Sıraya girin Çeviri İngilizce
565 parallel translation
Sıraya girin, sıraya!
Make a line, a line.
Sıraya girin!
Line up!
Sıraya girin dedim!
Line up, I say!
Torbalarınızı alın ve sıraya girin.
Get your packs and fall in. Hurry up!
Torbalarınızı alın ve sıraya girin.
Get your packs and fall in.
- Pekala ; sıraya girin ; çabuk.
All right, line up. Quick.
Sıraya girin.
Get in line.
Sıraya girin.
Line up.
Sıraya girin.
Fall in, in this order.
Gelin, gelin haydi. Çabuk sıraya girin.
Come, come now, let's line up quickly.
Sıraya girin.
Fall in.
Sıraya girin, dedim.
I said fall in.
Acele edin, sıraya girin, sıralanın.
Hurry up, get in line, line up.
Sıraya girin. Pirinçler için çuvalları dağıtacağım.
Stand in line, I'm going to hand out the sacks for the rice.
- Pekala, sıraya girin!
- All right, let's fall in!
Sıraya girin, haydi.
Line up, come on.
Sıraya girin.
Press a line here.
Oraya sıraya girin.
Get in there.
Tamam millet. Kesin gürültüyü! Sıraya girin!
All right, you men, break it up!
- Şu çizgide sıraya girin.
- Take a turn on that line!
Sıraya girin hadi.
Let's line up
Çocuklar, sıraya girin.
Children, keep in line.
Burada sıraya girin.
Line up here.
Haydi, sıraya girin.
Come on, come on, line up.
Jube içerideymiş gibi sıraya girin.
Line up like Jube's inside.
Pekâlâ, sıraya girin!
All right, fall in.
Haydi gençler, sıraya girin.
Come on, lads, keep in line there.
Dışarıda sıraya girin.
Line up outside.
Tamam, derhal sıraya girin.
Well, form up. Quickly.
Sıraya girin.
Fall in behind.
Sıraya girin.
Line up!
Sıraya girin.
Just file in.
Tamam, şimdi sıraya girin.
Okay, form your lines, now.
Düzgün, düzgün sıraya girin.
Now, straight. Nice and straight.
Burada, tam önümde sıraya girin.
Form a line right here in front of me.
Muhafızlar, sıraya girin.
Guards, fall in.
Duvar kenarında sıraya girin.
Form a queue, along the wall.
Haydi sıraya girin.
Line up to get your perfume.
Sıraya girin, çocuklar.
Shape up, boys.
Sıraya girin.
Shape up.
Sıraya girin! Hadi!
Line up!
Sıraya girin beyler.
Form a line, gentlemen.
Sıraya girin!
Line it up!
Şu iğrenç taslarınızı alıp, sıraya girin.
All right, get your mess tins and get in the line.
Dışarıda sıraya girin!
Fall in outside!
Sıraya girin!
Get in line!
Pekâlâ, piç kuruları, sıraya girin.
All right, you bastards, fall in.
Haydi bakalım, sıraya girin, hepiniz.
Come on now into the line all of you.
Sıraya girin. Emirler.
The fisherman had his means of making a friend of his enemy.
Sıraya girin.
Just be patient, folks.
Dörderli sıraya girin!
Militia!
girin 1627
girin içeri 48
girin lütfen 30
sıraya 31
sıraya geç 32
sırayla 26
sıraya geçin 80
sıraya gir 63
sırayı bozmayın 32
girin içeri 48
girin lütfen 30
sıraya 31
sıraya geç 32
sırayla 26
sıraya geçin 80
sıraya gir 63
sırayı bozmayın 32