Now you understand Çeviri Türkçe
2,435 parallel translation
You understand now?
Şimdi anlıyor musun?
Now I want you to be sure you understand this is strictly business, Charlotte.
- Ama bunun bir iş olduğunu anlamalısın, Charlotte.
Now... you understand that, do not?
Şimdi anlıyorsun, değil mi?
Now, for this game to work... I need you to wear the sticker all day long... and don't take it off. Do you understand?
Şimdi bu oyunun işlemesi için bu etiketi tüm gün boyunca taşımanı istiyorum.
Now, you understand this is a deposition, not a trial.
Bu bir duruşma değil, ifade vermek için buradasın.
I'm sure you all understand, first I lost my brother and his wife and now my darling Kunal.
Kesinlikle hepinizi anlıyorum, önce kardeşimi ve karısını kaybettim ve şimdi de sevgili Kunal'ımı.
I understand that, Cindy. But, uh you know, you haven't seen Leo in a long time and he's battling dementia now.
Anlıyorum Cindy, ama Leo'yuçok uzun zamandır görmüyorsun ve o şu anda bunama ile savaşıyor.
Now, I understand you're upset, but life is beautiful.
Üzgün olduğunu anlıyorum ama hayat gerçekten güzel.
Now, Blaine, I understand that, after what you've been through, you're worried. But prom is about joy, not about fear.
Blaine, başından geçenlerden sonra endişelenmeni anlıyorum ama balo neşe demektir, korku değil.
Now, look, this may be hard for you to understand, considering everything that's happened to you in this world...
Bak belki bunu anlamak zor özellikle de bu dünyada olanlardan sonra ama sen bana çok şey öğrettin.
Now Bart, you do understand you're supposed to avoid the cacti. Sure do.
Bart, babanı kaktüslere dokunmadan geçirmen gerektiğinin farkındasın, değil mi?
Now, I completely understand how upset you are, but I was hoping perhaps...
Şu an ne kadar sinirli... Olduğunuzu anlayabiliyorum, ama belki de umarım...
Now I understand that this could take some time for you to get used to.
Duruma alışmanızın zaman alacağının farkındayım.
But we don't have a lot of time, so I can't explain it all right now, but I need you to understand that you're safe.
Ama çok vaktimiz yok. O yüzden açıklayamam ama güvende olduğunu bil.
Do you even understand what you're saying right now?
Şu an ne dediğini anlıyor musun ki sen?
Now. I understand that it was a difficult time for you.
Şimdi sizin için zor bir zaman olduğunu anlıyorum.
Can you understand why now?
Şimdi nedenini anlıyor musun?
I understand you are going to enter the kitchen now.
Mutfağa gireceğini anlıyorum.
I understand that, but right now the focus is getting you out of here.
Anlıyorum ; ancak şu anda buradan çıkmaya odaklanmalıyız.
Now, I'm gonna speak real slow so you understand me.
Şimdi çok yavaş konuşacağım ki beni anlayabilesin.
I understand, but-but now, I can have an officer drive you to the hospital, if you'd like to see your granddaughter.
- Anlıyorum ama torununuzu görmek isterseniz sizi hastaneye götürecek bir memur bulabilirim.
Now, do you understand what that means?
- Bunun ne anlama geldiğini anlıyor musun?
Now, let me talk to you in a language I think you can understand.
Şimdi, senin anlayacağın bir dille açıklamama izin ver.
If you want to leave now, Chance, I understand.
Eğer gitmek istersen, bunu anlarım, Chance.
Look, I understand you're feeling a lot of rage right now.
Hayır. Şu anda çok öfkeli olmanı anlıyorum.
Now, you understand, here's how it's going to be.
Bundan sonra nasıl olacağını anlamışsınızdır.
You understand that you are kind of talking about me right now?
Hakkında konuştuğun kişinin ben olduğumun farkında mısın?
Okay, now, Mrs. Daniels, you do understand that as Maria's appointed foster parent, you take full responsibility of this minor?
Bayan Daniels, Maria'nın bütün sorumluluklarını kararlaştırılmış bakıcı aile olarak aldığınızı anlıyor musunuz?
Now, you do understand that I only took this meeting out of professional courtesy?
Bu görüşmeyi mesleki nezaketin haricinde kabul ettiğimi bilmeni isterim.
Huh. Now, from what I understand, you were exploiting the emotional state of a senior partner.
Şimdi, benim anladığım kadarıyla zor durumda kalmış olan üst dereceli bir ortağın duygularından faydalanmışsın.
Do you understand now?
Şimdi anlıyor musun?
Now, none of this happened tonight, you understand?
Bu gece bunların hiçbiri yaşanmadı, anladın mı?
You may as well understand here and now, Mrs. Pierce, that I shall prevent this marriage.
- Şantaj mı? Şunu kafanıza soksanız iyi edersiniz Bayan Pierce bu evliliğe engel olacağım.
I hope you understand now why I did what I did.
Umarım neyi neden yaptığımı, şimdi anlamışsındır.
I can understand why you're so angry right now, but you will get over it.
Şu anda neden bu kadar kızgın olduğunu anlayabiliyorum, ama üstesinden geleceksin.
Now I... I understand what you're trying to do.
Ben... ben ne yapmak istediğinizi anlıyorum.
So... now do you understand why I'm so upset?
Çünkü... Şimdi ne için üzgün olduğumu anladın mı?
Now listen, I understand you going all New Testament on him but... you got to at least take him off the prayer list.
Bakın onun için tüm İncil'den alıntılar yapmanızı anlıyorum ama...
You must understand by now this planet is not my destiny.
Artık anlamalısın, bu gezegen benim kaderim değil.
Now you finally understand
Şimdi nihayet anlıyorum.
Now, do you understand? - I don't want any more to do with this.
Daha fazla bulaşmak istemiyorum.
Now what don't you understand, you solipsistic fuck?
Şimdi neyi anlamıyorsun ulan bencil şerefsiz?
( light laughter ) You know, Paul, I don't think you really understand Just how fragile Alice is right now.
Bak Paul, Alice'in şu an ne kadar kırılgan olduğunu anlamıyorsun.
I can understand why you'd feel that way but, please, I would like to talk to you now.
Neden böyle hissettiğini anlayabiliyorum ama lütfen, şimdi seninle konuşmak istiyorum.
I mean, it was hard when I didn't... When I didn't know where you were, or what you were doing, but now I understand.
Evet, nerede olduğunu ya da ne yaptığını bilmemek benim için çok zordu.
Now, do you understand that?
Şimdi, bunu anladın mı?
You understand now how grotesque are the accusations against Mr Kent?
Bay Kent'e yapılan suçlamaların şimdi ne kadar anlamsız olduğunu anlıyor musunuz?
Now do you understand what you've done, Whicher?
Ne yaptığını şimdi anlıyor musun, Whicher?
I understand now why you stuck yourself in that diner, away from friends, away from family.
Şimdi o lokantada neden arkadaşlarından ve ailenden uzak şekilde tıkılıp kaldığını anlıyorum.
Well, I just can't understand why you chose to come back now.
Neden şimdi geri dönmeye karar verdiğini anlayamıyorum.
And there are other things you won't understand now.
Şu an anlayamayacağın başka şeyler var.
now you see me 17
now you're talking 179
now you know 219
now you listen to me 140
now you've done it 48
now you see 59
now you don't 28
now you 250
now you're just showing off 20
now you can 26
now you're talking 179
now you know 219
now you listen to me 140
now you've done it 48
now you see 59
now you don't 28
now you 250
now you're just showing off 20
now you can 26