Never mind that now Çeviri Türkçe
73 parallel translation
- Never mind that now.
- Şimdi bunu boş verin.
Never mind that now.
Şimdi boşverin bunları.
Never mind that now, darling.
Şimdi olmaz hayatım.
Never mind that now, how many were there?
Bunun şu anda önemi yok, onlar kaç taneydi?
Never mind that now we must examine the wound before Penrose returns and has us thrown out of the house.
Boşver bunu şimdi Penrose dönmeden ve bizi evden kovmadan önce yara izlerini incelemeliyiz.
Never mind that now.
Artık önemi yok.
- Never mind that now.
Önemi yok!
Never mind that now.
Onu boş ver şimdi.
- Never mind that now.
- Bunu sonraya bırak.
Never mind that now, Bruno.
Boş ver şimdi, Bruno.
Never mind that now.
Şimdilik boş ver onu.
Never mind that now!
Boşver onu şimdi!
Never mind that now.
- Boşver şimdi bunu.
Never mind that. Never mind that now.
Boşver bunu şimdi.
Never mind that now.
Neyse, bu konuyu geçelim.
Never mind that now, Dad.
Şimdi buna aldırmanın alemi yok, baba.
Well, never mind that now.
Bunu kafanıza takmayın artık.
Well, well, never mind that now.
Pekala, pekala! Şimdi bunları boşverin.
Well, well, never mind that now!
Pekala, pekala! Şimdi bunları boşverin!
Never mind that now I'm feeling better, eh?
Boş ver, ben kendimi iyi hissediyorum.
But never mind that now.
Boş verin bunu şimdi. Debbie mesaj bırakmış :
Never mind that now.
Boşver şimdi onu.
Oh never mind that now, Morris!
Boşver şimdi onu, Morris!
Never mind that now!
Bırak onu şimdi!
- Never mind that now
- Boş ver şimdi onu.
Never mind that now!
Boş ver onu şimdi!
Never mind that now.
Neyse boş ver.
Never mind that now.
Boş ver onu.
- Never mind that now.
- Şu an önemli değil.
Never mind about that now, if you want to save her you've got to hurry.
Bunu dert etmeyin şimdi. Eğer onu kurtarmak istiyorsanız acele edin.
Oh, never mind about that. You'll wake up in a minute. Now listen to me carefully, darling.
Birçok çocuğun eğitim alıp, doktor veya avukat olduğu bir Yahudi mahallesinde büyüdü.
- Never mind that just now.
- Boş ver şimdi.
- Never mind that now.
- Sen kafanı takma.
Hold on now! Never mind Miss Preston, just forget that.
Önemli değil Bayan Preston, bunu unutun.
Now, mind you, I don't think you'd ever show any real style like some of my boys, but you'd probably lick them all because you got something inside of you that a lot of fighters will never have no matter how much I teach them :
Bizim çocukların bazıları gibi bir tarzın olacağını sanmıyorum, ama hepsini yenebilirsin. Hepsini yenersin, çünkü içinde ne kadar öğretirsem öğreteyim birçok dövüşçünün sahip olmadığı bir şey var.
Never mind that now.
Boşver şimdi bunu.
'Twas that never on my mind Dawned the truth, but now I know
"Aklımdan bile geçmiyordu, Gerçeğin doğacağı, ama şimdi biliyorum."
Never mind about that now.
Onu düşünmeyin şimdi.
On me. - Now, I have a big ass. Never mind that.
Şimdi, benim büyük bir kıçım var.
Now, do you want that beatin'here or out in the street? It don't make me no never mind.
Burada mı dayak yemek istersin, yoksa sokakta mı?
Never mind that I'm a butcher now.
Sen bakma benim şimdi kasaplık yaptığıma.
Never mind that. Now we've got no way of stopping the Reality Bomb.
Bunu boş ver şimdi, şu Gerçeklik Bombasını durduracak bir yol yok.
There is no snow in New York, but that's no never mind, because the emphasis right now is on fashions.
New York'ta kar yok, fakat bunun önemi de yok çünkü, şimdi konu ; moda.
Never mind that, now listen to me.
Boşver onu, şimdi beni dinle.
I've never hit a woman in my entire life, but I swear to God, in my mind right now I am pummeling your smug face to a pulp for everything that you did to me, my career
Hayatımda hiçbir kadına vurmadım ama yemin ederim şimdi kafamın içinde bana, kariyerime ve aileme yaptığın her şey için kendini beğenmiş suratına pelte olana kadar vuruyorum.
Never mind about that. Where is Park Chae Rin right now, eh?
Neyse, Park Chae Rin şimdi nerede?
Oh, no, no, never mind about that for now, dear.
Ah, hayır, hayır, şimdi unut bunların hepsini tatlım.
Yes, this is your dog, and I'm talking, but never mind about that now.
Merhaba, Wilbur. Evet, ben köpeğinim ve konuşuyorum ama şimdi bunu boşver.
You keep in mind that I have never hated my job more than I do right now.
Aklında bulunsun, Şu an yapacağımdan dolayı işimden hiç bu kadar nefret etmemiştim.
Saturday night, when I brought a wrecked, noisy Jarle home, before that evening, these thoughts I'm talking about now had never even entered my mind.
Cumartesi gecesi, harap olmuş, gürültücü Jarle'yi eve getirdiğimde, o akşamdan önce, şu an hakkında konuştuğum bu düşünceler asla aklımın ucuna bile gelmemişti.
Now, either Andrew, he never put out that hit in the first place or he's changed his mind.
Belki de bu vurulma olayını Andrew düzenlemedi ya da fikrini değiştirdi.
never mind 4455
never mind me 31
never mind that 255
never mind him 37
never mind all that 23
never mind about that 63
never mind her 21
nevermind 135
never 5371
neverland 25
never mind me 31
never mind that 255
never mind him 37
never mind all that 23
never mind about that 63
never mind her 21
nevermind 135
never 5371
neverland 25
nevermore 28
never have i ever 20
never give up 61
never gets old 35
never better 242
nevertheless 622
never ever 49
never forget 64
never married 49
never been better 65
never have i ever 20
never give up 61
never gets old 35
never better 242
nevertheless 622
never ever 49
never forget 64
never married 49
never been better 65