English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ K ] / Kalacağim

Kalacağim Çeviri İngilizce

66 parallel translation
O bir karar vermek zounda kalacak, ben bir karar vermek zorunda kalacağim, ve ona göre devam edeceğiz.
He'll have to make a decision, I'll have to make a decision, and we'll take it from there.
Iºler böyle giderse, arabayi kendim sürmek zorunda kalacagim.
If business keeps up like this, I'm afraid I'll have to drive the car myself.
Kalacagim.
I'll stay.
Onu arayïp, kabakulaga yakalandïm bir süre kalacagïm diyeyim mi?
Shall I phone and tell him I've caught the mumps or something and stay a while?
Ben burda kalacagim.
I'm staying right here.
Fiyatini ödeyecek parayi biriktirene kadar seriflikte kalacagim.
I'll stay on as sheriff long enough so I'll have enough money to pay for it.
- Ben biraz burada kalacagim.
- I'm going to hang around for a while.
Yemin ederim ki Amerika Birlesik Devletleri'ne sadik kalacagim.
I pledge that I will be loyal to the United States of America.
Yemin ederim ki ABD'ne sadik kalacagim.
I pledge that I will be loyal to the United States of America.
Burayi Egitim kuruluna satacaklar... ve bende sokakta kalacagim.
They gonna sell this place to the Board of Education... and I'll be out on the street.
Ben olayin üstünde kalacagim.
I'm staying on deck.
Yoksa seni öldürmek zorunda kalacagim!
Or I'm gonna have to kill you.
söyle yazmisti : Bir gün bunu bir filmin basina yalnizca siyah bir bant esliginde, koymak zorunda kalacagim resimde mutlulugu göremezlerse eger, bari siyahi görsünler...
He wrote me : one day I'll have to put it all alone at the beginning of a film with a long piece of black leader ;
Muvekillerimin guvenine ve sirlarina sadik mi kalacagim?
I will maintain the confidence and preserwe inviolate the secrets of my client?
Burada kalacagim.
I will stay here.
Merak etme! Onunla kalacagim. - Tesekkür ederim.
Don't worry, I'll stay with him.
Hayatimin nasil oldugunu gördügüne göre,... umarim sana söylemek zorunda kalacagim seyi anlayisla karsilarsin.
Now that you see what my life is like, I hope you will understand what I have to tell you.
Anne sinifa geç kalacagim.
- Mum, I'm gonna be late for class?
Hayatimin geri kalaninda bu evde kalacagim. ve yavan yasli bir kadin olacagim.
I'm going to stay in this house for the rest of my life and become a barren old woman.
Burada kalacagim
My sofa..!
- Öyleyse ben nerede kalacagim?
- Will do? No problem!
- Ah, sana bahsettigim gorusme icin gec kalacagim.
Uh, gonna be late for that meeting I told you about.
Buarada LJ ile kalacagim.
I'm going to stay here with LJ.
Ben... Geç kalacagim.
I'm... gonna be late.
Sloan'un toplantisina senin yüzünden geç kalacagim.
Yore gonna make me late for my meeting with sloan.
Ben geç kalacagim.
I'M. gonna be late.
Hep öyle kalacagim.
That's who I'll always be.
Staples * ve Baby GAP'tan * alisverisi kesmezseniz eski moda kiz olarak büyük sirketlerin arasinda kalacagim.
If you don't stop buying crap At Staples and Baby Gap I'm an old-fashioned girl And I'm stuck in a corporate world
Bayan Archer, eger ameliyati hemen olmazsaniz, kalbinizin kan desteginin kesilecegini size garanti edebilirim, ve böylece yine de sizin içinizi açmak zorunda kalacagim.
Ms.Arc.her, if you don't have the surgery soon, I can guarantee you that the blood supply to your heart will be cut off, and I'll have to open you up anyway.
Eger simdi gitmezsem annem gibi buraya tikilip kalacagim.
Yeah, and, you know, if I don't get out now, then I'm just gonna be stuck here like Mom.
- Ben burada kalacagim.
- I think I'll stay here.
Lütfen "Ev gibisi yoktur." deme Çünkü söylersen kanepene kusmak zorunda kalacagim.
Please don't say, "There's no place like home"...'cause if you do, I might have to puke all over your sofa.
Gittigi yere kadar öyle kalacagim.
I'll be one for as long as I can.
Hayir, haydi ama bunu yapmak istiyorum, asagida kalacagim.
No, come on. I want to do this. I'm staying down here.
Seninle kalacagim.
I'll stay with you.
Otelde yer ayirttim, annem gelene kadar - orada kalacagim.
I reserved a hotel suite ; aying there
hayir, burada kalacagim.
No, I will stay.
Sana iyi bir ders vermek zorunda kalacagim.
I'm going to have to teach you a lesson.
Tarih sunumum için geç kalacagim.
I'm gonna be late for my history presentation.
Cekimser kalacagim.
I'm going to abstain.
Tum gece senin yaninda kalacagim.
I'm gonna stay by your side all night.
Testten kalacagim ve bana ne yapacaklarini bilmiyorum.
I will fail this test and I don't know what they're gonna do to me.
Evet, ama seni görmek zorunda kalacagim.
Yeah, but I have to see you.
Partiye geç kalacagim.
I'm gonna be late for this party.
- Hayir, ben burada kalacagim.
Wha...? No, no, no, I'll stay here.
Sanirim bir kac kisinin uzerinden gecmek zorunda kalacagim
I guess I will have to go over a few heads.
Hiç bi'sey yapamiyorum ve üsümeye basladim. " demek zorunda kalacagim.
I can't think of nothing and it's starting to get cold. "
Sana sonsuza kadar borclu kalacagim bunu biliyorsun degil mi?
You know that you're indebted to me forever, right?
Ben burada Jeremy'yle kalacagim.
I'm gonna stay here with Jeremy.
Muhtemelen burayi da satmak zorunda kalacagim.
Probably have to sell this place.
- Sinuessa'da mi kalacagim?
I am to remain in Sinuessa?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]