You should go now Çeviri Türkçe
448 parallel translation
I think you should go now.
Sanırım şimdi gitsen iyi olacak.
You should go now.
Hemen gitmelisin.
- You should go now.
- Artık gitmelisin. - Neden?
I think you should go now.
Artık gitsen iyi olacak.
– You should go now.
- Artık gitmen lazım.
I think you should go now.
Gitseniz iyi olacak.
You should go now.
Haydi sen git artık.
You should just go back to your neighborhood now.
Sen de geldiğin yere dönmelisin.
Okay, now you should be able to get the impression of plunging down at a fairly rapid rate and you'll also feel your ears go from the pressure.
Tamam. Şimdi son derece hızlı biçimde aşağı düştüğünü hissedebilmelisin. Ve ayrıca kulaklarının da basınçtan uğuldadığını hissedeceksin.
How could you do this to me? And why should you go now that it's all over, and I need you? - Why?
Rhett, bunu bana nasıl yaparsın neden herşey bittikten ve sana bu kadar ihtiyacım varken gidiyorsun?
You should know how things go by now
Şimdiye dek işlerin nasıl yürüdüğünü anlamış olmalısın.
Now you should go.
Şimdi gitmelisin. Başlamak üzeredirler. Daha fazla zaman kaybetme.
What would you do, sibyl, if i should say to you, don't leave me now, don't go home?
Sibyl, eğer sana "eve gitme, benimle kal" deseydim, ne yapardın?
Now, mademoiselle, you should go to bed immediately.
Şimdi matmazel, güzel bir uyku çekin.
You should go to bed now.
Hadi bakalım. Şimdi git yat.
You should go through some formalities now
Şimdi bazı formaliteleri yerine getirmelisin.
Now suppose you tell me, in ten words or less, like a telegram, why should Steve Darcey give the New York territory to Dave the Dude? Go ahead, talk. - That's a good question.
Şimdi, bana on kelime ya da daha az, bir telgraf gibi, Steve Darcey'in New York bölgesini niçin Züppe Dave'e vermesi gerektiğini anlat.
It's been very nice of you, but I should go now.
Çok naziksin ama şimdi gitmeliyim.
It should be clear by now that I do not wish to go out with you, Mr. Cunningham. Ever.
Sizinle çıkmak istemediğimi şu ana kadar anlamış olmanız gerekir Bay Cunningham.
You should go to bed now. Otherwise you'll fall asleep at the table.
Gidip yatmalısın, yoksa masada uyuya kalacaksın.
Now you tell me that if I should go back, I will be back here... now obviously you must know something that I do not know. -
Şimdi bana diyorsun ki eğer geri gidersem buraya geri dönerim... belli ki birşeyler biliyorsun benim bilmediğim.
Now... After a year and a half of being harmed, you turn around and say if I should go back to prison...
Şimdi... bir buçuk yıldır burada gördüğüm zarardan sonra, bana dönüp diyorsunuz ki'eğer hapse dönmem gerekirse'...
- I think you should go home now.
- Bence artık eve gitmelisiniz.
Koman, I think you should go for now.
Koman, bence gitsen iyi olur artık.
Now, would you please do me a favour and stop pestering me and go on out and do what you should've done in the first place, huh?
Şimdi, başımdan çekilip gidin lütfen asıl yapmanız gereken şeyi yapın :
Now you should go to bed.
Şimdi yatmalısın.
With a sword? Then you should go away quickly. Now, when the ground's empty, why should I go?
ama şimdi gitmelisin burada bizden başka kimseler yok, neden gitmeliyim?
You should go back to your seat now.
Koltuğuna dönsen iyi olacak.
You're listening to Willie Craig on PRM-FM-93 and if you're clock radio is set to go off at 7 : 18, is should be doing that right about now
Eyaletin yukarı kısımlarında sıcaklık 0 dereceye kadar düşebilir. Yer yer buzlanma bekleniyor. PRM-FM-93'te Willie Craig'le birliktesiniz.
Should I go to the Laundromat now, Madame, or wait for you?
Çamaşırhaneye şimdi mi gideyim yoksa sizi mi bekleyeyim hanımefendi?
You should be able to make it if you go now.
Bir an önce gidersen ekibe katılabilirsin.
I think you should go home now.
- Bence artık eve gitmelisiniz.
You should go give Debbie a call right now.
Gidin hemen Debbie'yi arayın.
and now I think we should go there's a certain young woman named Glimmer who's very anxious to see you
Sanırım artık gitmeliyiz. Sizi görmek için çok istekli olan Glimmer adında bir genç bayan var.
Now you should go in. Into the valley of Death, Rode the six hundred.
"Ölüm Vadisi'ne koşturdu altı yüz..."
And I think you should go home now and get some serious rest.
Hem bence artık eve dönüp iyice dinlenmelisin.
I've practised my best Academy courtesy, now you should go.
Akademide aldığım tüm nezaket eğitimini kullandım, şimdi gitsen iyi olur.
Go now because if... He's going back in. If you were gonna say hi, you should probably...
Şimdi git, yoksa... içeri girerse... eğer ona "merhaba" demek istiyorsan... hareket etmezsen... onu kaybedeceğin...
I guess we should apologize and let you go now.
Sanırım özür dileyip seni bırakmamız gerekiyor!
Right now, you should go back to bed.
Artık yatağına dönmelisin.
We should go to Sicily together. I won't let you go alone, now that you need help.
Yalnız gitmene izin veremem şimdi senin yardıma ihtiyacın var.
- If you'd like to catch it, we should probably go now.
- Treni yakalamak istiyorsanız, şimdi gitmeniz gerekir.
You know, we should go now.
Artık gitmeliyiz.
- You should go in there now.
- Hemen içeri gitmen gerekiyor.
There. Now you should be able to go back a thousand years, to your time.
Kalkışta dikkatli ol.
Oh, see, now, you're starting to get tired, I should go.
Yorulmaya başladın en iyisi gideyim ben.
You will actually kiss another human being right on the head but if one of those hairs should somehow be able to get out of that skull and go off on its own it is now the vilest, most disgusting thing that you can encounter.
Aslında insanların kafasından öptüğünüz oluyor ama saç tellerinden biri yerinden çıkarsa, birden karşılaşabileceğiniz en berbat, en iğrenç şey haline geliyor.
I think given your present situation, maybe foster care would be the way you should go right now.
Bence senin şu anki durumunda yapman gerek en iyi şey koruyucu bakıma gitmen olmalı.
Now, whoever you are, will you mind telling me why on earth we should go through all that?
Şimdi, her kimsen, söyleyebilir misin bana neden tüm bunları yapalım?
You didn't make any explanation, no apologies. Now I think we should graduate and go on to something far more embarrassing.
Bence artık çok daha utanç verici bir şey yapmanın zamanı geldi.
I think maybe you should go home by yourself now.
- O benimle gitmek istiyor.
you shouldn't smoke 23
you shouldn't have done that 152
you shouldn't 299
you should come 233
you should see a doctor 24
you shouldn't have 355
you should know better 74
you shouldn't have said that 26
you shouldn't have bothered 22
you should be ashamed of yourself 149
you shouldn't have done that 152
you shouldn't 299
you should come 233
you should see a doctor 24
you shouldn't have 355
you should know better 74
you shouldn't have said that 26
you shouldn't have bothered 22
you should be ashamed of yourself 149
you shouldn't be in here 36
you shouldn't say that 24
you should know 399
you should have told me 157
you should try it 151
you should 1132
you shouldn't have come here 76
you shouldn't be here 384
you shouldn't have done it 43
you should go 736
you shouldn't say that 24
you should know 399
you should have told me 157
you should try it 151
you should 1132
you shouldn't have come here 76
you shouldn't be here 384
you shouldn't have done it 43
you should go 736