Given the situation Çeviri Türkçe
152 parallel translation
I had to ferry the money, but given the situation, I assume that money eventually into your hands.
Transfer işlerini almıştım, ama durumu bakarsak, gümüşün bu beyefendinin denetimine girdiği anlaşılıyor.
Comrade Military Councilor, given the situation, you and General Bessonov should move to Army Observation Post at once.
Yoldaş Askeri Meclis Üyesi, durum gözönüne alındığında, siz ve General Bessonov, Ordu Gözlem Kışlasına hareket etmelidir.
You are sure, given the situation, you can meet our demands?
Durum gözönüne alındığında, taleplerimizi, karşılayabileceğinize emin misiniz?
Given the situation that the earthquake caused so many victims, - you watch television?
Depremin bu kadar cana mal olduğu bu durumda siz TV seyrediyorsunuz?
Given the situation on Mars, we agreed to go along with them.
Mars'taki olayları da hesaba katarak isteklerine razı olduk.
Given the situation at Broadway and Marcy it's politically expedient.
Broadway ve Marcy'deki duruma bakarsak bu politik olarak elverişli.
Given the situation in the battle zone, there is a very high probability that an away team will sustain heavy casualties.
Belirlenen konum çarpışma bölgesinde. Bu da büyük ihtimalle uzak takımın zayiatı arttıracak.
I did, but she said she'd come here, and I thought : "That's not a good idea." So I'd better just go over there, given the situation.
Dedim ama buraya geleceğini söyledi, düşündüm ki şu durumda onun gelmesi uygun olmaz.
Well.... l guess, given the situation we're in here it would seem to me the only humane thing to do- -
Herhalde bu şartlar altında yapılacak en insanı şey...
But given the situation here I don't want to go.
Ama... işler burada bu haldeyken... Gitmek istemiyorum.
Given the situation, it could have been a disaster.
Bugün iyi iş çıkardık. Durum düşünülürse felaket olabilirdi.
I think I've given you a great deal of latitude lately, given the situation.
Durumu göz önünde bulundurursan sana çok fazla müsamaha gösterdim.
Yeah, well, given the situation...
Doğru, ama durumu göz önünde bulundurursan...
Given the situation, you have no other choice.
Şartlar böyleyken, başka seçeneğiniz yok.
Given the situation, I couldn't refuse.
Durum göz önüne alındığında, geri çeviremezdim.
Given the situation, I think it's time to take more drastic steps.
Duruma bakılırsa, daha sağlam adımlar atmanın zamanı geldi.
Well, Mr. Burns has given us a clear picture of the situation.
Şey, bay Burns bize durumun berrak bir fotoğrafını sundu.
Has not the Queen of Sheba given you a full report on the situation?
Sabâ Kraliçesi size Kudüs'teki durumu rapor etmedi mi yoksa,?
Carlos has given us a completely subjective view of the situation.
Carlos, bize durumla hiçbir alakası olmayan bir görüş bildirdi.
Carlos has given us a completely subjective view of the situation.
Carlos bize durumla hiçbir alakası olmayan bir görüş bildirdi.
Given your good health and rosy financial situation, the best and most economical is definitely the flat rate.
En ekonomik ve en pratik çözüm, hepsini bir defada ödemeniz.
Once we are convinced of the reality of a given situation, we abide by its rules.
Bir durumun gerçekliğinden emin olduktan sonra, biz kurallarına itaat ediyoruz.
The situation can be kept under control provided our defense forces are given complete freedom of movement.
Savunma kuvvetlerimiz durumu kontrol altına aldığında tamamen hareket özgürlüğü verilecektir.
In view of the situation as it now stands and the testimony given here this morning it seems quite clear that the defendant was in no manner responsible for her actions.
Şu andaki durumuna göre olaya bakıldığında ve bu sabah ki ifadeye dayanarak sanığın, olanlardan sorumlu olmadığı açıkça görünüyor.
Well, given our present financial situation, compounded by on-going fixed expenses and outstanding invoices, I figure this station will be flat broke by the end of the week.
Evet, şu anki mali durumumuza, sabit giderlerimize ve ödenmemiş borçlarımıza bakarak şunu söyleyebilirim, kanalımız haftanın sonuna kadar batacak.
Given the same situation, I would do it again.
Yine aynı durum olsa, aynı şeyi yaparım.
Might I inquire after the situation, sir, given that I've seen the French engineering from the ridge above?
Yukarıdan, Fransız istihkâmcıların neler yaptığını gördüm. Şimdi, durum hakkında bilgi alabilir miyim?
Given the current situation, I feel the best solution is for all of you to work at Wonderland. W-What!
Son gelişmelere bakarsak, bence en iyi çözüm hepinizin Wonderland'de çalışmasıdır.
Especially given the gravity of the situation... outside.
Durumun ehemmiyeti dışarıda.
The way he's gonna part his hair... which shirt he's gonna wear that day... knowing the exact story he'd tell in a given situation.
Saçını nereden ayırdığı.. .. o gün hangi gömleği giyeceği.. Belli bir durumda hangi hikayeyi anlatacağı.
You don't achieve what I have without an instinct... for the torque of a given situation, understand?
İçgüdülerime güvenmesem... şu an olduğum yerde olmazdım, anladınız mı?
I think given your present situation, maybe foster care would be the way you should go right now.
Bence senin şu anki durumunda yapman gerek en iyi şey koruyucu bakıma gitmen olmalı.
Given the urgency of your situation,
Ama sizin durumunuz acil gibi görünüyor,
Given the particular situation, we're going to have to postpone.
Bu şartlar altında ertelememiz gerekecek.
And given the discretion that has to allow the producer in this situation...
Omuz omuza vermek... Hayır, hayır. Omuz omuza...
We wouldn't be in this situation if G'Kar hadn't given Lyta a hell of a lot of money in exchange for her giving the Narns telepath DNA.
G'Kar, telepatların DNA'sı için Lyta hamutuyla para ödemeseydi, bunların hiçbiri başımıza gelmezdi.
Use that God-given gift you have for smelling out the truth of a situation.
Bir meseleyi anlayabilmek konusundaki Tanrı vergisi yeteneğini kullan.
But the situation has changed, and given he has no immediate family so have your responsibilities.
Ama durum değişti. Bir ailesi olmadığı için size bazı size bazı sorumluluklar düşüyor.
You see, I ain't thought through that part of the situation, because I haven't given up hope.
İşin bu tarafını hiç düşünmemiştim, çünkü... umudumu yitirmemiştim.
And it's within range, given the financial situation.
Ve mali durumunuzun çerçevesinde.
Given the awkward situation, we felt like we should try and be discreet.
Tuhaf ortamı dikkate alarak, ihtiyatlı davranmamız gerektiğini düşündük.
and go in and get the job. Now, if the situation was reversed, and a woman was approached by a gorgeous guy outside the restroom, given a similar line, 99 percent of women would say... i don't know.
Pekala şimdi birde olayın tam tersi bir şekilde geliştiğini ve çok yakışıklı bir adamın bir kadına restoranın dışında aynı teklifle geldiğini düşünün, yüzde doksan dokuzu evet diyecektir.
Given the current situation, I need to make a change.
Şu anki duruma göre bir değişiklik yapmalıyım.
Given your situation, the options with the greatest chances for success..
Sizin durumunuzu ele alırsak, başarı şansı yüksek olan seçenekler...
And inappropriately. However, given the gravity of the situation, We feel some sort of disciplinary action is required.
Yine de durumun ehemmiyetinden dolayı, size bir ceza vermemiz gerektiğini düşünüyoruz.
Sometimes I'd even surprise myself at how heartfelt I'd find myself in a given situation, and then sometimes you just say the words and hope nobody realizes that you're completely full of crap.
Belirli durumlarda kendimi ne kadar samimi bulduğuma kendim bile şaşırıyorum. Bazen de bir şeyler söylüyorsun ve kimsenin saçmaladığını anlamamasını umuyorsun.
It's gonna be a bit of a delicate situation, given all the various international claims already being made, on the site.
Biraz nazik bir durum, her ulusun hak iddia ettiği düşünülürse.
Given the current situation, things have become more complicated.
Şu anki duruma bakarsak, işler daha da karıştı.
Given the current situation, I'm afraid that I have no alternative but to announce that I am as of now a candidate for the presidency.
Mevcut durumda... şu andan itibaren başkanlığa aday... olduğumu açıklamaktan başka alternatifim yok.
Given the current situation, I'm afraid that I have no alternative but to announce that I am, as of now, a candidate for the Presidency.
Mevcut durumu değerlendirdiğimde, şu andan itibaren Başkanlık için aday olduğumu açıklamaktan başka bir yol göremiyorum maalesef.
And you'll be given command of the situation.
- Komuta sende olacak.