60 Çeviri İngilizce
11,931 parallel translation
Mesele, bu çevrede 47 ila 60 hektar arası büyüklükte kaç tane sığ bataklık olduğu.
The point is how many shallow marshes are there in this general area between 47 and 60 hectares.
Büyükbabamla 60 yıl evli kalmışlardı ve o ölür ölmez büyükbabam hastalandı.
She and my grandfather had been married for 60 years, and as soon as she died, he began to get sick.
60 İsrail'li ve 100'den çok Filistin'li öldürüldü.
60 Israelis and over 100 Palestinians were killed.
- Tansiyon 100 / 60 sabit.
Pressure's steady at 100 / 60.
60,000 denarii mi?
60,000 denarii?
Baba sana söylemiştim, okulda 60'lar günü.
Dad, I told you... it was'60s day at school.
60'lar böyleydi, değil mi?
That's'60s, right?
Cindy benden 60 santim uzun.
Cindy's got 2 feet on me easy.
Boyu 271, eni 60 santimetre.
It's 271 cm long and 60 wide.
- 18 metre efendim.
60 feet, sir.
İlki 60'ların sonundaydı.
The first was late'60s.
0-60, 2.8 saniye.
0-60, 2.8 seconds.
Richard Hammond 60 mph hızla gelecek.
Richard Hammond will drive down this road at 60mph.
60 mph.
60mph.
Hızın 60 mil miydi?
Was that 60mph?
Tamam, 60.
OK, up to 60.
60 saniye içinde nabız alamazsak aşağıya indirin.
If we don't get a rhythm in 60, I want him downstairs.
Boyun kaç? 1,60, 1,65?
What are you, like, 5'3 ", 5'4 "?
Hükümetten geriye kalanlar Beyaz Saray'ın 60 metre altında duruyor.
What's left of the Federal Government is holed up 200 feet below the White House.
60 saniye içinde dönmezsem...
If I'm not back in 60 seconds...
Hâlâ düşüyor, şu an 60'ta.
It's still dropping. Heart rate is 60.
3.9 litre turbo-şarjlı V8, 661 beygir gücü, 0'dan 100'e 3 saniye. Şuna bakın.
It has a 3.9-litre turbo-charged V8, 661 horsepower, 0-60 in three seconds.
Evet, evet.
Well, from 60, yes.
beni 50 - 60 santim ile ıskaladı.
Missed me by less than two feet.
- Bilmiyorum, 20-25 kilo?
- I don't know, 50, 60 pounds?
60,000 Rs.
Rs. 60,000.
Tansiyonu 60'ın üstünde tutmak için basınç arttırıcı kullan.
Use pressors to keep his maps above 60.
Örneğin, bu bayıltıcı tabanca. Prensi bir okla vuracağım ve sonrasında, prens uyanmadan tüm taramaları yapmak için 60 saniyemiz olacak. Yan etkileri yok ve vurulmadan önceki birkaç dakikaya dek hiçbir...
For example, this is a tranquilizer gun, with which I will dart the prince, and then we'll have 60 seconds to do all the scans before he wakes up with no side effects and no memory at all of the previous few minutes.
Çok büyük bir yapım olduğu için normalde günde 30 prova yaparken şimdilerde 50, 60 prova yapıyoruz.
Because it's such a major operation, we're doing something like 50, 60 fittings a day, which normally we do 30.
Bunun nedeni sürecin sona erip normal büyüklüğümüze dönmemiz için tam 60 dakikamızın olması.
This is because we only have exactly 60 minutes before the process wears off and we revert to normal size.
Tam olarak 60 dakika mı? Evet.
Sixty minutes exactly?
Minyatürleştirme 60 dakika içinde başlayacak.
Miniaturization will begin in 60 minutes. Okay people, you heard the lady.
Ya da bunun % 60'ını mı istersin?
Or you want 60 % of this?
Bir dakika boyunca ölüydüm.
I was dead for a full 60 seconds.
- 60 dolar.
- 50 bucks.
Bilmiyorum. Aşağı yukarı altmış kere.
I don't know. 60, give or take.
- 50 bini görüp 10 bin artırıyorum.
We raise 60. - I call.
Neredeyse 60 yıl boyunca her gün bunu giydi.
She wore it every day for almost 60 years.
İrlanda'nın 60'ları.
The Irish sixties.
60 yıl öncesinden bahsediyorum.
That was 60 years ago.
60.
60.
Optik sinir üzerinden sadece 90 saniye sürer gözyaşı kanalına da 60 saniye.
From here via the optic nerve should only take 90 seconds, then another 60 to the tear duct.
Şimdi, ya Kate'le bir dakika içinde konuşurum..., ya da diğer bacağına da bir tane sıkarım.
Now, I talk to Kate in the next 60 seconds or I put a bullet in your other leg.
Aslında parkmetreye para atmayı hatırlatmak için yapılmış. Genellikle anahtarlığa takılırmış ve 60 dakikaya ayarlanırmış.
Well, originally, to remind you to put money in your parking meter, usually attached to a keychain, and they could be set for up to 60 minutes.
Annen 60'larının sonlarında, değil mi?
Your mother's in her late 60s, correct?
Durum 10-860.
We have a 10-8 60.
10-860 ne demek?
Hey, what... what's 10-8 60 mean?
Tıraş losyonunun ise yüzde altmışı alkol.
Aftershave's, like, 60 % alcohol.
- Ne bileyim, 60 yıl önce falan.
Hell, 60 years ago?
60 oldukça fazla bir rakam.
60 is way on the high side.
GPS koordinatları. 43 dakikan var.
Coordinates 60,552781-4,845577 You have 43 minutes.