Şuraya Çeviri İngilizce
15,189 parallel translation
Şuraya bak!
Look at that!
Şuraya bak.
Just look at you.
- Şuraya oturun.
- Sit here and watch.
Şuraya gidelim.
Go there.
Şuraya bak!
Look at all this!
Şuraya sıkışsam da olur.
Well, I can just... I can scooch in.
Standart SWAT formasyonunda şuraya bir atlı polis yerleştirilir... -... yani kör nokta işimizi görmez.
Well, standard SWAT formation places a mounted officer there so that blind spot doesn't help us.
Şuraya geç lütfen.
Step over there, please.
Şuraya bak.
Hey.
Lanet olsun, - gerçek isim kullanıldı. - Şuraya bak.
Oh, damn,. Look.
Atla bakalım şuraya da cesedimizi öne doğru biraz kaydır.
We, climb on in, start scooching him forward.
Geç şuraya, geç.
Back up. Hang on right here.
Şuraya bak.
Look at this.
Şuraya bak.
Hey. Look at this.
Otur şuraya!
Have a seat!
Helyum tankı şuraya gitsin.
Helium tank goes over there.
- Tam şuraya.
- Right here.
Onu hemen şuraya bırakacağız.
We're just going to pop him in here.
Şuraya, dayını onu bıçaklarken çizsene.
Why don't you draw another picture over here of him stabbing her?
Şuraya da kendini onunla seks yaparken çizsene.
Why don't you draw a picture down here... of you having sex with her there.
Tamam, şuraya park edebilirsin.
OK, now you can park there.
Şuraya bir bak.
Ah, would you look at that.
Şuraya bakalım.
Try looking here.
Tam şuraya. Harika.
Right over there.
Şuraya gir.
Get in there.
Şuraya koyalım.
Here. Let's put him right here.
Şuraya bakın.
Look here.
Kazığı şuraya koyun çocuklar.
Put those stakes right down here, boys.
Şuraya.
Right here.
Şuraya taşıyın.
Hey, move him over there.
Şuraya bak.
Look over there.
Şuraya at.
Just toss it in there.
Vücudum rahatsız edici derecede kan pompalıyor ve hepsi tam şuraya toplanmış gibi hissettiriyor.
I just have blood pumping through my body in an uncomfortable way and it feels like it's all accumulating right here.
- Şuraya bir yere salıvermem lazım.
I need to... I need to push.
- Patron, şuraya imzalaman lazım.
- Boss. You need to sign these.
Şuraya oturt.
Put her down over here.
Otur şuraya!
Sit the fuck down.
- Şuraya bakalım.
- Let's try up here.
Şuraya otursanıza.
Yeah, have a seat in there.
Şuraya.
Through there.
Onu buraya ve buraya attığım yumruklarla değil sadece şuraya attığım yumruklarla yeneceğim.
I will beat him, but no punches gonna land here, here. Only in here.
Tabağı şuraya koy.
Put the plate down there.
- Şuraya koy.
Here, put this down there.
Galiba şuraya girdi.
I think he went in there.
Onu şuraya koyabilirsin.
Oh, you could just put that down right there.
Şuraya bi bak.
Look at this place.
Şuraya bakın!
- They're gonna kill us all!
Şuraya bas...
You gotta press...
Şuraya geçsek, sakıncası var mı?
Do you mind moving over there?
Gel şuraya!
Come here!
Gel şuraya.
I need your help, man.