Pig Çeviri Türkçe

What might a fella do, hypothetically, to track down a tiny, helpless, missing baby pig?

Varsayımsal olarak küçük, yardıma muhtaç bir bebek domuzu nasıl bulurdun?

I can get the pig back. What?

- Domuzu geri getirebilirim.

Now I don't care if you're a girl or a boy or a pig or a dog or a monkey vegetarian, or an episcopalian.

Kız veya erkek veya domuz veya köpek veya vejetaryan bir maymun veya psikopoz olman umrumda değil.

It means bearded pig.

- Sakallı domuz demek.

Tatiana had a bearded pig.

Tatiana'nın sakallı domuzu varmış.

You're a pig.

- Domuzun tekisin.

Forbes Magazine says... that the narcos have more money than the richest capitalist pig in this country.

Forbes Dergisi diyor ki... uyuşturucu tacirlerinde, bu ülkenin en zengin açgözlü herifinden daha fazla para var.

Hey, if you're risking your life for $ 22 a week... you'd pig out, too.

Haftalık 22 dolar için hayatınızı riske atsaydınız siz de domuz gibi yerdiniz.

- She called me a fat pig.

- Bana şişko domuz dedi.

- Well, you are a fat pig.

- Şişko bir domuzsun.

Pig!

Domuz!

Tell me, has your hillbilly mom ever butchered a pig?

Dağlı ananın domuz kestiğini gördün mü hiç?

I translated your speech into Pig Latin.

- Konuşmanızı "kuş dili" ne çevirdim.

Okay, you know what? You're a heartless pig.

Kalpsiz domuz gibi davranıyorsun.

That cop was a pig.

Tam bir salaktı.

I feel like I need to take a shower in pig's blood to wash all the niceness off me.

Bu yardımseverliği domuz kanıyla yıkanarak akıtasım geliyor.

Do the pigs have pig lawyers?

- Domuzların domuz avukatı var mıymış?

Like a peach. Or a baby pig's belly.

Şeftali gibi, yavru domuz göbeği gibi.

- A guinea pig.

- Gine domuzu.

I'll take that... what you call it, guinea pig? And I'll throw him against the ground as hard as I can.

Senin şu, ne diyorsan artık, Gine Domuzunu alacağım ve sonra onu son gücümle yere fırlatacağım.

Crush that guinea pig of yours.

Senin o Gine Domuzunu paramparça edeceğim.

This pig thinks he can keep up with me?

Bu domuz bana yetişebileceğini mi sanıyor?

Braddock and you, his ambitious errand boy, were to hold the rear guard... a chaotic mess of ill-trained pig farmers who dissolved into hysteria at the first sounds of battle.

Braddock ile sen, onun hırslı çırağı, arka kısmı tutacaktınız ; savaşın ilk sesleriyle histeriye gark olan, karmakarışık bir yığın hastalıklı domuz çifçilerini.

You would do well to remember that I continued fighting alongside the British army with those pig farmers.

Şunu aklına iyice yaz : ben o domuz çiftçileri ile birlikte İngiliz ordusu için savaşmaya devam ettim.

My daughter started to call me "pig" in sixth grade.

Benim kızım bana "domuz" demeye, altıncı sınıftayken başlamıştı.

Christmas on a pig farm.

Domuz çiftliğinde Noel mi?

Get your hands off me, you pig!

Çek ellerini üzerimden domuz herif!

Now, this... is a pig.

Hadi, toplanın. Şimdi bu bir domuz.

And the pig wants what the pig wants.

Domuz istediğini almak istiyor.

And the pig is gonna whale on me.

Sonra domuz bana saldıracak.

Get out of my face, you pig!

Yüzüme dokunma domuz! Çek ellerini.

- You're a pig and I'm a dog.

- Sen domuzsun, ben de köpek.

- Get away from us, you pig.

- Uzak dur bizden, domuz.

You're an old pig.

Kart domuz seni.

We have a pig and a chicken.

Domuz ve tavuk.

Let him run off with that plump little pig if he wants to.

Bırak. Çok istiyorsa o koca götlü domuzu gitsin.

- Frank! - Pig!

- Domuz!

Show me pig!

- Domuz varsa göster bakalım!

I have realized it's-it's not totally accurate, because I've seen a pig eat a man.

Çünkü bir domuzun insan yediğini gördüm.

- Atheists don't eat pig?

- Ateistler domuz yemiyor mu?

- I was unconscious, you pig.

- Bilinçsizdim seni domuz.

And I'm gonna tell every one of those clients what a lying miserable pig fucker you are.

Tüm müvekkillerime gidip, senin ne kadar büyük bir yalancı orospu çocuğu olduğunu anlatacağım.

Sorry I called you a pig fucker.

Sana orospu çocuğu dediğim için özür dilerim.

You're a fucking pig Charlie.

Lanet bir domuzsun Charlie.

is that man you're fighting also a pig?

- Bu dövüştüğün adam da polis mi?

Where we usually do, with a pig.

Çoğunlukla başladığımız yerden. Domuzdan.

Hey, you found your pig baby.

- Hey, bebek domuzunu bulmuşsun.

Chika, don't eat like a pig.

Chika!

son of a pig!

Barbunya mı? Domuz!

Selfish pig!

Onların da kendi seçim hakları var! Seni bencil domuz!

Pig

Ne var?