Hey yourself Çeviri Türkçe
886 parallel translation
- Hey yourself.
- Sana da hey.
- Hey, yourself.
- Sana hey.
Hey, watch yourself, Toulouse.
Kendine hakim ol Toulouse!
Hey I'll take one of those. - Hey, you behave yourself.
Hey...
Well, you slept yourself out.
Hey! nekadar da çok uyudun.
Hey, you do right well for yourself, mate.
- Bu kadar kibirli olmasan iyi olur dostum.
Say, you look like you could stand a shot yourself.
Hey, başın bu sefer ciddi bir belaya girmiş olmalı.
Hey, you can think for yourself once in a while, can't you? - Come on. - Okay.
Arada bir kendin düşünebilirsin, değil mi?
Hey, you better get yourself something to eat.
Hey, kendine yiyecek bir şey alsan iyi olur.
Hey, speak for yourself, there.
Kendi adına konuş. - Bu duruma göre değişir.
Now you just watch yourself!
Hey sen, ağzını topla!
Make yourself useful.
Hey, neden yararlı bir şey yapmıyorsun? Nerede kaybedebilirim?
Hey, listen, man. It's a very good way to express yourself.
Kendini ifade etmek için iyi bir yöntem bu.
Hey, sweetheart, have yourself a bottle of booze, you're beautiful!
Hey, tatlım, kendine bir şişe içki al, çok güzelsin!
Hey, you're gonna kill yourself someday, you know that?
Baksana, böyle gidersen bir gün kendini öldüreceksin.
You better change your spiel. You're making a fool out of yourself.
Hey, şu anons işini iyice abarttın, kendini küçük düşürüyorsun.
Hey, take a look at yourself.
Baksana kendine.
Hey... Why did you have to keep her all to yourself, huh? Huh?
Hey, neden kızı sadece kendine sakladın?
Hey, what're you trying to do, get yourself killed?
Hey, ne yapmaya çalışıyorsun, eceline mi susadın?
Did you hear that Express yourself Hey, Winston!
Hey, Winston!
Hey, keep your snot-rag to yourself.
Hey, gözyaşlarını kendine sakla.
Hey, you better keep yourself out of it you can upset him now. What am I supposed to do...
ama söz vermiştin baban üzülecek eli boş duramam...
Hey, don't be hard on yourself.
Boş ver. Kendine haksızlık etme.
Hey, you said yourself, there is no right or wrong.
Sen söyledin ya. Doğru ya da yanlış yoktur.
Do them yourself! You traitor!
Hey, sıra bizde.
Hey, this is fun! With all due respect, Mrs. Andrews, do you consider yourself an able parent?
Bu tahmin ettiğimden daha zorlu bir...
Make yourself at home.
- Sorun değil. Hey, baba, bana bir puro verir misin?
Hey, you stopped it yourself.
Hey, asansörü durdurmuşsun.
Hey, I know you go into the forest, and play with yourself... and get all blue in the head.
Ormana gidip asılıp kafayı bulacağını biliyorum.
Hey, fatty, do you want us to kill you or will you kill yourself, come out
Hey şişko, sen ne yapacaksın? öldürcen mi, yoksa intihar mı etcen?
* girl, you really got me now Hey, man, knock yourself out.
- Al, dostum, kafana göre takıl.
Hey, Eva, behave yourself.
Eva, kendine gel.
Stop! Hey, stupid, look at yourself!
Aptal, sen kendine bak!
Hey, that's a pretty terrific win you got there for yourself.
Bugün müthiş bir galibiyet aldın. Evet.
Hey, Onyx change yourself into a secret weapon
Onyx, kendini gizli bir silaha çevir.
Hey, you better go buy yourself a watch.
Hey, kendine bir saat alsan iyi olur.
Hey, look, don't you commit yourself to him until you get to know me better.
Bak, beni biraz daha iyi tanımadan sakın ona bağlılık sözü verme.
Hey, man, why don't you get off of yourself?
Hey, aslanım neden uçmayı bırakmıyorsun?
Hey, you fuck yourself!
Hey, canın cehenneme!
Hey, you're pretty interesting yourself.
Hey, esas sen ilginç biriymişsin.
Hey, why don't you clean up the mess yourself?
Neden bu dağınıklığı kendin temizlemiyorsun?
- Hey, you cut yourself.
- Kendini yaralamışsın.
- Hey, Martin, don't cut yourself.
- Hey, Martin, kesme kendini.
Hey, wait a minute, man, speak for yourself.
Hey, dur bir dakika ahbap, kendi adına konuş.
"My way." Hey, Sid, don't go gettin'down on yourself.
- My way. - Kendine bu kadar yüklenme adamım Bilirsin biraz daha sıkı çalışırsak...
Hey, keri, I'll pick you up later tonight, so do yourself a favor and be here!
Keri, seni akşama alacağım. kendine bir iyilik yap, burada ol!
Hey, don't flatter yourself.
Yani, neden bu kadar çok korkuyorsun?
No. Eggy's father, cover yourself.
Hey, üstünü giyinsene.
Hey, you're making it worse on yourself.
Bak kötü olacak sonra!
Hey, don't get down on yourself, Gilbert.
- Kendine kızma.
Hey, yourself.
Hey, sen.