Gülüm Çeviri İngilizce
208 parallel translation
Zavallı, narin gonca gülüm benim.
Oh, my poor, delicate, little rosebud.
Gülüm için çok iyi bir ad olacak.
And I figured it'd be a very good name for my rose.
Ama onlar benim neşemi yerine getiriyor, gülüm.
But they bring joy, my angel.
Yaşamak için, al gülüm-ver gülüm yapmalıyız.
It's give and take if we are to survive.
Oyunlarda krupiyerim, yöneticiyim, suyun yüzünde dalgalanan güzel bir gülüm ben,
I'm in spec, I'm in manage, I'm a rose on the beauty float,
Ben bir gülüm, ismim önemli değil.
I'm a rose by any name.
Oh, haydi gülüm, şu anki zamana gel!
Oh, come on, Rosie, get up to date!
Yani Ruslar ve yardakçıları revizyonist olup çıkmışlardır. Bunlarla Amerikalılar al gülüm ver gülüm anlaşabilmektedir.
The Russians and their friends have become revisionists that Americans can get on with.
Göğüslerin harika gülüm.
" oh, great boobies, honey bun.
İşte, al gülüm.
Here, Blossom.
Uyu yaban gülüm at ağlıyor.
Sleep rambling rose the horse is crying.
* Benim vahşi, İrlandalı gülüm. Biraz saygı göster kelebek!
My wild Irish rose.
" Aziz Florent'Gülüm'dedi,
" Well, La Rose, said Saint Florent,
O mayıs gülüm... Canım kardeşim... Zarif kardeşim
O rose of May... dear maid... kind sister.
Hava açılsın diye bekliyoruz, gülüm!
Sweetheart, we're just waiting on this weather to clear!
Olympic Çiçekçisi'nden arıyorum. 350 adet kırmızı, uzun saplı gülüm var. Bayan D'Bonne için.
I am calling from Olympic Florist and I have 350 red long-stemmed roses to deliver to Ms. D'Bonne.
- Hadi gülüm.
- Later, bacon.
Vahşi bataklık gülüm için bir hediye.
A gift for my own wild marsh tigget.
İnci taneli gülüm.
My pearly-doo drops rose
Mayıs gülüm, canım kardeşim güzel kardeşim, tatlı Ophelia.
O rose of May, dear maid kind sister, sweet Ophelia.
Bu benim Blush Noisette gülüm.
This is my rose, Blush Noisette.
O yarış çocuk oyuncağıydı gülüm.
That was kid stuff, sweetheart.
Ama uzun zamandır, o da benimle birlikte düşünüyor.. tatlı gülüm.. narin çiçeğim..
But so long as I think he is thinking of me - my sweet rose, my delicate flower, my lily of lilies - it is in prison that I shall test the power of love.
Ben emekliyim, gülüm.
I'm retired, dear.
Sağol gülüm, buluruz kaynağı. Sen de ucunu bırakma bu işin, kurcala bakalım biraz. Hadi gülüm sağol hadi, güle güle.
Don't lose them, probe into this matter, that's it, my boy.
Of, o benim gülüm.
Aye, she's a rose.
De Gaulle iflahımızı kesti vallahi. Gülüm.
- No, I'm worn out from practice.
Bana bir su getir. Hadi gülüm hadi.
Sister, bring me a glass of water, please.
- Al gülüm ver gülüm, bileğindeki saati ver, söyleyeyim.
Did I see what happened? - You give me that wristwatch of yours and I'll tell you.
- Aman, boşver gülüm.
- Oh, never mind.
- Ama sorulması gereken ben değilim sanırım - Hey gülüm
- Rottweiler dogs guard what will become Denmark's safest bank.
Aisha, iyi misin gülüm?
Aisha, you all right, boo?
Tamam gülüm, ben geldim.
Come on, boo, I got you.
Benim gülüm gibi görünüyorsun.
See you like my rose.
Tokatla beni gülüm.
Well, spank me rosy.
" Ah gülüm, sen hastasın!
" Oh, rose, thou art sick!
" Ah gülüm, sen hastasın!
" Oh rose, thou art sick!
Ne var be gülüm?
You guys, what do you want?
Dinliyon mu gülüm?
Do you hear? OK?
Benim tatlı, bal rengi gülüm.
My sweet honey rose
Tuhaf koyu çiçekli gülüm.
Strange dark flower rose
Benim tatlı bal rengi gülüm.
My sweet honey rose
Başka bir gülüm daha var.
I have another rose.
" Ben lavanta çiçeği değilim, ben bir gülüm.
I am not the flower jasmine, I am the flower rose.
Hayatın boyunca aşığınım, yanında oturana değil, sana gülüm "
I am your lifelong admirer, not of your friend sitting close. "
Birinci sınıf, gülüm.
Top shelf, baby.
Mayıs gülüm.
- Oh, rose of May.
- Daha sonra, gülüm.
Later.
dört tane beyaz gülüm vardı, hastaneye gittiğimde,
I had four white roses.
Jamie gülüm...
Hold on.
# Gülüm, gülüm, kalbimin gülü # Elimden geleni yaparım.
I ´ ll do my best.