Pick me up Çeviri Türkçe
3,832 parallel translation
Dad, you forgot to pick me up after Little League.
- Baba. Beni Küçükler Liginden almayı unuttun.
I told you if I let you pick me up, you had to be on time. I'm sorry.
Eğer beni almana izin verirsem tam zamanında gelmek zorundasın demiştim sana.
Demetris will pick me up.
Demetris alacak beni.
And that's when you'll come pick me up?
Beni almaya ne zaman geleceksin?
I just called my friend to pick me up.
Sadece beni alması için arkadaşımı aradım.
The next thing I know, they pick me up for breaking curfew.
Sonrasında bildiğim tek şey sokağa çıkma yasağını çiğnediğim için beni yakaladıkları.
I told these morons I wanted them to pick me up some new 3d tvs, and this is what they get me.
O aptallara bana üç boyutlu televizyon getirmelerini söylemiştim, şu getirdiklerine bir bak.
Will you pick me up after school?
- Okuldan sonra beni alır mısın?
She didn't pick me up from school.
Beni okuldan almadı.
Then come pick me up
Sonra da beni al.
Uh, you can pick me up here tomorrow afternoon.
Beni yarın öğlen buradan alabilirsin.
If you pick me up, you won't have to pay for my monitor.
Gelip beni alırsan, bilgisayar falan istemeyeceğim.
If you're here to pick me up for dinner, it's about 12 1 / 2 hours too early.
Eğer akşam yemeği için almaya geldiysen beni, 12.30 çok erken.
You don't have to pick me up,
Anne bizi almana gerek yok.
Mom, I'll go home with Soo-min, you don't need to pick me up
Anne, eve Soo-min ile gideceğim. Beni almana gerek yok.
You get the other half when you pick me up.
Kalanını beni alınca alırsın.
I thought he'd pick me up at the airport last night, but when he didn't show, I had to take a cab.
Dün akşam beni havaalanından alır diye düşündüm ama gelmeyince taksi tutmak zorunda kaldım.
Darling, could you pick me up an extra bottle of Aquavit for our glogg?
Hayatım, benim için fazladan bir şişe Aquavit alır mısın? Sıcak şarabımız için.
My boyfriend was supposed to pick me up after that shoot, so I called him, and I was like, "O. J., where are you?" And he was like, " wait, you're alive?
Çekimden sonra erkek arkadaşımın beni alması gerekiyordu o yüzden onu aradım ve şöyle dedim "O.J neredesin?" O da dedi ki " Sen yaşıyor musun?
That's it. Pick me up at half past four.
Aynen. 4 buçukta beni alırsın.
Can you say Mr. pick me up?
Lütfen ona söyler misin, gelip beni alsın.
That pick me up as soon as possible.
Kısaca, bir an önce gelip beni almalı.
- To pick me up.
- Beni almasını.
Be back to pick me up at 7 : 00.
Sabah 7 : 00'de beni almaya gel.
Great. Can you pick me up?
Beni gelip alır mısın?
Can you come pick me up please?
- Beni alabilir misin lütfen?
Uh, do you want me to pick up something like coffee or...?
Ah, gelirken kahve ya da başka bir şey almamı ister miydin?
He told me I could pick it up later at the White Horse air field.
Daha sonra White Horse Havaalanından alabileceğimi söyledi.
Pak Ha said she sent me an express delivery so I just stopped by quickly to pick it up.
Park Ha paket yolladığını söyledi. Onun için uğradım.
I want you to bow in front of me, and pick up the key.
Önümde eğilip o anahtarı almanı istiyorum.
Well, something tells me you two aren't here looking to pick up some unskilled labor.
İçimden bir his diyor ki, siz ikiniz birkaç vasıfsız işçi arandığı için buradasınız.
So, you want me to pick you up?
Yani, gelip seni almamı mı istiyorsun?
You want me to pick something up for you?
Dışarıdan bir şeyler almamı ister misin?
Send me the address and I'll go pick her up for you.
Bana adresi ver. ben senin için onu alırım.
He asked me to pick up on Bobby Reed, so I did.
Bobby Reed hakkında bir şeyler bulmamı istedi, ben de buldum.
Are you drinking? Where are you? I'll come pick you up, so call me.
Gelip seni alacağım, ara beni hemen!
And me, I'll... help her pick up the pieces.
Ve ben de,.. ... onun toparlanmasına yardım edeceğim.
Did you just ask me to pick it up to see me bend over?
Demin beni eğilirken görmek için onu yerden almamı mı istedin?
You know what? He wouldn't help me pick up a stroller or a blanket or a bouncy chair.
Aslında bana da bebek arabası, örtü veya sallanan sandalye seçmede yardımcı olmuyor.
Remind me again how I drew the short straw on pick-up duty.
Göreve çıkmak için kısa çöpü nasıl çektiğimi tekrardan hatırlat bakayım.
But then dad asked me to help him pick up folding chairs at a funeral home in Lafayette.
Ama babam Lafayette'te bir cenazeye katlanabilir sadalyesini götürmemi istedi.
If you're up for a date, tell me what time to pick you up.
Eşe ihtiyacın varsa kaçta gelmem gerektiğini söyle.
Thought I'd surprise you with a little pick-me-up.
Düşündüm de küçük bir ödülle sana sürpriz yapayım dedim.
" The dumb one wants me to pick up all this crappy furniture.
"Aptal olan o boktan mobilyaları almamı istiyor."
Yeah. Alan wants me to pick up some hemorrhoid cream on the way home.
Evet, Alan eve dönerken hemoroit kremi almamı istiyor.
If you happened to pick up a copy of the Literature exam, or have witnessed anyone having one, come talk to me.
Eğer edebiyat sınavının bir kopyasını aldıysan, veya birinin almasına şahit olduysan, benimle konuşmaya gel.
Are you going with me tomorrow to pick up the clothes?
Yarın elbisemi almaya birlikte gidelim mi?
If I won't pick up the rough old cross, will you threaten me again with the madhouse?
Acımı içime gömmeye razı olmazsam? Akıl hastanesine göndermekle mi tehdit edeceksin yine?
She wants me to remind you of the hour, and that you'll have to pick up Miss Harris and Major Rathbone.
Size saati hatırlatıyor. Bayan Harris ve Binbaşı Rathbone'u almanız gerekiyormuş.
My mom wanted me to come pick up the designs.
Annem beni tasarımları almam için gönderdi.
I thought you could use a little pick-me-up.
Canlandırıcı bir içki iyi gelir diye düşündüm.
pick me up at 25
pick me 129
up here 454
update 59
upper 104
upon 29
upset 163
uptown 38
upstairs 739
upright 26
pick me 129
up here 454
update 59
upper 104
upon 29
upset 163
uptown 38
upstairs 739
upright 26
upside 40
uptight 38
upsy 47
upstate 42
uppercut 41
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
uptight 38
upsy 47
upstate 42
uppercut 41
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
up top 130
upside down 57
up to you 126
up against the wall 84
up and at' em 72
up call 187
up guy 119
up north 49
up the stairs 74
up we go 50
upside down 57
up to you 126
up against the wall 84
up and at' em 72
up call 187
up guy 119
up north 49
up the stairs 74
up we go 50