What happened to them Çeviri Türkçe
927 parallel translation
What happened to them?
Onlara ne oldu?
- What happened to them?
- Ne oldu onlara?
I don't know what happened to them, sir. I guess they didn't see us.
Bunların derdi nedir bilmiyorum ama sanırım bizi görmediler efendim.
- I wonder what happened to them.
- Acaba onlara ne oldu?
DID HE TELL YOU WHAT HAPPENED TO THEM BEFORE THEY DIED?
ölmeden önce onlara neler olduğunu sana anlatsın? Mike Garby?
Aye, and you remember what happened to them.
Evet, ve başlarına ne geldiğini hatırlarsın.
They ever tell you what happened to them? .
Onlara ne olduğunu söylediler mi?
Well, this is cosy. I hope he bought you flowers. If this is all about the dodgy fags, I don't know what happened to them, all right?
Her türlü itiraz ölüm demekti... ya da yer değiştirme, vahşi ileri karakollara.
And what happened to them?
Onlara ne oldu peki?
What happened to them?
- Onlara ne olurdu?
Can you recall what happened to them? Yes, sir.
Onlara ne olduğunu hatırlayabiliyor musun?
Yeah, what happened to them?
Evet, ne oldu onlara?
What happened to them?
Ne oldu peki onlara?
Do you know what happened to them?
Onlar hakkında bir bilginiz var mı?
Did you ever find out what happened to them engine manuals?
Motor kılavuzlarına ne olduğunu öğrenebildin mi?
What happened to them after that?
Onlara daha sonra ne oldu?
What happened to them?
Ne olmuş onlara?
What happened to them?
Ne oldu onlara?
What happened to them?
- Onlara ne oldu?
What happened to them?
Ne oldu?
Maybe they had time to record what happened to them. Aye, sir.
Belki de ne olduğunu kaydetmek için zamanları vardı.
He must know what happened to them.
Onlara ne olduğunu biliyor olmalı.
- Yes, and what happened to them?
- Peki onlara ne oldu?
What happened to that ham I told the cook to slice up for them?
Jambona ne oldu? Aşçıya polisler için bir parça ayır demiştim.
Aah! FANNY : What's happened to them?
- Neler oluyor?
I was to know all the nooks and crannies of that great house... to love them or hate them, according to what happened there.
O muhteşem evin her köşesini biliyordum. Oralarda yaşadıklarıma göre ya seviyor ya da sevmiyordum.
I'll ride to the ranch and tell them what happened.
Ben çiftliğe gidip olanları anlatacağım.
Oh, from what you said at first I was afraid that something had happened to stop them in their useful course.
Başta dediğine bakarsak korkarım ki onların iyi gidişatını durduran bir şey olmuş.
Do you know what's happened to them?
Onlara ne oldu biliyor musun?
Didn't you see what happened when you tired to help them?
Yardım etmeye çalıştığında neler olduğunu görmedin mi?
If you won't help me I'll just have to tell them what happened.
Eğer bana yardım etmeyeceksen olanları onlara anlatmak zorunda kalacağım.
These two daughters of Venus had to taunt the gladiators... force them to flight to the death, and before I knew what had happened... revolution on my hands!
Venüs'ün bu iki kızı gladyatörleri kışkırttılar... onları ölümüne dövüşmeye zorladılar, ve ne oluyor demeye kalmadan... kendimi bir devrimin ortasında buldum.
You tell them what happened to poor Barberone.
Zavallı Barberone'ye olanları anlat şunlara.
You'd never get the others to follow you if you told them what happened the first time.
İlk seferde ne olduğunu diğerlerine söylersen seni asla takip etmezler.
But why... why... what could have happened to changed them?
Ama neden... Bu yaratıkları ne değiştirmiş olabilir?
Make them come out to you to find out what happened.
Çıkıp dışarı size sorsunlar ne konuştuğumuzu.
But do you really know what's happened to them how they feel about each other?
Ama içlerinde ne olduğunu, birbirlerine karşı ne hissettiklerini biliyor musunuz?
Tell them what has happened. That the Malurian race seems to have been destroyed by an unknown agency, and that we are under attack by an unidentified force.
Onlara bütün Malurian ırkının yok edilmiş göründüğünü ve belirsiz güçler tarafından saldırıya uğradığımızı söyle.
I wonder what has happened to them
Acaba onlara ne olmuş olabilir?
You're going to explain to them exactly what happened.
Onlara neler olduğunu tek tek anlatacaksın.
All we have to do is to tell them what happened.
Tek yapmamız gereken onlara olanları anlatmak.
What ever happened to the rest of them, the ones that didn't go to Red River?
Red River'da diğerlerine ne oldu?
What about your co-hosts, what has ever happened to them?
Peki ya işbirlikçilerin, Onlara ne oldu?
What? So you admit something happened to them?
Yani onlara bir şey olduğunu mu söylüyorsunuz?
What if all of them Happened to come here,
Herkesler gelmiş olsa ya buraya,
You saw what happened. We had to kill them. We were the victims of their attack.
Gördüğünüz gibi bize saldırdıkları için onları öldürmek zorunda kaldık.
- We can't overlook what happened. - To hell with them all.
Ama sevgilim bugünkü olayları küçümseyemeyiz.
Those early pilgrims were thankful for what had happened to them.
O ilk hacılar, başlarına gelenler için minnettardı.
The funny thing is that you will go to them anyway and tell them everything that hasn't happened between us.
The truth is... that you will surely go back to them. And you will tell them what did not happen between us in every detail...
I'll go to the British Consul and tell them what happened.
İngiliz büyükelçiliğine gidip neler olduğunu anlatacağım.
- What has happened to them?
- Ne oldu onlara?
what happened 16539
what happened to you 1569
what happened last night 140
what happened to your hand 136
what happened today 50
what happened to it 74
what happened to your arm 58
what happened to your face 268
what happened to your leg 40
what happened here 407
what happened to you 1569
what happened last night 140
what happened to your hand 136
what happened today 50
what happened to it 74
what happened to your arm 58
what happened to your face 268
what happened to your leg 40
what happened here 407