I asked him Çeviri Türkçe
3,835 parallel translation
Of course I asked him questions.
Elbette sorular sordum.
This time, I asked him.
Bu sefer, ben istedim.
So I asked him straight.
... direkt sordum.
I asked him to join us.
Bize katılmasını rica ettim.
When I asked him "why?" he said you come over to him, waked him up in the middle of the night, and wanted him to carry a letter... to Marksville.
Ona "Neden?" diye sorduğumda senin gecenin bir yarısında onu uyandırıp Marksville'e bir mektup taşımanı istediğini söyledi.
I asked him.
- Edecek, sordum.
Because I asked him, and he didn't answer.
Ona sordum ama cevap vermedi.
So, I called up the Sheriff there and I asked him, had they found any dead bodies along the side of the highway?
Ben de şerifi arayıp, otoyolun kenarında ceset buldular mı diye sordum.
I asked him about the American teenager Who had been found dead... and he played dumb until I put a gun to his head.
Ona ölü bulunan Amerikalı genç çocuğu sordum. Kafasına bir silah doğrultuna kadar aptalı oynadı.
I asked him to call tomorrow.
Yarın tekrar aramalarını söyledim.
- I asked him that. - "Did you take the fluffiest? Cutest?".
Bunu ona sordum. "En pofuduğunu, en şekerini mi seçiyordun?"
And I asked him to call me from the plane.
Kalkmak üzerelerdi, uçaktan beni aramasını söylemiştim.
I asked him about that job 100 times.
Ben bu işi yaklaşık 100 kez sordum.
I asked him if another woman would be of interest.
Başka bir kadının ilgilerini çekip çekmeyeceğini sordum.
It's not like I asked him for it.
Bunu ondan ben istemedim.
The only thing I asked him to fight for, but Olivia wanted her, so... so... why were you crying?
Michael'dan istediğim tek şey. Ama Olivia kendisine istedi. Peki...
I asked him about your address, because I want to invite you to my next... session.
Adresini ondan istedim. Seni fotoğraf çekimine davet etmek için.
I asked him to leave.
Gitmesini istedim.
When I was a little kid, I asked him if he could protect the forest.
Ben küçük bir çocukken, eğer yapabiliyorsa ormanları korumasını istedim.
I asked him to come and meet Anna-Liisa with me.
Ondan, benimle birlikte gelip Anna-Liisa ile tanışmasını istedim.
I asked him what was going on.
Ona neler olduğunu sordum.
And yesterday, I asked him to draw a clock.
Ve dün, ondan bir saat çizmesini istedim.
I asked him there.
Onu buraya ben çağırdım.
When I asked him about Rami, he told me about the tree, and then started repeating all this nonsense.
Ona Rami'yi sorduğumda bana o ağaçtan bahsetti sonra da bu saçmalıkları söylemeye başladı.
I asked him for a divorce.
Boşanmak istemiştim.
- What I asked him to do.
- Yapmasını istediğim şeyi.
First, I asked him to take my hand, and he did.
İlkönce elimi tutmasını istedim o da tuttu.
Huh? - God I asked him to come fix my sink, and he does this shit!
Lavabomu tamir et dedim, gelmiş ne yapıyor!
I asked for his office and when I opened the door... I found him dead.
Ofisini sordum kapıyı açtığımda cesedini buldum.
Have you asked him? No, I've got to figure out an approach.
Hayır, onu nasıl ikna edeceğimi düşünüyorum.
He asked me to go with him, but I had a big jewelry show to get ready for.
Onunla gitmemi istemişti ama takı şovum başlayacaktı.
I showed him the ID and asked him to call my editor.
Editörümü çağırmak için, ondan kimliğini göstermesini istedim.
I asked him to do this as well.
Onu da yapmasını istedim.
You did. You put him in my lap and asked me to work a miracle, and I will.
Onu benim kucağıma attınız ve benden bir mucize gerçekleştirmemi istediniz ki bu olacak.
I've asked him to come in.
Onun gelmesini istedim.
He just came up to me and asked me if I wanted to go back to his place and have a drink with him.
Yanıma gelip, evine birlikte gelmemi ve onunla içki içmemi teklif etti.
Peter asked me to go to London with him. And I'm thinking about it.
Peter kendisiyle Londra'ya gelmemi istedi ve düşünüyorum.
I even asked him point blank about a Ponzi scheme.
Hatta onu boş işaret istedi bir Ponzi şeması hakkında.
She asked me to walk away, and so I did, and... and then she shot him.
Bana geri çekilmemi söyledi, bem de çekildim. Sonra onu vurdu.
Brother Billy asked me to come check on him, and, of course, I said yes.
Kardeş Billy buraya gelip onu kontrol etmemi istedi, ve tabii ki kabul ettim.
When the time came, he asked for my help, and I gave it to him.
Zamanı geldiğinde yardımımı istedi. Ben de ettim.
I asked you to do one thing, watch him.
Senden tek bir şey istedim. Adamı gözleyecektin.
Dwight asked me to move in with him, as I expected he would.
Beklediğim gibi Dwight onunla hareket etmemi istedi.
See these are things that I could have asked Patrick about, had you let me talk to him, or that you could have asked him at any point.
Bak işte, bütün bu konular, eğer bana izin verseydin, Patrick'e sorup öğrenebileceğim şeylerdi. Ya da, aynı soruları ona sen de sorabilirdin.
No, I haven't asked him.
Hayır, kendisine sormadım.
So he got my number from a mutual friend in New York, called, and asked me if I'd help him get out of the family business.
New York'taki ortak bir arkadaşımızdan benim numaramı almış. Aradı ve bana aile işinden çıkmasına yardım edebilir miyim diye sordu.
I never should have asked him for that loan to buy the house.
Ev almak için ondan borç para istememeliydim hiç.
He asked me to lie with him and I refused.
Onunla yatmamı istedi ve ben reddettim.
If you washed him once in a while like I asked you to, we wouldn't have this problem.
Onu arada bir yıkamış olsaydınız bu sorunu yaşamazdık.
I asked him to quit.
Ona bırakmasını söylemiştim.
Not much. I politely asked him to cease his activities immediately or he was gonna find me on his doorstep again, this time in uniform, and not asking so nicely.
Ona kibarca faaliyetlerini durdurmasını yoksa bir daha geldiğimde üniformalı olacağımı ve kibar olmayacağımı söyledim.
i asked him to 16
i asked you first 53
i asked 191
i asked first 21
i asked you 78
i asked myself 26
i asked them 16
i asked you a question 258
i asked you something 17
i asked for it 22
i asked you first 53
i asked 191
i asked first 21
i asked you 78
i asked myself 26
i asked them 16
i asked you a question 258
i asked you something 17
i asked for it 22
i asked her to marry me 21
i asked her 65
i asked you to do one thing 19
i asked around 50
i asked mr 24
himself 154
himura 39
him again 23
him too 56
him and me 36
i asked her 65
i asked you to do one thing 19
i asked around 50
i asked mr 24
himself 154
himura 39
him again 23
him too 56
him and me 36
him or me 60
him who 26
i ask the questions 35
i ask you 194
i ask you again 25
i ask 87
i ask myself 41
i ask again 16
him who 26
i ask the questions 35
i ask you 194
i ask you again 25
i ask 87
i ask myself 41
i ask again 16