Она заслужила Çeviri Türkçe

Она заслужила это.

Bunu hak etti.

Она заслужила развлечься этим летом.

Bu yaz eğlenmeyi hak etti.

После шести лет она заслужила дом... и отца.

Altı yıldan sonra bir evi hak ediyor ve bir babayı.

Она заслужила лучшего.

Daha iyisini hak ediyor.

Она заслужила второй шанс.

İkinci bir şansı hak etti.

Донна, она заслужила свою долю.

Donna, hakediyor bunu.

- Как вы смеете плеваться на мадам! - Она заслужила.

Öldürecek misiniz, madam?

Ты не думала, что Пэрис так вкалывает в школе и во Франклине и в совете - не думала, что она заслужила иметь бойфренда и наслаждаться счастьем?

Paris'in okulda ya da Franklin konusunda ya da öğrenci konseyinde bu kadar çok çalıştıktan sonra bir erkek arkadaşı olmasını ve onunla eğlenmeyi hak etmediğini mi düşünüyorsun?

- Она заслужила все, что он говорил!

Annen, her ne söylediyse daha kötüsünü haketti. - Haketmedi!

Она заслужила смерть.

Ölmeyi hak etti.

Она заслужила.

Bunu hak etti.

- Она заслужила, чтобы ей дали шанс.

- Birileri bu kıza fırsat vermeli.

Давай, она заслужила.

Durma, bunu hak etti.

Она заслужила это, Паула.

Cezalandırılmalı, Paula.

Я всегда думала, что она заслужила все это.

Onu cezalandırdığımızı düşünüyordum.

- Она получила то, что заслужила.

- Saçma. O bunu haketmişti.

И норку я тоже люблю, когда-нибудь она у меня будет, потому что я заслужила, понятно?

Ve ben vizon kürkü seviyorum, bir gün ona sahip olacağım. Çünkü bu benim hakkım, anlıyor musun? Çünkü ben çalışıyorum!

Я не хочу мучить маму, она этого не заслужила.

Lütfen üvey babamın ölümünü açıklığa kavuşturun.

Наказал, значит, заслужила. Поверьте, она просто шлюха.

Cezalandırılmayı çok hak etti inan, o tam bir sürtük.

Что она сделала, что заслужила удар?

Ona bunu niye yaptın? Bu tekmeyi hak etmek için ne yaptı?

- Класс. Скажите ей, она ее заслужила. - Она ее заслужила.

- harika. ona bunu hakettiğini söyleyin - haketti zaten kesinlikle çok hoşsunuz

Видит бог, она это заслужила.

Tanrı bilir belki de bunu hak ediyordur.

Она очень тобой гордится. Она это заслужила. Ну..

Senle gurur duyuyor ve duymayı da hakediyor.

Она это заслужила.

Bunu hak ediyor.

Она боялась. Она не заслужила такой смерти но если бы она сошла с автобуса, мы бы все погибли.

ÖIdürülmeyi hak etmemiş hoş bir hanımdı, ama eğer inseydi, hepimiz ölecektik.

Мне жаль Лиззи, она этого ничем не заслужила.

Lizzy için üzülüyorum. Bunu hak edecek bir şey yapmadı.

Все же она заслужила того, чтобы ее жизнь показывали другим поколениям.

Hak ettiğinden daha fazla sürecek

Она не заслужила твоей преданности, Одо.

Senin sadakatini hak etmiyor Odo.

Она это заслужила.

Çünkü bunu hak ediyor.

Она заслужила это.

Bunu hak ediyor.

Но она это заслужила, ты так не думаешь?

Ama hak etti. Sence?

Она путалась с Донни и получила то, что заслужила.

Kocamın etrafında dolanıyordu. O bunu haketti.

Она путалась с Донни и получила то, что заслужила.

Kocamın etrafında dolanıyordu ve sonunda hakettiğini buldu.

Нет, она их заслужила.

Hayır. Hak ediyor bunu.

Она не заслужила такой участи.

Kardeşinin kaderi bu olmamalı.

Она этого не заслужила.

O bunu hak etmiyor.

Она того заслужила.

Hak etmişti.

Франция потерпела поражение, но она его заслужила.

Fransa yenildi. Belki de bunu hakketmişti.

Она не заслужила жить с хорошими людьми, как вы?

Onun sizin gibi düzgün insanlarla beraber yaşama hakkı yok mu?

Этого она не заслужила.

O kadın daha iyisini hak etmişti.

Я хотел хорошей жизни, хотел дать ей прекрасную жизнь, она это заслужила.

Çok güzel bir hayat istiyorum. Onun da güzel bir hayatı olmasını istiyorum, bunu hak ediyor.

Она это заслужила.

Bunu hakediyor.

Она это заслужила

Bunu hak etti.

- Думаешь, она это заслужила?

- Sence bunu hak etmiş midir?

Она это заслужила, она Сливин, мне какая разница.

Bunu hak ediyor, o bir Slitheen. Umrumda değil.

Она полностью заслужила это.

Bunu tamamen hak ediyor.

- Она еще не заслужила освобождения.

Serbest kalmayı hak etmiyor.

Потому что она хорошая девочка и заслужила это.

Çünkü o iyi bir kız ve bunu hak ediyor.

Она это заслужила! Тогда может ты заслужила, чтобы тебе изменяли!

Belki de sen aldatılmayı hak etmişsindir!

Сегодня она это заслужила.

Bu geceden sonra, orada durmayı hakediyor.

То есть она заслужила смерть?

- Onu aldatıyordu.