You should have said Çeviri Türkçe
638 parallel translation
If you don't like me, you should have said so.
Hoşuna gitmediysem, söylemen gerekirdi.
Then you should have said so in your will.
- O halde bunu vasiyetinde belirtmeliydin.
You should have said so earlier, before I pounded the pavement for all of you.
Bunu daha önce, senin için sokakları aşındırırken söylemen gerekirdi!
You should have said.
Söylemeliydiniz.
You should have said 25 to impress me.
Beni etkilemek için 25 demeliydin.
You should have said anxiety and saved us both embarrassment.
Endişelerimi demek daha yerinde olur.
You should have said so.
Keşke daha önceden söyleseydin.
If you didn't want to see the program, dear, you should have said so.
Programı seyretmek istemiyorsan söylemeliydin, tatlım.
You should have said you wanted me to stay in this evening.
Bu akşam evde kalmamı istediğini söyleyebilirdin.
You should have said.
Desene ya.
You should have said you were too busy.
Çok meşgul olduğunu söylemeliydin.
You should have said something about it.
Bunu bize söylemeliydin.
You should have said that first, mister.
Daha önce söylemeliydin, bayım.
You should have said so before.
Daha önce söyleseydiniz ya.
You should have said so.
Öyle söylesene.
You should have said : "I expected you".
Sen de : "Seni bekliyordum." diye cevap verecektin.
You should have said no, been firm.
Kesin bir dille hayır demeliydin.
If it's Anne you want to see you should have said so right away.
Eğer Anne ile görüşmek istersen hemen ayarlayabilirim.
You should have said hello.
Merhaba demeliydin.
You should have said something.
Bir şey söylemeliydin.
Maybe you should have said something to the police.
Belki de polise bir şeyler söylemeliydin.
You should have said something.
Birşeyler söylemeliydin.
That client of mine in San Francisco, I should have told you but he said to come quickly.
San Frasnsisco'daki bir müşterim, Sana söylemem gerekirdi ama hemen oraya gelmemi söyledi.
I guess there's a lot of things I should have said to you... advice and one thing or another.
Sana söylemem gereken birçok şey var sanırım, tavsiyeler, öğütler.
Now, that should have been the first thing you said.
Bak işte, ilk sözünü ettiğin şey bu olmalıydı.
Please regard what I have said merely as something to draw upon should you ever feel so inclined.
Lütfen az önce söylediklerimi, kendinizi hazır hissetiğinizde hatrınıza gelecek sözler olarak ele alın.
Like you said, honey, this should have been put back.
Dediğin gibi bu şey yerine konulmalı tatlım.
She said as long it's Cook's day off you should let her know if you want to have supper with her.
Aşçı izinli olduğu için, eğer onunla akşam yemeği yemeyi istersen haber vermeni istedi.
You go in the locker room and tell Chuck that Irving Cohen said you should have trunks and a head guard.
Tamam, soyunma odasına git ve Chuck'a : "Irving Cohen bir şort ve başlık vermeni söyledi." de.
You said you should have stayed.
Kalsaymışım dediniz.
I said I should have shot you!
Ne? Seni vurmalıydım dedim!
Mr. Cody, you said you should have known who I was.
Bay Cody, "kim olduğumu tahmin etmeniz gerektiğini" söylediniz.
You should have seen his face when I said "the police."
" polis dediğimde yüzünü görmeliydin.
- You said we should have him commit...
- Onu hastaneye yatıralım demediniz mi?
You should have seen her face when I said... I was also a Catholic.
Benim de Katolik olduğumu söylediğimde... yüzünü görmeliydin.
What I have said to you... should always be in your hearts
Bu anlattıklarım, hiç bir zaman aklınızdan çıkmayacağını umarım.
You should have sat down like I said. He wouldn't have thrown us off.
Söylediğim gibi otursaydın, bizi otobüsten atmazdı.
Have you seen that idiot today who said that one should do something only when it's needed?
Bugün şu "bir şey sadece yapılması gerektiği zaman yapılmalıdır" diyen salağı gördün mü?
You are determined, coming back as you have said you should have let us make proper preparations to welcome you
Ama sen abinden çok daha iyi birisin, bilirim! Sana kapımız her zaman açık! istediğin zaman bize katılabilirsin!
Well, you said that like you expected I should have heard of you.
Öyle bir söyledin ki, seni tanımam gerektiği fikrine kapıldım.
Lord... you have said I should have no other Gods but you.
Tanrım, senden başka Tanrı tanımam.
I should have known. You know, Jill told me. - She said you had no hang-ups!
İşte bu, Jill bana sorunlarla nasıl başa çıkabildiğini anlattı.
do you remember that you have said to me that it should cause pleasure to your wife?
Şehre geldiğimde eşinize şöyle bir uğramamı söylediğinizi hatırlıyor musunuz?
You should have heard what they said.
Neler dediklerini duymalıydın.
Wasn't it you that said you should never have a clandestine meeting in a clandestine place?
Asla gizli bir yerde gizli bir toplantı yapmamalısın diyen sen değil miydin?
What you said, he should have been our son.
- Oğlumuz olduğunu söylemeliydin
Once you said, "You should have been a boy,"
Bir keresinde : "Sen erkek olmalıydın," demiştin.
You have been pretending well but you should not have said what you said so I could be on my guard
şimdiye kadar çok iyi rol yaptınız ama süpriz bir şekilde saldırmadıkça... beni öldürmeniz çok zor!
I said if you want to watch me undress so badly, you should have told me.
Beni soyunukken görmeyi bu kadar çok istiyorsan bana söylemen gerekirdi diyorum.
You're gonna have to go back to the police department... and tell them I said you should file your complaint with them.
Siz karakola geri dönün ve onlara benim size... şikayetinizi oraya yapmanız gerektiğini söylediğimi iletin.
You should have heard it before I said it!
Ağzımdan çıkmadan önce duyman lazımdı!
you should have said something 20
you shouldn't smoke 23
you shouldn't have done that 152
you shouldn't 299
you should come 233
you should see a doctor 24
you shouldn't have 355
you should know better 74
you shouldn't have said that 26
you shouldn't say that 24
you shouldn't smoke 23
you shouldn't have done that 152
you shouldn't 299
you should come 233
you should see a doctor 24
you shouldn't have 355
you should know better 74
you shouldn't have said that 26
you shouldn't say that 24
you shouldn't have bothered 22
you should have told me 157
you should know 399
you shouldn't be in here 36
you should be ashamed of yourself 149
you should 1132
you should try it 151
you shouldn't be here 384
you shouldn't have come here 76
you should go 736
you should have told me 157
you should know 399
you shouldn't be in here 36
you should be ashamed of yourself 149
you should 1132
you should try it 151
you shouldn't be here 384
you shouldn't have come here 76
you should go 736