English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ W ] / We gotta find him

We gotta find him Çeviri Türkçe

145 parallel translation
- We gotta find him before they do.
Onlardan önce onu bulmalıyız.
We gotta come through for Tony. - We gotta find him before Chino does.
- Chino bulmadan biz bulmalıyız.
We gotta find him.
Onu bulmamız gerek.
All right, we gotta find him.
Pekala, onu bulmak zorundayız.
- We gotta find him before Ruiz does. Or we'll find one dead Bramlette.
- Onu Ruiz'den önce bulmalıyız... yoksa bulacağımız fena halde ölü bir Bramlette olacak.
We gotta find him.
Onu bulmalıyız.
We gotta find him.
Onu bulmamız lazım.
- We gotta find him before he eats.
- Yemek yemeden onu bulmalıyız.
We gotta find him, Scully.
Onları bulmalısın Scully.
So we gotta find him first.
Yani onu önce biz bulmalıyız.
It's not too late. We gotta find him.
Cep telefonuna bir işaret koy.
We gotta find him.
Yargıç'ı bulmalıyız.
We gotta find him before he hurts anybody else.
başka birini incitmeden onu bulmalıyız.
- We gotta find him.
- Onu bulmalıyız.
We gotta find him first, sir.
Onu önce biz bulmalıyız, efendim.
Circle around, men. We gotta find him. We can't let him get away!
Etrafa dağılın, onu bulmalıyız.
We gotta find him. There's something rotten in riverton.
Benim yapabileceğim hiçbir şey yok.
Fifst we gotta find him.
Önce onu bulmalıyız.
We gotta find him!
Onu bulmalıyız!
Big scandal at the episcopate, we gotta find him.
Kilisede büyük skandal
We gotta find him.
Onu bulmak zorundayız!
First, we gotta find him, and we don't know where to start.
Önce onu bulmalıyız ama nereden başlayacağımızı bilmiyoruz.
The guy on the phone thought we had Towelie, so now we gotta find him. What has this world come to?
Bilmiyorum, telefondaki adam, Havli bizde sanıyordu, şimdi gidip onu bulmamız gerek.
- We gotta find him.
- Kendisini bulmalıyız.
- Well, first we gotta find him.
- Öncelikle onu bulmamız gerek.
We gotta find him!
Hadi! Onu bulmalıyız!
We gotta find him today!
Bugün bulmamız gerek!
Now we gotta find him.
Şimdi de onu bulmamız gerekiyor.
Well, we gotta find him then.
Peki, biz o zaman onu bulmak lazım.
Come on, I'll explain on the way. We gotta find him.
Hadi, yolda açıklayacağız.
I know that, but we gotta find him and give him one.
Bunu biliyorum, ama onu bulup, bir şeyler vermeliyiz.
I know that, we're his friends, we gotta find him
Biz de biliyoruz da. Arkadaşıyız, bulmamız lazım. Kimbilir belki bilirsin.
[Chang] So we gotta walk all around and find him in this huge factory?
Her yeri arayıp onu bu koca fabrikada bulmak zorunda mıyız?
What we gotta do is snag that tall dude... and stomp the shit out of him... and we'll find out what the hell is going on up there.
Yapmamız gereken o uzun herifi engellemek ve orada neler olduğunu bulmak.
We gotta find him.
Bulmamız lazım.
I mean, we don't find him, we gotta call back in the F.B.I.
Demek istediğim, biz bulamazsak FBI'a haber vermek zorundayız.
We've gotta find him.
Çabuk. Onu bulmalıyız.
First we gotta find Schlucke before the cops get him.
Polisler bulmadan önce Schlucke'yi bulmalıyız.
We've gotta find him before the virus has time to incubate or transfer to another host.
Virüs kuluçkaya yatmadan veya başka bir konukçu bulmadan önce onu bulmalıyız.
We've gotta strip this place down to the floorboards... until we find a lead on him.
Bu yerin her bir köşesini delil bulana kadar araştırmalıyız.
We gotta go find him!
Onu bulmalıyız!
Tell him we gotta find this guy.
Ona bulmamız gerektiğini anlat.
We gotta find out who's calling him.
Onu kimin aradığını öğrenmeliyiz.
We gotta find Angel and tell him we screwed up.
İşleri mahvettiğimizi Angel'a söylememiz gerek.
Because all we gotta do is find the fish lover, get him to spill his guts, and then we don't have to face the Sea Hag.
Çünkü bütün yapmamız gerken balık aşığını bulmak, içindekilerin dökülmesini sağlarsak ve böylece Deniz Cadısıyla yüzleşmek zorunda kalmayız.
- All we gotta do is find him.
Onu bulursak işimiz biter.
We gotta find a way to get close to him, get inside and hear what's goin'on.
Bir şekilde ona yaklaşıp konuşulanları duymalıyız.
All we gotta do is find Gaeman, because I hired him.
Gaeman'ı bulmalıyız. Onu ben tuttum, tam bir profesyonel.
Well, I'm all for that. We've just gotta find him first.
Seve seve yardım ederim ama önce onu bulmamız lazım.
We gotta go help him find it.
Atını bulmasına yardım etmemiz gerekiyor.
Now all we gotta do is find him. How are we gonna do that?
Şimdi tek yapmamız gereken onu bulmak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]