English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I saw it first

I saw it first Çeviri Türkçe

535 parallel translation
- I saw it first!
- Önce ben gördüm!
I saw it first, so it's mine.
Önce ben gördüm, o benim.
I said I saw it first.
Önce ben gördüm dedim!
I saw it first.
Önce ben gördüm.
I saw it first, it's mine.
Önce ben gördüm. O benim.
I saw it first!
Ben gördüm!
I saw it first!
Onu önce ben gördüm!
I saw it first.
Önce ben gördüm!
- I saw it first.
- Önce ben gördüm.
- I saw it first.
- İlk ben gördüm.
It's the first time I saw him.
Bu onu ilk defa görüşümdü.
For me, your beauty will always be as I first saw it - never changing.
Benim için güzelliğin ilk gördüğüm günkü gibi... asla değişmez.
It was on this afternoon that I first saw Bron
İşte o öğleden sonra Bron'u - Bronwyn'i - ilk kez gördüm.
The first time I saw my husband's handwriting... was on the marriage certificate, then it was too late.
Kocamın el yazısını ilk defa evlilik cüzdanında gördüm bu da zaten yeteri kadar geçti.
couldn't escape them.Somewhere out there were yo It's like the first time I saw you.
Sizi ilk görüşüm gibiydi.
I've loved you from the first moment I saw you, and you knew it.
Seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum ve sen de bunu biliyorsun.
It was thus, indeed, that I first saw Henry D'Ascoyne.
Henry D'Ascoyne'i ilk görüşüm de, işte böyle olmuştu.
I decided that the moment I first saw it, many years ago.
Yıllar önce, ilk kez gördüğümde karar vermiştim.
When I first saw you, it brought back things I hadn't thought of in years.
Seni ilk gördüğümde, yıllardır düşünmediğim şeyler geldi aklıma.
Oh, yes, it was at my wedding that I saw Villette for the first time.
Evet..... Villette'i ilk kez düğünümde gördüm.
I think it's the first day I ever saw.
Sanırım gördüğüm ilk gün.
It's bothered me since the first time I saw you.
Seni ilk gördüğümden beri beni rahatsız etti.
I'll even admit, when I first saw Valerie I thought about it. Physically.
Hatta itiraf ediyorum, Valerie'yi ilk gördüğümde bunu düşündüm.
It was during a school excursion that I first saw that building.
O binayı ilk defa okul gezisi sırasında görmüştüm.
I fell in love with Sundown the first time I saw it.
ve bu kasabaya ilk görüşte vuruldum.
I knew it the first moment I saw you.
Seni ilk gördüğüm an anlamıştım.
And Henry Reeger is wearin'a gun. It's the first time I ever saw him with one.
Henry Reeger de silahı beline takmış, onu ilk kez silahlı görüyorum.
Reminds me of the first time I ever saw you. It was over 17 years ago.
Seni ilk gördüğüm günü hatırlıyorum da 17 yıl önce idi.
When I saw you for the first time you had it on, Frydrych.
Seni ilk gördüğümde başında bu vardı Frydrych.
It didn't seem like six flights when I first saw the apartment.
Apartmanı ilk gördüğümde altı kat gibi gelmemişti bana.
And it's aging me fast. First time I saw her, I had a hunch you belonged together.
Onu ilk gördüğümde birbirinize ait olduğunuzu sezdim.
You see, that jived with something that I noticed about the body the first time I saw it and that bothered me.
Görüyorsun, cesedle ilgili bir şeye takıldım bunu ilk defa gördüm ve canımı sıktı.
I saw it as the first step in an exciting scientific adventure.
Onu var olan bilimsel bir serüven olarak gördüm.
At first we thought it was... a bomb instead of a plane, because I saw a coat hanging from a tree.
İlk önce bir uçak değil de bomba olduğunu düşündük. Çünkü öyle bir gürültüydü.
It was there I first saw him.
Onu ilk orada gördüm.
Well, it wasn't funny, when I first saw you sleeping on my sofa.
Seni yatağımda ilk gördüğüm an hiç te komik değildi.
When I saw Claire again for the first time next summer... it was at a party given by, oh let's say, the X's near the Place de la Concorde.
Geçen yaz Clair'i ilk gördüğümde eski sevgilisiyle Place de la Concorde'da verilen bir partideydi.
The first time I saw this country, it had buffalo grass and bluejoint up to the stirrups.
Buraya ilk geldiğim zaman, buralar hep çayır çimen, çiçek doluydu.
- I saw it on TV first, then I made it up.
- TV'de görünce kendime uyarladım.
That was the first R-rated movie I ever saw, and I loved it.
Seyrettiğim 16 yaş üzerine izni olan ilk film, çok beğendim.
And I was in a train, it was in such a hurry, and it went faster and faster and through the window I saw my past, of when I was a girl, when I had my first communion,
Çok hızlı bir trenin içindeydim... ve tren gittikçe hızlandı, gittikçe hızlandı. Pencerelerden geçmişimin aktığını gördüm. Küçük bir kız olduğum zamanı.
When Elliot came into my office, it was the first time I saw Bobbi's masculine self.
Elliott ofisime geldiğinde, Bobby'nin erkek tarafını ilk kez gördüm.
But it began the moment that I first saw the wolf. By the act of watching them, with the eyes of a man,
Her şey o kurtu ilk gördüğüm anda bir insanın gözleriyle onları izlerken başlamıştı.
I cried the first time I saw it
İlk gördüğümde ağlamıştım.
When i first saw them it seemed like a weird idea, but it turns out they're a lot of fun.
İlk gördüğümde tuhaf bir düşünce diye düşünmüştüm, ama çok eğlenceliler ve katılıyorlar.
You know, Miss Quested, when I first saw Mrs Moore it was in the moonlight.
Evet, Bayan Quested, Bayan Moore ile ilk karşılaşmamızda ay ışığı vardı.
I saw it the first moment I laid eyes on you.
Seni ilk gördüğüm an anlamıştım bunu.
I can tell you, when I first saw you, I thought, "This little girl has a face with some sense in it."
seni ilk gördüğüm zaman "Bu küçük kızın yüzünde bir anlam var" diye düşündüm.
It's as if I saw your neck for the first time, now!
Sanki, boynunu ilk kez görüyorum!
Although many years have passed, since I saw it for it finishes time I cannot forget that my first impression it was of fear and of admiration.
Onu son görüşümden bu yana yıllar geçse de ilk izlenimimi asla unutamayacağım.
The first time I saw it, I was your age.
İlk kez senin yaşındayken görmüştüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]