What happened to Çeviri Türkçe
36,366 parallel translation
Oh yeah. What happened to your aunt?
- Bu arada, teyzenize ne oldu?
What happened to the chess club?
Satranç kulübüne ne oldu?
What happened to the Trollhunter answering every call?
Her çağrıyı cevaplayan Trol Avcısı'na ne oldu?
- What happened to never eating again?
- Hani bir daha bir şey yemeyecektin?
- Claire, what happened to us?
- Claire, bize ne oldu?
- What happened to your hand?
- Eline ne oldu? - Duvara vurdum.
Sure, she's half-blind, and smells like mothballs, but she took me in after what happened to my parents.
Yarı kör ve naftalin gibi kokuyor tabii ama aileme olanlardan sonra beni yanına aldı. Beni seviyor.
What happened to the lights?
Işıklara ne oldu?
What happened to the Neanderthal?
Neanderthal'in başına ne geldi?
What happened to her?
Ona ne oldu?
- What happened to your glasses?
Gözlüğüne ne oldu?
What happened to Marke?
Marke'ye ne oldu?
- What happened to your shoulder?
- Omzuna ne oldu?
I always figured you sorta hated me on account of what happened to Ed Jr.
Hep Ed Jr'ın başına gelenler yüzünden benden nefret ettiğini düşünüyordum.
What happened to the people that were in this car?
Bu arabadaki insanlara ne oldu?
Hey, Mitch, what happened to that last pretty boy recruit we had?
Hey, Mitch, buna ne oldu Son güzel çocuğa sahip çıktık mı?
Do you know what happened to the Councilman?
Senato üyelerine ne oldu biliyor musun?
I have to know what happened to Jan.
Jan'a olanları öğrenmeliyim.
I just want to find what happened to my husband.
Sadece kocama ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
For what happened to us. Back then.
O zamanlar aramızda olanlar için.
What happened to your face?
Yüzüne ne oldu?
I was wondering what happened to you.
Ben de başına ne geldiğini merak ediyordum.
What happened to your people?
Halkına ne oldu?
I suppose you wanna know what happened to me.
- Herhalde bana ne olduğunu öğrenmek istiyorsundur.
- What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu?
- What happened to your face?
- Senin yüzüne ne oldu?
What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu?
What happened to your face?
- Senin yüzüne ne oldu?
So, what happened to her?
Peki, ona ne oldu?
- What happened to your voice?
- Sesine ne oldu?
- What do you mean, what happened to my voice?
- Sesime ne oldu ne demek?
What happened to your arm?
Koluna ne oldu?
I want you to know what happened to me.
Bana ne olduğunu bilmeni istiyorum.
Do you know what happened to me?
Bana ne oldu biliyor musun?
And what happened to not prattling with mortals?
Hani Tanrılar ölümlülerle gevezelik etmezdi?
I heard what happened to Arnie on the radio...
olanları duydum radyoda Arnie'ye...
But I feel so guilty, like I'm responsible for what happened to my husband and zooey.
Ama çok suçlu hissediyorum, bunun için sorumluyum Ne oldu Kocam ve hayvanat bahçesi.
Mr. Matt, I'm sorry for what happened to your friend.
Arkadaşınızın başına gelenler için çok üzgünüm.
- What happened to your face?
- Yüzünüze ne oldu?
What do you suppose is gonna happen when they come home and see something's happened to their precious?
Eve gelip de değerlilerinin başına bir şey geldiğini görürlerse ne olur zannediyorsun?
Look at my face and tell me that you do not want to know what happened.
Yüzüme bak ve neler olduğunu öğrenmek istemediğini söyle.
What's happened to you all?
Ne oldu böyle hepinize?
Hyung, what happened for you to start this line of work?
Abi, ne diye bu işe başladın?
What appears to be a star dying to us now actually happened 30 years ago.
Şu anda bize ölüyormuş gibi görünen yıldız aslında 30 yıl önce öldü.
You know the best thing about winning is that you get to write the story of what happened.
Kazanmak hakkında en iyi şeyi biliyorsun Olanları anlatmaya başladın mı?
Mr. Dutchman, what do you think happened to your former associate Howard Cunningham?
Bay Dutchman, eski ortağınız Howard Cunnigham'a gerçekten ne oldu?
What really happened to Howard?
Howard'a ne oldu?
- What happened to your face? Why?
- Neden?
You want to tell me what happened out there?
Orada ne olduğunu bana anlatacak mısın?
Sergeant major, I think we need to talk about what happened, and then maybe we can fix it.
Başçavuş, sanırım olanlar hakkında konuşmamız lazım, telafi edebiliriz.
- You got to vamoose. - What happened?
- Hemen tüymen lazım.
what happened to you 1569
what happened to your hand 136
what happened today 50
what happened to your arm 58
what happened to it 74
what happened to your face 268
what happened to your leg 40
what happened to your head 50
what happened to him 500
what happened to me 155
what happened to your hand 136
what happened today 50
what happened to your arm 58
what happened to it 74
what happened to your face 268
what happened to your leg 40
what happened to your head 50
what happened to him 500
what happened to me 155