlayacaksa şunu söyleyeyim eminim o da aynı şeyleri hissediyordur.
Dear Jessica, week 6, and I'm feeling much better.
Sevgili Jessica, 6. haftadayım ve daha iyi hissediyorum.
And I'm feeling so much better that I've decided it's time for me to come home. It's time for us to be together again.
Eve gelmeyi. kararlaştırdığım an ve yeniden birlikte olduğumuz an daha da iyi olacağım.
Feeling better?
Daha iyi misin?
Feeling so much better.
Çok daha iyi hissediyorum.
Are you feeling any better?
Sen iyi misin?
And write... If we could write down some session times I'd feel a lot better I'm feeling a little- - you know, the thing is, Ted, is that I have a lot of people that I need to see now.
Seansların zamanını belirlersek daha iyi hissedeceğim- -
Well you'd better start feeling something else pretty damn quick because you're all off to see the counsellor.
Elimden geleni yaptım.Hiçbir pişmanlık hissetmiyorum. Daha iyi hissetmeye başlayıp bir şey yapacağında hızlı ol....... çünkü danışmanı görmeye gidiyorsunuz.
I'm feeling much better, thanks. .. and now one of your clients is found dead in her own garden.
... ve şimdi müşterilerinden biri kendi bahçesinde ölü bulundu.
Well, the good news is I'm feeling much better now.
İyi haber şu ki, şimdi çok daha iyi hissediyorum.
Well, I am feeling a little better. How much better?
biraz daha iyi hissediyorum ne kadar iyi?
♪ Oh, I'm beginning... ♪ Feeling better, honey?
Daha iyi misin tatlım?
You're not really better than me at singing, but that feeling you give.
Şarkı söylemekte benden daha iyi değilsin ama böyle düşünüyorsun.
- Yeah, I'm feeling much better.
Evet, biraz daha iyi hissediyorum.
better 1689
better safe than sorry 106
better than sex 19
better than me 42
better luck next time 114
better watch out 24
better than ever 45
better late than never 142
better you than me 22
better than what 22
better safe than sorry 106
better than sex 19
better than me 42
better luck next time 114
better watch out 24
better than ever 45
better late than never 142
better you than me 22
better than what 22
better than you 74
better than nothing 32
better than good 18
better than anyone 25
better than 39
better be careful 25
better get going 29
better and better 18
better still 66
better not 94
better than nothing 32
better than good 18
better than anyone 25
better than 39
better be careful 25
better get going 29
better and better 18
better still 66
better not 94
better than okay 22
better than that 75
better go 43
better yet 239
better now 93
better idea 20
better be good 17
better be 31
better hurry up 22
better hurry 60
better than that 75
better go 43
better yet 239
better now 93
better idea 20
better be good 17
better be 31
better hurry up 22
better hurry 60