English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ A ] / Açikcasi

Açikcasi Çeviri İngilizce

90 parallel translation
Açikcasi, efendim, ben de.
Frankly, sir, neither do I.
Açikcasi pisligin teki.
Frankly, he's kind of a jerk.
- Açikcasi, umurumda degil.
- Frankly, I don't care.
sey, açikcasi, bana inanip Inanmamaniz seyimde degil... tamam mi?
Well, quite frankly, I don't give a flying frack... whether you believe me or not.
Ve açikcasi, biraz rahatladim.
And frankly, I'm relieved.
Açikcasi, bence onlarin yaptiklarina göre iyi bir adamsin.
Evidently I think you're a better man than they do.
Açikçasi bizimle gelmeniz hosuma giderdi.
Frankly, sir, I'd like to have you along.
Acikcasi bu olanlar onu etkilemis.
He's obviously upset about something.
Açikçasi ben ¡ hazirliksiz yakaladiniz.
You caught me off guard there, I must admit.
- Açikçasi, hiç etkilenmedim.
- Frankly, I'm not impressed.
Ve yani, açikçasi,
And so, frankly,
Acikcasi Dev, ilk gördügümde senin hain bir insan oldugunu düsünmüstüm.
To tell you the truth, when I first saw you I thought you're a scoundrel.
Acikcasi, yapilacak en iyi sey cesedi alti parcaya ayirip bir araya koymaktir.
Apparently, the best thing to do is cut up a corpse into six pieces and pile it all together.
Acikcasi 10 000 $ toplamayi basardilar. Seni indirmek icin.
That's been passed round, 5 of the dockers have put in... $ 2,000 each to have you knocked.
Acikcasi, Neville Bartos, Nick Anastopoulos ve kalan serseriler bana karsi bir antlasma ortaya atmislar.
Apparently Neville Bartos and Nick Anastopoulos... and the rest of the fairy godfathers have put a contract out on me.
ama acikcasi... bilmiyorum anliyabilirim..
I don't know if I can understand what you're doing but
Açikçasi bilmiyorum.
Honest to Christ, I don't know.
Acikcasi. Siktir!
Apparently.
Acikcasi, opsiyonumu yenilemek isterdim.
And, frankly, I'd like to renew my option.
"... acikcasi, biriyle konusup, paylasmak istedim fakat, "
"... actually, there's something I want to talk to someone about but, "
"... acikcasi, bildigin gibi, pek arkadasim yok... "
"... actually, besides you, I don't really have any friends... "
Acikcasi, eger gercek bir farenin kafasi ve kulaklari o kadar buyuk olursa boynu kirilirmis.
And, evidently, if a real mouse had a head and ears that big, its neck would snap.
Bu çirkin bir hareket Dr. Sloan, açikçasi.
You know, it's offensive, dr. Sloan, flat-Out.
Anliyorum ama sizinle Dogal Tarih Müzesi arasinda bir seçim yapmaliydim ve açikçasi, sizin dinozorlariniz yok.
No, I understand, but it was between you and the Museum of Natural History and frankly, you don't have dinosaurs.
- Acikcasi,
- Obviously, -
acikcasi annen ve senin arandaki tartismayla hic ilgilenmiyorum inan bana.
I # 39 ; m not interested in fighting with you and your mother, believe me.
ben acikcasi cok rahat hissetmiyorum... yani boyle.. bilirsin iste..
I feel very so comfortable... these... humm... you know...
Açikçasi, terapiye bu sekilde, duygusallik yüklü bir sekilde devam etmek gerçekten zor.
My honest opinion is that it is really difficult to continue therapy this way, from such an emotionally charged place.
Açikçasi, üç aydan sonra, bunu özledim biraz, havada olmayi, haritadan bölgeyi tasfiye etmeyi,
Now, to be honest, I kind of miss that... just... being up in the air, reducing the area on a map,
sasirdim, ben... Açikçasi, düsmanlarini yere serer gibi firçaladigini ve karinin basinda dikilip sana talimatlar verdigini...,... sen alnindan akan terleri silerek "Çikmiyor..."
I'm surprised, I... actually thought you'd have been down on all fours, scrubbing away, and... your wife standing over you, shouting instructions, and... you wiping the sweat from your brows, saying, " It's not coming out!
- Çok iyi degillerdi açikçasi.
- They weren't that great, to tell you the truth.
Bruce, neden onunla konusamadigimizi açikçasi bir türlü anlayamiyorum.
Bruce, I don't understand why we can't just go in there together and talk to him.
Açikçasi dediklerimden tek kelime anlamadigini varsayalim fakat hemen simdi masaya dönecek olursan bunu düzeltebilirim.
Let's assume you don't understand a word I'm saying, but if you'll just get back on the table, I can fix this.
Açikçasi, ne var biliyor musun?
And you know what else, honestly?
Acikcasi bilmiyorum.
I honestly don't know.
yani, açikçasi, ben kimsenin sevgililer günü için ideal esi degilim.
I mean, obviously, I'm not anybody's idea Of a great valentine's date.
Acikcasi, Silver`i oldurmek zorundayiz.
Obviously, we have to kill Ssilver.
- Açikçasi, benim de olmaz.
Neither do I, obviously.
- Yine de biz zararli olanlarin uzerinde kullaniyoruz, acikcasi.
- Though we only use it on the troublesome ones, obviously.
Açikçasi çok huzur verici bir yer.
But the honest thing in the island very comfortable
Açikçasi sonuna kadar katiliyorum size.
You know, I... I couldn't agree more, guys.
Ama % 300 karla donecek 5 gunluk bir yatirim icin, acikcasi... kendi buyukannemi bile satarim.
But for a 300 % return on a five-day investment, I would quite frankly... sell my own grandmother.
Ve acikcasi, 18 oldugumda,
And honestly, when I turn 18...
Açikçasi, böyle birsey olursa olay çok saçma olur.
Frankly, we all look a little ridiculous when that happens.
Açikçasi, burada yillardir dogru düzgün bir isi olmadi.
Frankly, he hasn't had a real job here in years.
Açikçasi, bunun kötü bir fikir olduguna eminim.
I'm fairly confident this is a bad idea.
B-Ben, acikcasi soyleyemem.
I-I honestly can't tell.
Hayir, açikçasi, buraya getirilene kadar buharlasmislar.
No, as a matter of fact, they're mostly evaporated by the time you get here.
Ne kastettigini anlamadim açikçasi.
I'm not exactly sure what you're driving at.
-... Anne, acikcasi... - Anlamasi zor, bir sürü sacmalik dönüyor ortada muhtemelen daha da kötülesecek.
Um, Mom, honestly, there's a lot of crazy stuff that's probably going to go down.
Açikçasi sende olmayan hastaliklari saysam daha çabuk biter.
Frankly, it would be faster to tell you what you don't have.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]