Hope to die Çeviri Türkçe
246 parallel translation
I hope to die right here if I was.
Gittiysem, şu an öleyim daha iyi.
I hope... I hope to die this minute if I did.
Eğer yapabilsem, şu an ölmeyi dilerim.
Let's all cross our hearts and hope to die and be cut in little pieces if we do.
Bütün kalbimizle yemin edelim, eğer söylersek parçalara ayrıIıp ölelim.
Cross my heart and hope to die.
Tanrı şahidimdir.
Cross your heart and hope to die, boil in oil and stew in lye?
Annenin babanın üzerine, ekmeğin üzerine yemin eder misin?
- Cross my heart and hope to die.
- Onların üzerine yemin ederim.
I won't ever tell a soul. Hope to die, I won't.
Kimseye söylemem.
Cross my heart and hope to die.
Ekmek, mushaf çarpsın ki.
And hope to die.
Öyle olsun!
Cross your heart and hope to die?
Sözünden dönen ölsün o zaman.
Cross my heart and hope to die, it's all perfectly true.
Yemin ederim ki, bütün bunlar doğru.
Cross your heart and hope to die?
Yemin ediyor musun?
Cross my heart and hope to die.
Yemin ediyorum.
- Cross my heart and hope to die.
- Tanrı cezamı versin ki!
Cross my heart, hope to die.
Yemin ederim.
- Cross your heart and hope to die.
- Yemin et ve "Ölümü gör" de.
- And hope to die.
- "Ölümü gör" de.
Cross me heart and hope to die.
Öleceğimi bilsem söylemem.
Cross my heart and hope to die.
Kalbim ve hayatım üzerine.
Close your eyes and hope to die.
Gözlerini kapa ve ölmeyi dile.
- Cross my heart and hope to die.
- Söz veriyorum.
Hope to die, stick a needle in your eye.
- Bunların hiçbirini anlatmayacağımıza yemin ederiz.
- Cross my heart and hope to die.
- Kalbimi sök, ölmeyi dilerim.
Cross my heart and hope to die!
Bütün kalbimle, hayatım üstüne!
- And hope to die.
- Yemin ediyorum.
And hope to die.
Ve yemin ediyorum.
But I hope to die in my rightful place, fighting on the street or in prison.
Ama hakettiğim yerde öleceğimi umuyorum, sokakta kavga ederek ya da cezaevinde.
Born and hope to die.
Öyle doğdu, öyle de ölmeyi umuyor.
Did they teach you that we hope to die in the line of duty?
Aynı annen gibi, görev başında ölmeyi umduğumuzu da öğrettiler mi?
Yep. - Cross your heart and hope to die?
Sözünü tutmayan, Çarmıha gerilip ölmeyi dilesin mi?
He revealed them to me in exchange for solemn oaths... "... cross my heart and hope to die. "
Bunları bana anlatırken kimseye söylemeyeceğime dair yemin ettiriyordu.
- I cross my heart and hope to die.
- Yemin ederim öyle.
Cross your heart and hope to die. It's chilli pepper.
hadi gidelim ve ölelim bu acı biber.
- l cross my heart and hope to die.
Tüm kalbimle yemin ederim.
I hope I die naturally before it comes to that.
İnşallah sıra ona gelmeden ecelimle ölürüm.
Soldiers hope to die
Biz askerler, çabuk ve soylu bir ölüm umuduyla yaşadık hep değil mi Vinicius?
- Oh, boy. When I die I hope I go to Accra.
- Öldüğümde umarım Acrra'ya giderim.
I hope... and must not die till George be packed with post-horse up to heaven.
George'u acilen öteki dünyaya göndermek lazım.
Well, let's hope she goes to paradise, since she took the trouble to die.
Eh, umalım da cennete gitsin, ne olsa ölme inceliğini gösterdi.
I hope to God I do die.
Dilerim tanrı canımı alır.
I bequeath China and her agonies to you youngsters, with pity, and with the hope that perhaps you can understand what's going on, can comprehend what so many people are going to have to die for.
Üzülerek, belki neler olup bittiğini anlayabileceğiniz ve bunca insanın ne uğruna ölmek zorunda kalacağını kavrayabileceğiniz umuduyla, Çin'i ve onun acılarını, siz çocuklara miras olarak bırakıyorum.
My hope is to die.
Tek umudum ölmek.
Well, I hope you know how to die.
Sanırım nasıl öleceğini biliyorsun.
Willing to die for a man who gave them a little hope.
Gözlerini kırpmadan idealleri uğruna ölebiliyorlar.
To die vainly without hope of winning is the act of stupid men.
Ama kazanma umudu olmadan kibirle ölmek aptalların işi.
Sometimes Roschmann amused himself by kicking those about to die as they huddled together naked stripped of dignity and of all hope.
Bazen Roschmann, ölmek üzere olanları... insanlık onurundan ve umuttan mahrum, çırılçıplak birbirlerine sokulmuşken... tekmeleyerek eğlenirdi.
They hope I die to take my house and my money.
Ölmemi umuyorlar evimi ve paramı almak için.
I hope you die and I hope you go to hell!
Umarım ölüp cehenneme gidersin!
I HOPE YOU'RE NOT WAITING FOR ME TO DIE.
Umarım ölmeden görürüm.
Look, I'm sorry, I know you mean to be friendly, but I hope you won't take it amiss if I ask you to sod off and die.
Kusura bakmayın, eğlence olsun diye takılıyorsunuz ama, defolup gitmenizi ve gebermenizi istersem, umarım yanlış anlamazsınız.
I don't want to die, but if I have to, I hope to do it with some pride.
Ölmek istemiyorum, ama öleceksem de, bunun gururlu bir şekilde olmasını istiyorum.
diet coke 34
die young 24
died in 24
die hard 66
hope you like it 36
hope you don't mind 108
hope so 110
hope you're happy 22
hope not 28
hope for the best 29
die young 24
died in 24
die hard 66
hope you like it 36
hope you don't mind 108
hope so 110
hope you're happy 22
hope not 28
hope for the best 29