English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ F ] / Fuck him

Fuck him Çeviri Türkçe

2,704 parallel translation
I didn't even blink when I told him to go fuck himself.
"Siktir git." derken gözümü bile kırpmadım.
Fuck him.
Salla onu.
- Yeah, fuck him.
- Evet, salla gitsin.
Did you fuck him? What?
- Sikiştiniz mi?
She didn't fuck him.
Onunla ilişkiye girmedi.
Well... fuck him.
Sikeyim onu.
- No, fuck him!
- Sikeyim onu ya!
Fuck him! He's a fucking asshole!
Şerefsizin teki o!
Fuck him.
Siktir edelim onu.
Then go fuck him up.
Git, mahvet onu.
Fuck him.
Becer onu.
No, fuck him! This is not... Are you gonna give him a hand?
- Ona yardım edecek misiniz?
How many times did you fuck him?
Onunla kaç defa s.. iştin?
Maybe I'll fuck him once more.
Belki bir kez daha s.. işirim.
I strangle him when I fuck him, and he says he'll write a good novel.
Onunla s.. işirken boğazını sıkıyorum, ve o da iyi bir roman yazacağını söylüyor.
Fuck him.
Sikmişim Azrail'i.
Fuck him!
Sikmişim, ulan!
Fuck him.
Sikiyim onu.
Fuck him.
Siktir et.
Nah, I don't want to fuck him up.
Hayır, midesini bozmak istemem.
Get him the fuck outta here.
Götürün şunu buradan.
And right now, if we gave him a hundred chances, - he'd fuck'em all up.
Şu anda ona yüz fırsat bile versek, hepsini berbat edecek.
I could fuck you right there in front of him. He still wouldn't notice it.
Seni onun önünde becersem bile yine haberi olmaz.
thirds job is to do whatever the fuck I tell him.
1. Ders : Üçüncülerin işi onlara ne söylersem onu yapmaktır.
I left word with him, like, a dozen times, and the shiny fuck is not returning my calls.
Elli kere, beni araması için haber bıraktım ; ama koduğumun keli beni aramıyor.
Show him that he can't beat and fuck whoever he fucking likes.
Ona her istediğini dövüp beceremeyeceğini göster.
Tell him what the fuck you want, but I don't know when I'll be there.
Ona ne istiyorsan söyle ama ne zaman orada olurum, bilmiyorum.
Yeah, I'd kick the absolute fuck out of him. Cut his throat.
Elbette, ağzını burnunu dağıtır, gırtlağını keserdim.
We could ask him why they're here, what the fuck they're doing here...
Ona sorabiliriz, niçin buradalar, burada ne halt yapıyorlar,...
'Cause if Hoyt pops out from under that hood, I'm gonna knock him the fuck out.
Başlığının altından Hoyt falan çıkarsa sıçarım ağzına çünkü.
You sick fuck. You almost killed him.
Hasta puşt, öldürüyordun çocuğu neredeyse.
Boy's got him now. Oh, fuck!
Siktir!
Fuck who it was, we almost hit him!
- Her neyse az kalsın çarpıyorduk. - Yüzünü görmediniz mi?
Fuck, I told him to go home, you know?
Siktir. Eve gitmesini söyledim.
I'd have thrashed fuck out of him.
Sayın hız makinası Guy yada her neysen seni yarış dışına attık
But, really, Mr Speed-gun Man, I'd have thrashed fuck out of him.
Gerçekten bay hız makinası kıçına tekmeyi bastık
Why the fuck do you think I took him out of there?
Onu neden oradan aldığımı sanıyorsun?
What the fuck ever happened to him?
Ona ne oldu böyle?
What the fuck is taking him so long? Matt?
Niye bu kadar uzun sürdü?
- Get him the fuck up!
Kalk!
Pull him over and let's get the fuck out of this room now.
Lanet şeyler dönmeden gidelim!
He asked if he could fuck me, I told him I'd never done it before and that he needed to be careful.
Beni becerip beceremeyeceğini sordu. Daha önce hiç yapmadığımı ve dikkatli olması gerektiğini söyledim.
Let him fuck you two or three times and then what? I'd kicked like a dog.
İki üç kere sizinle yatıyorum, sonra zavallı muamelesi görüyorum!
You could have told him Chris would fuck it up.
Ona Chris'in çuvallayacağını söyleyebilirdin.
Mate, I am not fucking leaving him down here with whatever the fuck that was.
Dostum, onu burada o şeyle beraber bırakamam.
And I would never call him a dick for that, so fuck you for saying that.
Ve ona bundan dolayı asla yavşak demezdim. Böyle dediğin için seni sikeyim.
I told him we need his help and I asked him very politely not to fuck with us today.
Yardımına ihtiyacımız olduğunu söyledim ve bizi bugün sikmemesini rica ettim kibarca.
If you fuck a man you don't love, make him pay!
Sevmediğin bir adamla yapıyorsan, sana ödeme yapmasını sağla.
Now that boy supposed to be locked up, so go in there and lock him the fuck up!
O çocuk içeride olmalıydı. O yüzden içeri girin ve onu tutuklayın!
Have him fuck this one.
Gods of the Arena'nın önceki bölümlerinde... Söyle ona şunu siksin.
Just tell him shut the fuck up.
Söyle ona kapasın çenesini.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]