I lost someone Çeviri Türkçe
272 parallel translation
Cos I lost someone just like you.
# Çünkü sana çok benzeyen birini kaybettim
I lost someone close to me, that's why I left.
Bir yakınımı kaybettim, onun için gittim.
# Cause I lost someone just like you
# Çünkü senin gibi birini kaybettim #
I lost someone very close to me.
Bana çok yakın olan birilerini kaybettim.
Look, I lost someone that I love too. You know why she did this?
Bak, ben de sevdiğim birini kaybettim.
It says you're grateful, God knows I'd want to get it if I lost someone I loved, wouldn't you?
Minnettar olduğunu yazdın. Sevdiğim birini kaybetseydim, böyle birşey almak isterdim. Sen?
I lost someone.
Birini kaybettim.
I lost someone.
Birisini kaybettim.
I lost someone's foot today.
Bugün birinin ayağını kaybettim.
I lost someone I care about.
Değer verdiğim bir insanı kaybettim.
I lost someone once.
Ben de birisini kaybetmiştim.
I lost someone I love, and I want her back.
Sevdiğim birini kaybettim ve onu geri istiyorum.
Truth is, if you really want to know, I lost someone very close to a snakebite.
İşin doğrusunu merak ediyorsan... bir yılan yüzünden bir yakınımı kaybettim.
I lost someone in the war..... who got a medal for dying.
Savaşta öldüğü için madalya alan birini kaybettim.
Ten years ago, I lost someone that I love.
On yıl önce, sevdiğim birini kaybettim.
Well, when one's lost, I... I suppose it's good advice to stay where you are until someone finds you.
Şey, birisi- - birisi kaybolduğunda birileri onu bulana kadar olduğu yerde kalması öğütlenir.
I loved someone once. And the person I loved, I lost.
Bir zamanlar birini sevmiştim ve onu kaybettim.
I have lost someone.
Yakınımı kaybettim.
Then someone came along, and she ran away and left me and I was lost.
Sonra biri geldi ve o koşup uzaklaştı... ben de kayboldum.
I thought someone had thrown it out, or maybe lost it.
Birilerinin onu fırlatıp attığını ya da kaybettiğini sandım.
Someone told me I'd find the lost and found at the magistrate's residence.
Birisi bana kayıp eşyaları başkanın evinde bulabileceğimi söyledi.
Some of the girls in my sorority decided that someone ought to try it so we drew straws and I lost!
Benim yurdumdaki bazı kızlar birinin denemesi gerektiğini düşündü, kura çektik ve ben kaybettim!
I'm looking for someone who's lost.
Kaybolmuş birisini arıyorum.
Now Miss Szma has lost her blade. I'm afraid... someone has got plans for her blade
Bayan Szma kendi kılıcını zaten kaybetti, Korkarım ki... diğer kılıç için Nişanlımın da peşine düşülecek
I came here to console someone... ln the process, I have lost all my happiness.
ben buraya birini teselli etmek için geldim... ama sonuç olarak, ben tüm umutlarımı kaybettim.
The last time I depended on someone, I lost him.
En son birine bağlandığımda, onu kaybetmiştim.
I'd be lost with someone new
# Yeni biriyle kaybolurum #
I see, she looks after lost children, and maybe someone, somewhere looks after her lost boy.
Anlıyorum, kayıp çocuklarla ilgileniyor belki birileri de, bir yerlerde onun kayıp çocuğu ile ilgileniyordur.
This is the second time I've lost someone who meant everything.
İkinci defa benim için çok şey ifade eden birini kaybettim.
Well I see someone that's kind of lonely and lost and a little sad.
Şey biraz yalnız ve şaşkın birini görüyorum biraz da kederli.
I see. Still, you can understand an officer's concern when he's lost someone under his command.
Anladım. gene de emri altındaki birisini kaybettiğinde bir subayın üzüntüsünü anlarsınız.
I sense a recent bereavement. Someone who has lost an uncle or an aunt.
Yakın birisinin kaybını hissediyorum Amca ya da teyzesinin kaybını hisseden.
If someone says it's a lost cause, I'm the first sucker in line.
Eğer birinin başı dertte ise ilk koşan aptallardan biri ben olurum.
And if i become someone i'm not... if i sink to their level... well, then, i lost more than my knee.
Ama eğer ben o hareketi... yapıp onların seviyesine düşersem.. dizimden çok daha önemli bir şeyi kaybederim.
Well, I see someone's Hooked-on-Phonics tape was lost in the mail.
Anlaşılan biri sesli eğitim kasedini kaybetmiş postada.
- Completely lost perspective... and I wish someone could tell me why.
- Bakış açını kaybetmişsin. - Kesinlikle kaybettim..... ve keşke biri bana nedenini söylese.
It's from someone I lost.
Kaybettiğim birinden.
I dreamt you were with someone else and I even bit my pillow and almost lost my mind
senin başka biriyle olduğunu hayal ettim. ve yastığımı bile azarladım. ve neredeyse aklımı kaçırıyordum.
Martin and I have both lost loved ones when someone was to blame.
Başkalarının yüzünden Martin ve ben sevdiklerimizi kaybettik.
If I lost my money and I found out it was in the hands of someone delusional- -
Bir kaza olduğunu varsayın. Paramı kaybedersem ve bu paranın sabuklayan bir adamın elinde olduğunu öğrenirsem...
I lost Vicky, my rug is ruined, someone left weird brown stains on my wing chair.
Vicky'yi kaybettim. Seccadem mahvoldu. Koltuğumdaysa tuhaf, kahverengi bir leke var.
You're out, you lost your stuff kid I'll take it from here look, Melissa, when this apartment came open, I saw this is a real opportunity for me to meet someone now, this has nothing to do with not wanting you in the building but... but... these...
- İşte anladın. - Hayır yapamam. Pete, sana söylemem gereken bir şey var.
Not to mention that I lost a wife to someone who was not only another detective but a member of my squad.
Üstelik karımı, sıradan bir dedektife değil kendi bölümümden bir dedektife kaptırdığımı, hiç söylemiyorum bile.
I also see someone who has lost hope.
Ayrıca son ümidini yitirmiş birini görüyorum.
"I was lost thinking of someone when I wove my dreams"
Ben, rüyalarımda onu düşünürken kendimi kaybettim.
"I was lost in someone's arms when I fell in love with him"
Ben, birinin kollarında kayboldum Ona aşık olduğumda.
It's someone who was supposed to be lost in my melancholy, and came to tell me I'm wrong.
Benim kedrim de kaybolmuş birisiydi Yanıldığımı söyleyeme gelmiş
I came to find someone, but now I've just lost Dad and...
Buraya birini bulmaya geldim ama babamı kaybettim ve...
Why did you? I lost a bet with someone in my office.
Siz neden geldiniz.
I can take a picture of someone... who has gone away, died or been lost.
Giden, kaybolan ölen insanların.
I have a neighbor who has a cousin who has a friend who lost someone.
Kuzeni olan bir komşum var, o kuzenin arkadaşı bir yakınını kaybetmiş.
i lost my mind 16
i lost my phone 30
i lost you 30
i lost my way 25
i lost track of time 59
i lost everything 79
i lost it 242
i lost my wife 31
i lost control 52
i lost my temper 59
i lost my phone 30
i lost you 30
i lost my way 25
i lost track of time 59
i lost everything 79
i lost it 242
i lost my wife 31
i lost control 52
i lost my temper 59
i lost my head 35
i lost my job 84
i lost my 18
i lost mine 17
i lost 239
i lost my family 17
i lost her 78
i lost count 30
i lost my son 22
i lost him 169
i lost my job 84
i lost my 18
i lost mine 17
i lost 239
i lost my family 17
i lost her 78
i lost count 30
i lost my son 22
i lost him 169
i lost my appetite 21
i lost track 18
i lost them 38
someone 794
someone like you 74
someone special 26
someone else will 34
someone you know 34
someone like me 67
someone i can trust 22
i lost track 18
i lost them 38
someone 794
someone like you 74
someone special 26
someone else will 34
someone you know 34
someone like me 67
someone i can trust 22
someone call an ambulance 31
someone's at the door 48
someone else 171
someone to talk to 24
someone help me 78
someone to see you 39
someone said 23
someone is coming 23
someone died 43
someone's here to see you 35
someone's at the door 48
someone else 171
someone to talk to 24
someone help me 78
someone to see you 39
someone said 23
someone is coming 23
someone died 43
someone's here to see you 35