Good thinking Çeviri Türkçe
1,528 parallel translation
Good thinking.
Güzel düşünmüşsün.
That's really good thinking, John.
İyi düşünmüşsün John!
Good thinking.
İyi düşünmüşsün.
- Good thinking.
- İyi fikir.
That was good thinking.
İyi bir fikir.
Good thinking.
- İyi düşünce.
Good thinking.
İyi fikir.
Right, good thinking.
Doğru, güzel düşünce.
Oh, good thinking.
Aferin, iyi düşünmüşsün.
Eh... good thinking.
Eh... iyi akıl ettin.
- Good thinking.
- İyi düşündün.
Yeah, well, that's smart. You know, it's good thinking.
Akıllıca, iyi düşünmüşsün.
That's good thinking, Tim come on.
- Kafan çalışıyor Tim. Yürü.
That was good thinking, Shirou.
Etkileyici, Shirou.
Good thinking.
İyi düşündün.
- Good. I'm thinking Oregon or Montana.
Oregon veya Montana'yı düşünüyorum.
I was thinking that those lil'chocolate éclairs... right there looked pretty good.
Şuradaki ekler çikolatası çok hoş gözüküyor.
I'm thinking this whole thing wasn't such a good idea.
Belki de tüm bunlar çok da iyi bir fikir değildi.
Good soldiers, real people losing their lives, going over there thinking they're fighting for a fucking cause.
İyi askerler, kahrolası geçerli bir amaç için olduğunu düşünüp oraya savaşmaya giden gerçek insanlar hayatlarını kaybediyor.
So, I was thinking, um... well, maybe, it'd be a good time for me to move in with you.
Düşünüyordum da... belki de senin evine taşınmalıyım.
- Good thinking!
Evet bu iyi fikir.
She listened to the sound of his voice, thinking what a good father he'd make.
Ne kadar iyi bir baba olacağını düşünerek sesinin melodisini dinliyordu.
You've been ignoring me since you were fifteen, and I was thinking that a good birthday resolution might be to change your attitude about your poor old Ma.
15 yaşından beri beni önemsemiyorsun. Ben de iyi bir doğum günü olayıyla annene karşı tavrının değişeceğini ummuştum.
You know, I was thinking, it might be a good idea if you get a job and start paying a bill every month.
Biliyormusun, Bir işe girip her ay fatura ödesen çok iyi olurdu.
How Kind she was to me at work. How good she was to everyone around her. And I just Kept thinking of her, and...
İşteyken bana nasıl nazik davrandığı... etrafındaki herkese nasıl iyi davrandığı, sonra onu düşünmeye başladım, ve... sanki beni çeken şey düşüncenin kendisiydi.
listen, we're thinking about sam rockwell for the younger guy. - is that a good chemistry for you? - hmm.
Dinleyin, genç adam için Sam Rockwell'i düşünüyoruz size de uyar mı?
And just to make sure we don't jump the gun... ... I was thinking it'd be a good idea...
Diyordum ki bundan sonra da aceleci davranmamam için... bir deşarj yolu bulmam belki de iyi bir fikir olurdu.
That's decent thinking for a novice, but aren't priests supposed to be good and stuff?
- Bir acemi için kayda değer bir düşünce tarzı ama rahiplerin iyi insanlar olmaları gerekmez mi?
Maybe there isn't a good reason. Do you always just say what you're thinking?
Bunun ne olduğunu biliyor musun?
I know, that's why I thought this trip would be good for you, get you thinking about something else, but it's been cold here and Logan's been bugging you and the raccoon is noisy and the waves were keeping you up.
Biliyorum. Bu yüzden bu tatil sana iyi gelir diye düşündüm. Başka şeyler düşünürsün diye.
Good thinking.
İyi.
I was thinking more like Europe or something like that, but good second choice.
Ben daha çok Avrupa falan diye düşünmüştüm ya da benzer birşey, .. ama gene de iyi bir ikinci seçim. Amsterdam'a gitmiştim ben.
I don't see what future the world has, as long as people think like that, and people are going to go on thinking like that, as long as they're brought up from childhood, from the cradle, to think that there's something good about faith. To think that there's something good about believing because you've been told to believe, rather than believing because you've looked at the evidence.
İnsanlar böyle düşünmeye devam ettikçe dünya nasıl bir geleceğe sahip olacak bilemiyorum, insanlar böyle yetiştirilmeye devam ettikçe böyle düşünmeye devam edeceklerdir, çocukluktan, beşikten bu yana böyle yetiştirildikleri sürece,... din hakkında iyi bir şeyler olduğunu düşünecekler, inancın iyi olduğunu sanacaklar,
Overprotective and not thinking I'm good enough for your Sister.
Aşırı korumacısın ve beni kardeşine layık bulmuyorsun.
Look, just so you understand guys a little better, thinking a dude is all right and wanting to say good-bye are two completely different things.
Siz çocuklar iyi anlayın diye söylüyorum birinde sorun olmadığını söylemek ile birine hoşça kal demenin arasında çok fark var.
Exactly, which has me thinking... it could be a good place to drop a little C-4.
Kesinlikle, bu da bana biraz C-4 bırakmak için iyi bir yer olduğunu düşündürüyor.
I'm thinking they'd like to hear the good news.
- Önce iyisini duymak isterler bence.
And I was thinking for good.
Ben de tamamen düşünmüştüm.
Wouldn't want the good men parked over in the Chevy thinking you're something other than that you look like.
Şu Chevy'deki adamlar, göründüğünden farklı biri olduğunu düşünmesinler.
I'm thinking it's a good shot.
Bence bu mümkün.
I guess I've been thinking about the grocery store, and I thought it was a good date too.
Sanırım market hakkında düşünüyordum, ve... güzel bir flört olduğunu düşündüm.
I've been thinking it might be a good idea to live somewhere else for a while, you know?
Düşünüyordum da, bir süre için başka bir yerde yaşamak iyi bir fikir olabilir.
The one that feels good, that feeling of hope or happiness or love, that good feeling, that positive emotion is, guidance saying, that what you're thinking right now is in alignment with what you're want.
İyi hisler ; sevgi, mutluluk, umut gibi bize düşüncemizin isteyeceğimiz türden şeyleri getireceğini söylerler.
Because I was thinking the same, and then I was looking down the list of nominees and it's all crap this year, so you've got as good a chance as anyone. No, no.
Hayır.
I'm thinking that's not a good sign.
Bu iyiye işaret değil diye düşünüyorum.
He's making such a good recovery, I'm thinking about calling Dr. Mugabe.
İyileşme dönemi çok iyi gidiyor. Dr. McGabby'i aramayı düşünüyorum.
I like your thinking, very good, but, erm, no.
Çok güzel, ama... olmaz.
Good thinking, Mark.
- Aferin, Mark.
I was thinking that maybe it would be a good idea To tell orson about mike's, you know... Drug problem.
Orson'a, Mike'ın uyuşturucu sorunundan bahsetmenin iyi olacağını düşündüğümü söylemek isterim.
I was thinking she was too good for you.
Demek istediğim senin için çok iyiydi.
Good to know, but the birthday I was thinking about was... when Dad threw the beer bottle.
Öğrendiğim iyi oldu ama benim bahsettiğim doğum günü babamın bira şişesini fırlattığı zamankiydi.
thinking 451
thinking of you 30
thinking about you 18
thinking about it 70
good night 12775
good morning 12476
good luck 6133
good evening 5411
good morning to you 106
good job 2434
thinking of you 30
thinking about you 18
thinking about it 70
good night 12775
good morning 12476
good luck 6133
good evening 5411
good morning to you 106
good job 2434
good boy 1464
good luck tomorrow 38
good afternoon 2327
good morning to you too 27
good to see you 2547
good for you 2168
good to hear from you 16
good girl 941
good to know 481
good call 326
good luck tomorrow 38
good afternoon 2327
good morning to you too 27
good to see you 2547
good for you 2168
good to hear from you 16
good girl 941
good to know 481
good call 326
good work 1533
good day 1886
good one 705
good luck to you all 17
good work today 50
good on ya 17
good to see you again 390
good to hear 75
good times 259
good to hear your voice 18
good day 1886
good one 705
good luck to you all 17
good work today 50
good on ya 17
good to see you again 390
good to hear 75
good times 259
good to hear your voice 18