Ben icabına bakarım Çeviri İspanyolca
431 parallel translation
Ben icabına bakarım.
Ya me encargo yo.
Harvey kapımıza gelirse ben icabına bakarım.
Y cuando Harvey venga de visita, yo trataré con él.
Siz bekleyin, ben icabına bakarım.
No os mováis. Yo arreglaré esto, un momento.
Ben icabına bakarım, aynı senin yaptığın gibi.
Yo haré el trabajo como tú lo hubieras hecho.
Ben icabına bakarım, patron.
Yo me encargo de ellos, patrón.
Teşekkürler, ben icabına bakarım.
¡ Gracias, ya me encargo yo!
O samuraya gelince, ben icabına bakarım.
Yo mismo me encargaré de los Samurai del molino.
Tamam, ben icabına bakarım.
Yo me encargo de él.
Ben icabına bakarım.
Sé cuidarme bien.
Tamam. Tamam. Ben icabına bakarım.
Yo me encargaré.
Ben icabına bakarım.
- A la cama. Yo me ocuparé de esto.
Kendim halledeceğim. Bizi tanıştır yeter. Ben icabına bakarım.
Iré hacia allá, Preséntame y yo me encargaré,
Ben icabına bakarım.
- Sí, sí, ya me encargaré.
Ben icabına bakarım.
- Hecho. Me encargaré de eso.
Ben icabına bakarım.
- Está bien, yo me ocupo.
Ben icabına bakarım.
Yo me ocuparé.
Ben icabına bakarım.
Yo me encargaré. Ángel.
Ben icabına bakarım.
Yo que quedo con él.
Ben bu domuzların icabına bakarım.
Me haré cargo de esos cerdos.
Bana Jonathan deyip durma, ben onun icabına bakarım.
Deje de hablar de Jonathan, yo me ocuparé de él.
Bak Bunte, sen siyasetle ilgilen. İşin icabına ben bakarım.
Usted encárguese de la política y déjeme a mí los negocios.
Onun icabına ben bakarım.
Yo me encargo de Joe.
- Kuzeyin icabına ben bakarım.
- Yo me ocuparé del norte.
Ben icabına bakarım.
Lo arreglaré.
Ben onun icabına bakarım.
Yo me encargaré de él.
Onun icabına ben bakarım, Amos.
Yo me hago cargo, Amos.
Ben onun icabına bakarım. Acele etmelisin!
- Deprisa, está anocheciendo.
Ben onun icabına bakarım.
Sé cómo manejarla.
Ben senin icabına bakarım, inan bana.
Yo me ocuparé de eso, créeme.
Sen Ned'in peşine düş, ben Chaney'nin icabına bakarım.
Apunta a Ned, yo me ocupo de Chaney.
- Onu buraya getir, ben onun icabına bakarım, merak etme.
Tráelo aquí, yo me encargaré de cuidártelo
Merak etmeyin, ben kuşun icabına bakarım.
Me encargaré de ese loro que nos preocupa.
Ben onun icabına bakarım, görürsün!
Ya me ocuparé de él, tú espera.
Bu süre içinde ben herşeyin icabına bakarım.
Yo me ocuparé de todo : Los periódicos, los preparativos.
Bu hiçbir şey, ben onların icabına bakarım.
Chen. No hay problema. Yo me voy a encargar.
Merak etme, ben icabına bakarım.
Me has salvado de la necesidad de hacer la cola, gracias.
Ben onun icabına bakarım.
Yo me aseguraré de ello.
Ben adamın icabına bakarım.
Yo me encargo de él.
Devereau'un icabına ben bakarım.
- Yo me encargaré del Sr. Devereau.
Bozuk kısmını ailem yesin ben en iyi kısmın icabına bakarım.
Es como si... "¡ Que mi familia se coma el pan seco!" "¡ Yo me quedo con el Número Uno!"
Ben onun icabına bakarım.
Me encargaré de que se haga, señor...
Ben kulenin icabına bakarım.
Yo me encargo de la torre.
Ben onların icabına bakarım.
Yo me ocuparé de ellos.
Eğer canını sıkacak olursa, ben onun icabına bakarım.
Si te molesta, yo me encargaré de él.
Evet, Yanniciğim, öyle yap. Ben de, merak etme, Hepsinin icabına bakarım.
Sí, Yanni, hazlo así... y por mí no te preocupes, yo me hago cargo
Ben onların icabına bakarım.
Yo me encargo de estos dos.
Tamam, ben hemen icabına bakarım.
Bien. Lo comprobaré ahora mismo.
Ben her şeyin icabına bakarım.
Me encargaré de todo.
Ben Onun icabına bakarım.
Puedo encargarme de él.
Ben Lao Li'nin icabına kendim bakarım.
Yo mismo me ocuparé de Lao Li.
Ben de icabına bakarım.
¿ Vale?
icabına bakarım 27
bakarım 81
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben istemiyorum 126
ben işe gidiyorum 20
ben istedim 39
ben içerim 23
ben isterim 63
ben ilgilenirim 144
bakarım 81
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben istemiyorum 126
ben işe gidiyorum 20
ben istedim 39
ben içerim 23
ben isterim 63
ben ilgilenirim 144