English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ G ] / Get your stuff together

Get your stuff together Çeviri Türkçe

75 parallel translation
Get your stuff together and I'll go get the wagon unloaded.
Eşyalarını topla, ben arabayı hazırlamaya gidiyorum.
Get your stuff together.
Eşyalarınızı toplayın.
Get your stuff together.
Eşyalarını al.
Get your stuff together and we'll go.
Eşyalarınızı yanınıza alın gidelim.
This will give you time to get your stuff together.
Eşyalarını toplamak için vaktin olacak.
Get your stuff together, come on.
Eşyalarını topla, hadi.
Get your stuff together and head for Aunt Esther's.
Eşyalarını topla ve Ester teyzelere git.
Come on, let's get your stuff together.
Gelsene, eşyalarını beraber taşıyalım.
Come on, get your stuff together!
Hadi toparlanın beyler.
Just get your stuff together.
Siz eşyalarınızı toplayın.
COME ON, GIRLS, GET YOUR STUFF TOGETHER.
Haydi kızlar, eşyalarınızı yanınıza alın.
Jake, get your stuff together, we gotta get you back to your mom's.
Jake. eşyalarını topla. Seni annene geri götüreceğiz.
You guys, get your stuff together!
Çocuklar, eşyalarınızı toplayın!
Piper's gonna help you get your stuff together for your new life.
Piper yeni yaşam için eşyalarını yardımcı yağacak.
Just get your stuff together.
Eşyalarını topla.
Get your stuff together!
Eşyalarını topla!
- You wanna get your stuff together now?
- Eşyalarını toplamak ister misin?
You get your stuff together.
Eşyalarını toparla.
Get your stuff together and move on.
Takımları toplayın, ilerleyin.
Go get your stuff together, okay?
Merhaba tatlım. Hadi eşyalarını topla.
Get your stuff together.
Birlikte gidip eşyalarınızı alın.
So get your stuff together, we're moving you.
Eşyalarını al, seninle gidiyoruz.
Get your stuff together.
Eşyalarını toparlarsın.
Girls, get your stuff together!
Kızlar eşyalarınızı toparlayın!
- Get your stuff together.
- Kafanı toparlamak için.
Get your stuff together, and we'll let you know what you deserve, okay?
Eşyalarınızı toparlayın, ne kadar ettiğini sonra söylerim.
Go and get your stuff together, please?
Git eşyalarını topla, lütfen.
Paige, would you go upstairs and get your stuff together? I want to talk to your mother for a minute.
Paige, ben burda annenle bir dakikalığına konuşurken sende yukardan neden eşyalarını almıyorsun?
Get your stuff together.
Hazırlansana.
Get your stuff together.
Eşyalarını yanına al.
Get your stuff together. We're leaving.
Toplanın, gidiyoruz.
Get your stuff together.
Eşyalarınızı birlikte toplayın.
And maybe you should go out in the world, get your stuff together, get a job and do something with your life.
Ve belki sen dışarı dünyaya çıkıp birlikte bir şeyler yaparsınız, bir iş bulursun ve hayatınla ilgili bir şeyler yaparsın.
Y'all get your stuff together and get out of our field house right now.
Eşyalarınızı toplayın soyunma odasından defolup gidin.
Kids, why don't you get your stuff together?
Çocuklar, niye eşyalarınızı toplamıyorsunuz?
Get your stuff together, please.
Eşyalarını toplayalım, lütfen. Gerçekten bu ehliyet almasına izin vermenden daha mı iyi?
Howard, just get your stuff together.
Howard, toplan hadi.
We're gonna be shuffling the offices around a bit, so if you could get your stuff together and be ready in the next few days, okay?
Etraftaki ofisleri düzenlemeye çalışıyoruz, eşyalarını toplayıp birkaç güne kadar hazır edebilir misin?
Get your stuff together.
Eşyalarını topla.
- Go get your stuff together.
- Eşyalarını topla.
Go and get your stuff together.
Git ve eşyalarını al.
Get your own stuff together.
Eşyalarını toparla.
Get all of your goddamn stuff together... and get out of here.
Bütün ıvırını zıvırını topla ve... defolup git burdan.
NOW I SAY, GET YOUR STUFF TOGETHER.
Gidiyoruz.
Get your stuff together, we gotta go.
Eşyalarını topla.
- I'm not gonna yell at him... much. Why don't you get your stuff together, honey, okay?
Gidip eşyalarını topla hadi kızım.
Hey, get your stuff together.
Hey, eşyalarını topla.
Go get your stuff together.
Gidin eşyalarınızı alın.
- You gotta get all your stuff together.
- Eşyalarını toplamalısın.
Look here, you two need to get your married people stuff together when my life is not at stake, okay?
Bana bakın! Kavga etmeye hayatım tehlikede olmayınca devam edersiniz, tamam mı?
Why don't you get your parents'stuff together, and I will take care of everything in here?
Neden ailenin eşyalarını toplamıyorsun ve ben de burdaki herşeyi hallediyim?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]