To my place Çeviri Türkçe
5,904 parallel translation
Because the minute this is over, we're going back to my place.
Bu iş bittiği an evime gideceğiz.
We were going from her place to my place.
Onun evinden benim evime gidiyorduk.
Oh, my tutoring job went late, and the train wasn't running back to my place, so I crashed here.
Verdiğim özel ders geç bitti ve o saatte evime metro yoktu. Ben de buraya geldim.
So you can come back to my place?
Bana gelmek ister misin?
How often must I tell you not to push into my place?
Sana daha kaç defa evime bu kadar rahat giremeyeceğini söylemem gerek?
Want to come over to my place and help me move?
Evime gelip taşınmama yardım etmek ister misin?
He's only got one set, and then it's back to my place.
Sadece bir defa sahneye çıkıp, sonra evime döner.
You want to come back to my place and have a drink?
Bana geçip bir şeyler içmek ister misin?
What say we go back to my place for a little of the old Luther Van?
Yerime geri dönebileceğini ne söyledi? -
Come on, come back to my place.
Haydi. Benim mekana gidelim.
Then I need you to give me the key to my place.
O zaman evimin anahtarını geri ver.
Want to go back to my place?
Benim eve dönelim mi?
Yeah, Lanie, look, I don't know when we're gonna get back, so can you go to my place, pick up the dress, and take it up with you tonight?
Lanie ne zaman döneceğimi bilmiyorum, o yüzden bu akşam benim için evime gidip... -... gelinliğimi alır mısın?
- I hid it in my desk thinking that the safest place to keep it would be the middle of a police station.
- Ben, onu barındırabileceğim en güvenli yerin polis merkezi olduğunu düşünerek masamda saklamaktaydım.
I've been lucky, not only for the work, but my crew has made this a good place to go every day. "
Şanslıyım, sadece çalıştığım için değil ekibimin burayı her gün daha iyi bir yer haline getirdiği için.
I want to regain my place in this family.
Ailemdeki yerimi geri kazanmak istiyorum.
"I'm on my way to the place he told me that he would take me."
"... beni alacağını söylediği yerdeyim. "
15 years of my life to this place.
Burada 15 yılımı harcadım.
Came by my place to borrow a gun.
Silah almak için mekânıma geldi.
Captain... I know this is difficult to accept, but I believe it to my very core : if he wants you out, the safest place you can be is in here.
Şef, kabullenmesi zor biliyorum ancak oldukça eminim ki dışarı çıkmanızı istiyorsa olabileceğiniz en güvenli yer burası olur.
So I have come to see that for now, this is my place.
Artık kabullendim, yerim burası.
I mean, God, you know, this guy who wants to buy the place- - he called my barn "a shed."
Tanrım. Adam burayı almak istiyor kulübeme baraka diyor.
Some of my co-workers at the potato place are going on trips with their families, so I get to work double shifts the whole vacation!
İş arkadaşlarımdan bazıları aileleriyle geziye gidiyor. Böylece bütün tatil boyunca çift vardiya çalışacağım!
I don't what you want or what my brother did, but if you got any sense, I suggest you turn tail and run back to that army recruiting ad that spit you out in the first place.
Ne istiyorsun veya kardeşim ne yaptı bilmiyorum ama eğer aklın var hemen kaçar ve orduya yazılıp ilk fırsatta seni ülkeden göndermelerini isterdin.
I suppose he protected me from the chancellor's wrath by volunteering to take my place in this war
Sanırım bu savaşta gönüllü olarak yerimi alıp beni başbakanın gazabından koruyordu.
Now, ma'am, if you were to touch it in the same place, a small trace of my cells may end up on you.
Şimdi, hanımefendi, siz de aynı yere dokunsaydınız,... hücrelerimden bazıları size geçmiş olurdu.
It totally obliterated my bank account, so... I've decided to sublet my place, and...
Banka hesabımı resmen sıfırladı.
No, I'd love to have him at my place, but my husband has the stomach flu.
Evet. Hayır, onu evimde ağırlamak isterim ama kocam midesini üşütmüş.
I'm not gonna let a bunch of hypocrites tell me to keep my pants on at work when this place was built on all of you feeling each other up in our on-call room!
Bu yer sizin zamanınızda da... aynen böyleydi!
I finally have one, and I'm doing well here, and I-I've waited a long time to have a place of business, and I think my family should respect that, don't you?
Sonunda bir tane oldu yani gayet de iyi gidiyorum uzun zamandır kendi iş yerim olsun diye bekledim ve bence ailem saygı göstermeli, değil mi?
Look, you and I are finally getting back to a good place, and I'm trying to get there with my mom, too.
Bak, seninle sonunda iyi bir ilişkimiz oldu, annemle de olsun istiyorum.
Perhaps one of you would like to take my place?
Belki içinizde yerimi almak isteyen vardır?
I place these three men under my protection, and you, Major, have orders to report to Major Andre at once.
Bu üç adamı korumam altına alıyorum. Size gelince Binbaşı... Binbaşı Andre'ye derhal rapor verme emri aldınız.
- I was supposed to go home. The truth is, my place doesn't feel much like home anymore.
Eve gitmeliydim ama gerçek şu ki, orası artık bana evimmiş gibi gelmiyor.
I was supposed to go home. The truth is, my place doesn't feel much like home anymore.
Eve gitmeliydim ama gerçek şu ki, orası artık bana evimmiş gibi gelmiyor.
This world, the world where I carve a place for myself, the world of men, it would turn on me, tear my flesh from my bones, and feed me to the crows and so, each step I've taken, I've hardened myself.
Bu dünya... Kendim için bir yer oluşturduğum bu dünya, erkeklerin dünyası, dönüp bana saldırıyor, etimi kemiklerimden ayırıyor ve beni kargalara yem ediyor. Bu yüzden de attığım her adımda kendimi duygusuzlaştırdım.
I... I thought it my right, my place, to govern you, to know better of your happiness than you yourself.
Seni kontrol etmenin seni kendinden daha çok mutlu etmek için hakkım ve görevim olduğunu düşünmüştüm.
And it's not my place to let it go for him, which is why you're gonna have to come clean to him.
Ve bunu onun yerine boş vermek benim haddime değil. Bu yüzden kendini temize çıkarman gerekecek.
I had performed what has been called a miracle, but instead of buying me my release, it had tightened my bonds to this place.
Mucize olarak tabir edilen bir şey yaptım. Ama bununla özgürlüğümü almak yerine burayla olan bağlarımı sıkılaştırdım.
The university is making me do string theory and my girlfriend loves me so much she wants to live with me. And now, the place I need to go when I'm sad is damp and smells funny.
Üniversite beni sicim teorisine zorluyor sevgilim beni o kadar çok seviyor ki, birlikte yaşamak istiyor ve şimdi de üzülünce gittiğim yer yıkılmış ve garip kokuyor.
Yeah, well, we can't go back to my place.
Benim evime dönemeyiz.
So why don't you just do what you have to do here and then come by my place?
Burada işini bitirdikten sonra benim evime gel.
I'm gonna bust my ass until we have enough money to own our own place.
Kendi evimizi alacak parayı kazanana kadar kıçımı sıkmam lazım.
Dating a college guy made it harder to get into high school stuff, some of which I hated in the first place, like being cheer bitch, but sadly, while my heart was in college, my head was stuck in high school,
Üniversiteli bir erkekle çıkmak liselilerin arasına girmeyi zorlaştırıyordu. Özellikle bazılarından nefret ediyordum. Mesela pon pon kız saçmalığı gibi.
He's going to be taking my place.
Benim yerimi alacak.
Now my next goal is putting her to bed. Because I am just accomplishing goals all over the place.
Sıradaki hedefim onu yatırmak çünkü sürekli hedeflerimi yerine getiriyorum.
You really want me to admit that for years, I've put my heart and soul into this place, and I've never had a night even close to this?
Yıllar boyu burası için o kadar didinmeme rağmen böyle bir gece yakalayamadığımı itiraf etmemi mi?
A mistake I made at her legends ball. One hug and 20 minutes later, my place setting was moved next to La Toya Jackson.
Bir sarılma ve 20 dakika sonra beni La Toya Jackson'ın yanına aldılar.
Well, how about a joint vigil at my place, so Hygeia only has to make one visit.
Peki, ya benim evimde ayin yapmaya ne dersin. Hem Hygeia tek bir yere gitmiş olur.
- "It's not my place to know."
- "Bilmek benim haddime değil."
I-I need to get my own place.
Kendi yerime taşınmalyım.
to my room 18
to my house 27
to my mother 21
to myself 39
to my face 19
to my surprise 17
to my mind 52
to my family 36
to my son 27
to my father 22
to my house 27
to my mother 21
to myself 39
to my face 19
to my surprise 17
to my mind 52
to my family 36
to my son 27
to my father 22
to my office 18
to my wife 32
to my friends 25
to my knowledge 55
my place 207
my place is here 19
place 132
places 252
placed 18
place your bets 158
to my wife 32
to my friends 25
to my knowledge 55
my place 207
my place is here 19
place 132
places 252
placed 18
place your bets 158