English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Rusça → Türkçe / [ О ] / Обещают

Обещают Çeviri Türkçe

166 parallel translation
О, ну ты знаешь, эти торговцы искусством много обещают, но в любом случае, сейчас я на мели.
Sanat simsarlarını bilirsin, durmadan söz verirler, ama... Her neyse, şu an beş parasızım.
Пред ними лежат года несчетные, что обещают радость, а может и слезы.
Önlerinde kararsız yıllar dururmuş. Neşe belki de hüzün vaadinde bulunmuş.
Я видела листовки, обещают много работы и высокую плату.
İlanlara baktım, orada çok iş var ve maaşlar yüksek.
- За его поимку обещают 10 тысяч.
Suç komisyonu 10.000 dolar ödül koydu.
Культ поклонения дьяволу Карсвела обещают разоблачить на научной конференции.
Karswell Şeytani Tarikatı Bilim Adamlarının Kongresinde Açıklanacak
Обещают солнечный день.
Tahminler bütün gün güneşli olacağı yönünde.
Им сейчас не нужны служащие... Но они обещают мне место, как только оно освободится.
Şu anda memura ihtiyaçları yok, ama yer açılır açılmaz memurluk sözü verdiler.
Завтра обещают снег.
Yarın kar yağacak.
- Обещают дождь.
- Yağmur geliyor.
Наши легенды предсказывают такую опасность, и обещают, что Мудрые, поселившие нас здесь, пришлют на помощь бога.
Efsanemiz böyle bir şeyi öngörüyordu ve bizi buraya yerleştiren Bilge Kişilerin bizleri kurtarmak için
Приезжайте ко мне кататься на лыжах, обещают снег.
Gelin kayak yapalım. Hava tahminleri kar yağacak diyor. - Noel'de hiç kar yağmaz.
Мне обещают
Sonsuz cenneti
Слухи, дощедшие до меня с севера, обещают, что она будет еще хуже.
Fareleri öğrendik ya, veba bize asla bulaşmaz.
" Мне обещают работу в магазине канцелярских товаров : 100 $ в месяц...
"Ayrıca bir kırtasiyecide, aylık 100 Dolara bir iş buldum..."
Послушай, старик, они обещают, что мы остановимся на следующей станции.
Dinle oğlum, bir dahaki benzin istasyonunda duracağımıza söz verdiler.
Они обещают, что я буду видеть.
Tekrar göreceğime söz verdiler.
Я думаю пробыть здесь некоторое время, а все эти отели - они только обещают всё за разумную цену, а когда ты уже поселился - всё оказывается с точностью до наоборот.
Biliyorsunuz, bir süre buralarda olacağım. Bu moteller iyi fiyat vaat ederler ama iş kalmaya gelince herşey değişir.
Да, следующие семь дней обещают быть весьма информативными.
Önümüzdeki yedi gün çok aydınlatıcı olacak.
Эксперты обещают прибыль.
Danışmanlarım iyi bir iş olduğunu söylüyor.
Ой, а ты что, не любишь, когда люди обещают и не приходят?
Aradığın insan orada olmayınca sinirlendin mi?
Ой, а ты что, не любишь, когда люди обещают и не приходят?
Oh, hayır. İnsanların senin için orada olmamaları ne kötü.
Звезды обещают вам наслаждение.
aşk için uğurlu bir zaman.
Тележурнал, 60 минутный формат журналистское расследование... Они обещают. Но это надо проверить.
Özel Program, 60 dakika röportajlar, söyleşiler denemek gerekiyor özgürce programını yapabilirsin.
Они обещают автономию и свободу религии,.. ... если Тибет признает политическую власть Китая.
Dini özerklikle dini bağımsızlık vaadinde bulunuyorlar eğer Tibet, Çin'in siyasi liderliğini kabul ederse.
Они обещают то же, что и церковь - бессмертие.
Bu şirket asırlardır kilisenin dediklerini yapıyor. Sonsuzluk. Elbette onlar rahipti.
- Они это обещают уже неделю.
Bunu bir haftadır söylüyorlar!
Они обещают невозможное.
İmkânsız bir şeyi vaat edemem.
Во все рекламах обещают то, что не могут исполнить.
Her reklamda imkânsız bir şey vaat edilir. Reklam dediğin budur.
Они обещают снять обвинения, если мы сложим оружие.
Teslim olursak tüm suçlamaları geri çekeceklerini söylüyorlar.
- Они обещают.
- Söyledikleri şey bu.
Кстати, Дафни, выходные обещают быть очень интересными.
Baksana, Daphne. Bu hafta sonu bayağı şen şakrak olacak. Bizimle gelmek istemediğine emin misin?
Я не сажусь за руль, когда обещают дождь
Yağmur bekleniyorken araba kullanmam ben.
И вот что, Дик, завтра по прогнозу обещают дождь.
Dick, yarın hava yağmurlu raporu var...
Когда люди не могут сделать для других всё, что в их силах, хотя и обещают это, эти другие начинают сходить с ума.
Bazen birisi, başkaları için yapmak istediği her şeyi yapamayınca söz verdiği insanlar kızabilir.
Чхэ Ок и Чук Джи проникли туда без труда и вскорости обещают прислать более подробный план лагеря.
Chae-Ohk ve Chuk-Ji çeteye girmişler. Daha sonra kampın ayrıntılı planını göndereceklerini söylemişler.
Обе стороны столько всего обещают.
İki taraf da vaatlerde bulunuyor.
Враги обещают, а потом все разрушают.
Düşmanlar sözlerinde durmamak için söz verirler.
Нам уже два года каждый месяц обещают повышение. Два года!
İki yıldır söz veriyorlar, ama artış yok!
* Ангелы в небесах обещают это снова и снова – будет прекрасный день... *
# Gökteki melekler defalarca söz verdi. Harika bir gün olacak. #
От Белого дома пока не было никакого официального заявления. и источники внутри Колсон Индастрис обещают, что есть ещё большее.
Şimdiye kadar, Beyaz Saray'dan bir açıklama gelmedi ve Colson Sanayi'deki kaynaklar kesinlikle daha fazla şeylerin de olduğunun sözünü verdiler.
Мои мышцы обещают мне в будущем страшные муки. "
Kaslarımda sonradan oluşacak acıları hissedebiliyordum.
Те, кто дает ее, обещают быть вместе в горе и в радости, в богатстве и в бедности,
"iyilikte ve kötülükte birlikte kalmaya" söz vermişlerdi. " fakirlikte zenginlikte,
Богатых евреев обещают переправить в Бельгию, потом убивают.
Paralı yahudiler. Belçika'ya geçirme sözü veriyorlar ama öldürüyorlar.
- Подруги не обещают сделать дело...
- Arkadaş bir işi yapmaya söz verip...
В городе полно мужчин, которые при встрече обещают многое, а потом их и след простыл.
- Şehir sana bir gece için gelecek vaat edip sonra kaybolacak erkeklerle dolu.
Они не обещают вернуть ее,
Geri verme sözü veremezler.
Так, а что нам на завтра обещают синоптики...
Şimdi de hava durumu için uzmanlara kulak verelim.
Так, товарищи синоптики обещают нам всего 20 градусов, зато с +.
Uzman yoldaşlara göre yarın hava 20 ° C. Ama artı 20.
Нам нужньi деньги, которьiе всегда обещают твои умньiе книги.
- Onun için para lazım.
Обещают, но никогда не приносят.
Kutsal kitaplarının vaat ettiği ama hiç kazandırmadığı kadar çok para.
На этот раз обещают встречный ветер.
Hiç sanmam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]