Twenty years ago Çeviri Türkçe
363 parallel translation
Twenty years ago, we took over their land, their cotton and their daughter.
Yirmi yıl önce arazilerini, pamuklarını ve kızlarını aldık.
Twenty years ago, she was the youngest leader in the feminist movement.
Yirmi yıl önce feminist hareketin en genç lideriydi.
Twenty years ago Doctor Merrivale was a famous surgeon on Harley Street.
Yirmi yıI önce Doktor Merrivale Harley Street'te ünlü bir cerrahtı.
The same thing happened twenty years ago to Nick's father.
20 yıl önce aynı şey Nick'in babasının başına da gelmişti.
Twenty years ago, I'd have punched your face with the greatest of pleasure.
20 yıl önce olsa, büyük bir zevkle suratına yumruğu indirirdim.
- Twenty years ago. - What are you doing nowadays?
Yirmi yıl önce.
I saw this picture for the first time in a gallery, more than twenty years ago.
Bu resmi ilk defa bir galeride gördüm. 20 seneden fazla oldu.
Twenty years ago the spacecraft Belerephon landed here...
Yirmi yıI önce uzay aracı Belerephon bir grup bilim adamıyla buraya inmişti.
Twenty years ago I began here with this page of geometrical theorems.
Yirmi yıI önce burada bu geometri teoremleriyle ise başladım.
Twenty years ago when your comrades voted to return to Earth... ... you sent your secret id out to murder them.
Yirmi yıI önce arkadaşların Dünya'ya dönme kararı alınca gizli ilkel benliğini onları öldürmeye gönderdin.
Twenty years ago.
Yirmi yıl önce.
Twenty years ago, tonight, on Christmas Eve.
Yirmi yıl önce, bu gece, Noel arefesinde.
Twenty years ago a band of ignorant fools destroyed my laboratory.
Yirmi yıl evvel cahil aptallardan oluşan bir çete laboratuvarımı yıktı.
Twenty years ago, you thought so, too, Mr Douglas.
20 yıl önce sizde öyle olmalısınız Bay Douglas.
I haven't been down there... since he died, over twenty years ago.
Hayır. Babam 20 yıl önce öldüğünden beri oraya hiç inmedim.
That's Shahbandar twenty years ago.
Bu, Shahbandar 20 yıl önce.
But I'll chase him out of Clifton like I chased him out of Abilene twenty years ago.
Ama onu 20 yıl önce Ablynn'de olduğu gibi Clifton'dan da kovacağım.
Twenty years ago.
yirmi yıl önce.
Twenty years ago, a tidal wave washed up that big rock.
Yirmi yıl önce, bir deprem dalgası bu büyük kayayı sürükledi.
Twenty years ago, we were falsely accused by the islanders.
Yirmi yıl önce, ada halkı bizi haksız yere suçladı.
Shi Yong Shan, twenty years ago you killed my father Xu Qing Xiang, right?
Shi Yong Shan, 20 yıl önce... Babam Xu Qing Xiang'ı öldürdün, değil mi?
Twenty years ago
20 yıl önce...
I killed him twenty years ago
Onu 20 yıl kadar önce öldürdüm, ve onun yerine geçtim!
Twenty years ago
20 yıl önce....
Wei Tong Ming, twenty years ago you and Han Shi Xiong killed my whole family, didn't you?
Wei Tong Ming, 20 yıl önce... sen ve Han Shi Xiong... tüm ailemi öldürdünüz, değil mi?
He came to Japan twenty years ago.
O, Japonya'ya yirmi yıl önce gelmişti.
Going back in time... over twenty years ago...
Zamanda geriye gidelim... Yaklaşık 20 yıl öncesine.
So, the money you pocketed from that ruthless murder twenty years ago paid for this shady little hideout of yours, eh?
Görüyorum ki, o acımasız katliamdan kazandığın parayı bu gizli küçük sığınak için harcamışsın.
Twenty years ago, in Padova, there was a case involving a certain Pomponio Algerico,
Yirmi yıl önce, Padova'da, Pomponio Algerico'yu da içine alan bir durum vardı, sanırım ismi oydu...
I don't know myself best, that we know nothing, you've taught us physics from twenty years ago, but we haven't had a clue what're really happening in modern physics.
İyi olmadığımı biliyorum, hiçbir şey bilmiyoruz. Bize 20 yıl önceki fiziği öğrettin. Modern fizikte ne olup bittiğini hiçbir şekilde bilmiyoruz.
Twenty years ago during the war, your dad was transferred to Taiwan.
20 yıl önce savaş zamanında, Babanız Tayvan'da görevlendirildi
Twenty years ago I would have given you my guarantee... but.. now, today, if you asked me to undertake such a task all I can say is I can do everything I can, I will do my best.
Komutan Koenig. 20 yıl önce size bu garantiyi verirdim, ama... şimdi, bugün bana böyle bir görevi yüklenir misiniz diye soracak olursanız... tüm söyleyebileceğim, elimden geleni yapmaya çalışacağım, ve... elimden geleni yapacağımdır.
Twenty years ago,... a little boy gave you his toy.
20 yıl önce, küçük bir çocuk sana oyuncağını vermişti.
Twenty years ago, Augustus ruled with Mark Antony, but I could see that wouldn't last - I could see one man would be king.
Yirmi yıl önce ülkeyi Augustus, Mark Antony ile birlikte yönetiyordu ama bunun böyle gitmeyeceğini anlamıştım, ikisinden birinin kral olacağını görebiliyordum.
No one there remembers an event of twenty years ago
Kimse 20 yıl önceki olayı hatırlamaz.
I know there's been trouble between you but all that was twenty years ago
Aranızda bir sorun olduğunu biliyorum ama bu yirmi yol önceydi.
Twenty years ago...
Yirmi sene önce...
Had I married you twenty years ago
20 yıl önce seninle evlenseydim
He's a bad element from twenty years ago his bad deeds aroused anger from all sides and he since disappeared I never expected him to resurface again
Eski zamanlardan gelen kötü bir Kung Fu ustası 20 yıl önce kötü niyetini yayarak Dövüş dünyasına hükmetmeye çalıştı ve sonra birden ortadan kayboldu tekrar belireceğinin tahmin etmezdim
Stop, he has disappeared twenty years ago unless your teacher saw a ghost
Saçma! O 20 yıl önce ortadan kayboldu Hayelet görmüş olmalı
You couldn't kill me twenty years ago now it's my turn to fix you
20 yıl önce öldürememiştiniz Şimdi hiç şansınız yok!
Twenty years ago, the Plum Blossom Bandit, was a well known master in the martial world.
20 yıl önce, Erik çiçeği eşkiyası dövüş dünyasında namlı bir ustaydı
That's right, he was the Peacock King twenty years ago
Doğru! o Senden önce hüküm süren Tavuskuşu Kralı
Twenty-five years ago.
25 yıl önce.
Twenty-seven years ago was the last time.
En son 27 yıl önce olmuş.
Twenty, 25 years ago, I was involved.
Yirmi, yirmi beş yıl önce ben de hevesliydim.
Twenty-five years ago, our division was created as Thor's hammer, to strike the enemies of the Reich and the youngest of Germany's generals was chosen to lead us.
25 yıl önce tümenimiz Thor'un çekici olarak yaratıldı, Reich'ın düşmanlarını yok etmek için. Almanya'nın en genç generali bizi yönetmek üzere seçildi.
Please don't let the patient get emotional Twenty three years ago
Lütfen hastayı çok zorlamayın 23 yıl önce
Twenty-five years ago, in Naples, I had just celebrated my first Mass, when I was put on trial twice.
Yirmi beş yıl önce, Napoli'de, iki kez yargılandığımda henüz ilk ayinimi kutlamıştım.
Twenty years ago?
20 yıl önceymiş!
Twenty, thirty years ago, we had standards.
Yirmi-otuz yıl önce, standartlarımız vardı.
twenty years 76
years ago 5618
years ago today 35
years ago now 25
agony 24
agos 130
agostino 34
agol 18
twenty 1763
twenties 29
years ago 5618
years ago today 35
years ago now 25
agony 24
agos 130
agostino 34
agol 18
twenty 1763
twenties 29