English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ U ] / Underpaid

Underpaid Çeviri Türkçe

156 parallel translation
Underpaid on his over-time.
Fazla mesaileri ödenmemiştir.
I see by the expression on your underpaid faces you wonder where I get money.
Ucuz suratlarınızdan gördüğüm kadarıyla parayı nereden bulduğumu merak ediyorsunuz.
The decent, ordinary citizens know that I'll do everything in my power to protect the underprivileged, the underpaid, and the underfed.
Bütün namuslu yurttaşlar, yoksulları dar gelirlileri, açları korumak için elimden geleni yapacağımı biliyorlar.
- Peter Gibbs, sergeant, underpaid.
- Peter Gibbs, çavuş, üç kuruşa talim.
I wasn't cut out to be an underpaid schoolteacher all my life.
Ömrüm boyunca kıt kanaat geçinen bir öğretmen olmama müsaade edilmedi.
I know how underpaid reporters are.
Muhabirler ne kadar az maaş alır biliyorum.
Some underpaid bank clerk who'll marry her and give her four children in three years?
Onunla evlenip, 3 yılda 4 çocuk verecek küçük maaşlı bir banka memuru için mi?
I'm beginning to think I'm underpaid.
Bana az maaş verdiklerini düşünmeye başladım.
So, my boy, you are a member of the finest underpaid organization of men in the world.
Bu yüzden oğlum, sen, dünyadaki erkeklerin en iyi az maaş alan organizasyonunun üyesisin.
Not that we can't do it, you understand, in spite of being understaffed, overworked and underpaid.
Bu çalışan sayımız az, fazla çalışıp az kazanıyor olmamıza rağmen bulamayız anlamına gelmez.
I'm thinking of those pilots waiting to land, flying blind in that muck and circling in holding patterns praying to God some overworked, underpaid controller doesn't have another plane on the same course.
Ben bu havada kör uçan, inmeyi bekleyen daha az para alan bir pilotla aynı rotada olmamak için Tanrı'ya dua eden zavallı pilotları düşünüyorum.
Women are underpaid, except, to some extent, in the professions.
"Kadınlar, meslek gruplarında bir dereceye kadar az ücret alıyorlar."
You're underpaid!
Düşük ücrete çalışıyorsunuz!
The KGB recruited him there and trained him in Europe where he became an overworked, underpaid assassin.
KGB onu Avrupa'da eğitmiş, ve orada çok çalışan ama parasını alamayan bir suikastçı olmuş.
How does an underpaid professor buy rare paintings?
Düşük maaşlı bir profesör bu nadir resimleri nasıI satın alıyor acaba?
No, I'm underpaid.
Hayır, düşük ücretli.
You're underpaid. You're overworked.
Çok çalışıp az kazanıyorsunuz.
- Underpaid, probably.
- Ama muhtemelen çok az aldın.
First, I'm underpaid... second, my wife takes all my money... and third, fining you is practically a civic duty.
İlk olarak, az maaş alıyorum ikincisi, karım tüm paramı alıyor ve üçüncüsü, size ceza kesmek esasında bir vatandaşlık görevi.
This is the home of your overworked, underpaid employee, Bob Cratchit.
Bu senin, çok çalışıp az kazanan çalışanın Bob Cratchit'in evi.
Can you actually imagine that I could lose a woman to a underpaid British agent?
Bir kadını düşük maaşlı bir İngiliz ajanına... kaptırabileceğimi hayal edebiliyor musun?
You're underpaid, and you need more education.
Maaşın az. Eğitimini artırmalısın.
Do you really think some underpaid policeman
Düşük maaşlı bir polisin beni bütün bu ikinci dereceden
'" She called you an oversexed, overtrained, underfed, underpaid killing machine.'"
"Sana azgın, fazla eğitimli, az beslenmiş, az parayla satın alınan, ölüm makinesi dedi."
Underpaid, overworked.
Az maaş, çok iş.
I've promised your underpaid sibling a one-quarter partnership in my establishment.
Düşük ücretli kardeşine dörtte bir ortaklık teklif ettim.
They're overworked and underpaid.
Aşırı çalışıp az maaş alıyorlar.
I'm overworked, underpaid and malnourished.
Çok çalışıp az para kazanıyorum.
Overworked, and underpaid... how terribly sweet of you to inquire.
Çok çalışıp az ücret alıyorum. Sormanız ne kadar da nazikçe.
It says you're underappreciated and underpaid!
Değeriniz bilinmiyor ve az ödeme yapılıyor.
Yeah, I guess we are underpaid.
Doğru, az para alıyoruz.
That I'm underpaid.
Az para alıyorum.
- and being grossly underpaid.
- büyük, dini deneyime içiyorum.
All I am is a highly trained... underpaid member of the Correctional Officers Benevolent Association.
Ben sadece yüksek eğitim almış... hakkından az para alan, Hayırsever İnfaz Memurları Derneği üyesiyim.
No, but I'm one of his many bitter and underpaid helpers.
Hayır, fakat ben onun az maaşlı yardımcılarından birisiyim.
Now, Commander, do you believe the Army is underpaid?
- Komutan, ordunuzun az para aldığını düşünüyor musunuz?
Besides being grossly underpaid?
Çok düşük ücret almam dışında mı?
Kenny, run, you underpaid, below-the-line freak!
Kenny, koş, seni az ödenmiş, seviye altı ucube!
I'm underpaid, but I like it
Asgarinin altındayım, yine de hoşlanıyorum.
We're the underpaid vultures.
Biz az maaş alan akbabalarız.
Were you underpaid?
Sana daha az mı ödendi?
All of whom are tired, overworked, underpaid and pissed off.
Hepsi yoruluyor, çalıştırılıyor, az kazanıyor ve sinirli.
I'm an underpaid detective, just like you.
Az maaşlı bir dedektifim, senin gibi.
I don't know if they were mighty alien overlords... Or simply underpaid alien janitors who fought crime on the side.
Onların varlıklı birer uzaylı derebeyi mi, yoksa suçla savaşan düşük maaşlı birer uzaylı kapıcı mı olduklarını bilmiyorum.
If I wanna spend my whole lonely life looking after white people... I can get underpaid to do it.
Tüm yalnızlıkla dolu yaşamımı beyaz insanlara bakmakla geçirmek istersem düşük maaşa bile razı olabilirim.
You're underpaid, the hours are brutal, but what you write gets read by people who matter.
Maaşınız azdır. Çalışma saatleri acımasızdır, ama yazdıklarınızın kimin tarafından okunduğunu bilmek önemlidir.
But underpaid, Not given for a car!
Ama ev tutmak için çok az para veriyor.
- Underpaid
- Az para kazanmak
Not just one more overworked, underpaid ADA?
Az bütçeli, fazla mesai yapan kamu avukatı olarak değil.
Underpaid.
Az maaş alırlar.
Underpaid.
Yeterince doymamışlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]