It feels good Çeviri Türkçe
1,695 parallel translation
Because it feels good.
Çünkü o iyi geliyor
It feels good to wash all this paint off, Tommy!
Tüm o boyaları yıkayıp çıkarmak bana çok iyi geldi, Tommy!
- Oh, it feels good to help people.
- Of, insanlara yardım etmek iyi hissettiriyor.
Good. it feels good.
Güzel. Güzel hissetiriyor.
Because I want to, because it feels good.
Bunu yapıyorum çünkü iyi hissettiriyor.
- no, it feels good.
- Gerek yok, ben iyiyim.
It feels good to be home.
Evde olmak güzel.
Look, I'll admit I have no idea what I'm doing, and obviously I've got to quit this job and figure it out, but I'm trying, and it feels good.
Dinle, ben burada ne yaptığımı bilmiyorum. Sanırım işi bırakıp bir çare bulmalıyım ama en azından uğraşıyorum bu da bana iyi geliyor.
It feels good, doesn't it?
Çok güzel, değil mi?
It feels good to grab your flesh!
Etini tutmak çok hoş bir duygu.
It feels good when I'm with David.
David ile birlikteyken çok iyi hissediyorum.
You do it'cause it feels good.
Yapıyorsun çünkü kendini iyi hissettiriyor.
It feels good.
Güzel bir duygu.
But it feels good.
Ama böyle daha iyi oluyor!
It feels good.
Kendini iyi hissedersin.
It feels good to talk, to clear the air.
Konuşmak, her şeyi açığa kavuşturmak iyi geldi.
And it feels good.
Harika bir duygu.
- I program them so that it feels good.
En yakın arkadaşım. - Selam.
It feels good, ah?
Güzel, değil mi?
It feels good.
İyi hissediyor insan kendini.
I think when it comes to pleasure, if it feels good and you're not hurting anyone, then forget about morals.
Konu, zevk meselesi olunca, Eğer seni iyi hissettiriyorsa ve kimseyi incitmiyorsan, Ahlaki kuralları unut gitsin.
It feels pretty good, though.
İnsanı iyi hissettiriyor.
It Sure Feels Good To Be Back In The Workforce. And I Like The Cap.
İş alanında olmak çok güzel bir duygu. ve şağkayı da seviyorum.
No, no, we were going to go together, um, but we're broken up now, so, which is good, um, but it just feels like a little soon.
hayır onunla beraber gidecektik ama ne yazık ki ayrıldık,... ki bu şimdi iyi bir şey, ama biraz acele ediyormuşuz gibi geliyor.
Feels kind of good to let it go, doesn't it?
Bunların üstesinden gelmek kendini iyi hissetiriyor, değil mi?
Actually, it feels pretty good.
Aslında, gayet güzel bir his.
- Feels good, doesn't it?
- İyi hissettiriyor, değil mi?
Then you'll see how good it feels to get results.
Sonrada sonuca varmanın sana neler hissettireceğine bakarız.
Oh, it feels so good to be out of the kitchen!
Mutfağın dışında olmak gerçek iyi geldi!
Feels good, doesn't it?
- İnsan kendini iyi hissediyor, değil mi?
I know how it feels to lose a good friend.
İyi bir arkadaşı kaybetmenin nasıl olduğunu iyi bilirim.
It feels pretty darn good, that's how it feels.
- İşte bu çok iyi oldu. Böyle düşünüyorum.
- It feels so good!
Ben çok eğleniyorum.
Feels good, doesn't it? It's all right to say.
Çekinme söyle hadi.
It just feels good.
İyi gelmesi lazım!
It feels good.
Güzelmiş.
I just forgot how good it feels.
Ne kadar güzel bir his olduğunu unutmuşum.
I know it feels like you just got here and then you're taking off again... but it's good news.
Biliyorum, buraya daha yeni alışmışken, tekrar bir yere gidiyorsun, ama bu iyi haber.
When I'm with him, it feels so... good!
Onun yanında kendimi çok iyi hissediyorum.
It feels so good.
Ne kadar da güzel.
You know, and it's kind of cool the way the sparklers shower down, and it kind of hurts, but it kind of feels good too.
Maytapların ışık saçması güzel. Biraz acıyor ama güzel bir his.
It just feels so good to let it all go.
Herşeyi boşlamak öyle güzel ki.
It feels really good.
Çok güzel.
It feels so good to hear you say that, man.
Bunu söylediğini duymak ne güzel.
I don't know, sugar, but it sure feels good.
Bilmiyorum şekerim. Ama iyi geldiğinden eminim.
- Yeah, it feels so good.
- Evet, çok iyi hissediyorum.
I can't tell you how good it feels to be home.
Evde olmak ne güzel bir his anlatamam.
It feels so good to say good-bye to your things.
Sahip olduğun şeylere elveda demek insanın içini ferahlatıyor.
It feels good.
İyi hissettiriyor..
Actually, it feels really good to take this shit off your face.
Aslında o şeyi yüzünden çıkarsan daha iyi olacak
Apparently it lifts your spirits, it produces endorphins, and all your body feels good.
Görünüşe göre ruhu canlandırıyor, endorfin salgılattırıyor ve bu bedene iyi geliyor.
it feels so good 63
it feels right 28
it feels like 63
it feels weird 32
it feels great 51
it feels wrong 33
it feels like it 19
it feels 74
feels good 194
good 48980
it feels right 28
it feels like 63
it feels weird 32
it feels great 51
it feels wrong 33
it feels like it 19
it feels 74
feels good 194
good 48980
good night 12775
good morning 12476
goodbye 8643
good luck 6133
good evening 5411
goodnight 1676
goody 261
good morning to you 106
goodness 671
good job 2434
good morning 12476
goodbye 8643
good luck 6133
good evening 5411
goodnight 1676
goody 261
good morning to you 106
goodness 671
good job 2434
goodspeed 27
goodweather 34
goodie 48
good boy 1464
good luck tomorrow 38
goodwin 111
good afternoon 2327
good morning to you too 27
good to see you 2547
good for you 2168
goodweather 34
goodie 48
good boy 1464
good luck tomorrow 38
goodwin 111
good afternoon 2327
good morning to you too 27
good to see you 2547
good for you 2168
good to hear from you 16
good girl 941
good to know 481
good call 326
good work 1533
good day 1886
good one 705
good luck to you all 17
good work today 50
good on ya 17
good girl 941
good to know 481
good call 326
good work 1533
good day 1886
good one 705
good luck to you all 17
good work today 50
good on ya 17