Cesaret edemem Çeviri İspanyolca
126 parallel translation
Sana bir daha dokunmaya cesaret edemem...
No me atrevería a volver a tocarte...
- Tekrar gelmeye cesaret edemem. - Şimdi gel bakalım.
- No me atrevería a volver.
Cesaret edemem. Böyle bir şeyi düşünmeye bile cesaret edemem.
Ni siquiera me atrevo a pensar en algo así.
Harcamaya cesaret edemem fakat, bir yere de atamam.
No voy a usarlo, pero lo respeto.
Onu bir daha görmeye asla cesaret edemem.
- No me atreveré a ir a verla. - Ven a dormir...
- Bunu ummaya cesaret edemem.
– Espero que así sea.
Elimin kaymasına cesaret edemem.
No puedo cometer un fallo.
Evet. Bunu düşündüm, ama beklemeye cesaret edemem.
Sí, lo había pensado, pero no hay tiempo.
Eve gitmeye cesaret edemem.
No me atreveré a ir a casa.
Çar'ıma karşı çıkmaya cesaret edemem ama ayak izlerini de takip edemem.
Nunca osaría oponerme al zar, pero no puedo seguirle.
Cesaret edemem... Korkuyorum...
No puedo más, tengo miedo.
Bunu şu an yapmazsam bir daha asla cesaret edemem.
Si no lo hago ahora, no me atreveré jamás.
Cesaret edemem.
No me atrevo.
Yapamam, cesaret edemem, benim sevgili tatlı kızım.
No puedo y no me atrevo, querida niña.
Majeste, tahmin yürütmeye bile cesaret edemem.
No tengo ni la menor idea.
Çok güzel. Bunu takmaya asla cesaret edemem.
Es demasiado hermoso, nunca osaré llevarlo.
Cesaret edemem.
No me conviene.
Eğer parayı akşama kadar bulamazsam... Evden dışarı çıkmaya bile cesaret edemem.
Si tengo el dinero esta noche no saldré de casa.
Düşmanına mağlup olduğun için böylesi cezalandırılman böyle bir şeye ben bile cesaret edemem.
Avergonzar a un vasallo delante de todos es un error. Ni siquiera yo podría hacer una cosa así.
- Hayır, söylemeye bile cesaret edemem.
No, no me atrevería.
Cesaret edemem.
No me atrevería.
Cesaret edemem.
No oso tomarla.
Cesaret edemem...
No me atrevo.
Yapamam... Cesaret edemem...
No puedo, no me atrevo.
Buna cesaret edemem... Dene şansını. Git birini dansa kaldır.
No tengo chance... lntente. llame una de ellas para bailar.
- Size şaka yapmaya cesaret edemem.
No me atrevería a gastarle una broma.
Cesaret edemem.
Nunca jamás.
Cesaret edemem, Peder.
No me atrevo, señor.
Daha fazla burada kalmaya cesaret edemem.
No me atrevo a quedarme más.
Daha kalmaya cesaret edemem.
¡ No me atrevo a quedarme más!
Daha kalmaya cesaret edemem!
¡ No me atrevo a quedarme más!
- Cesaret edemem.
- No me atrevo.
Bilirsin seninle münakaşa etmeye cesaret edemem sevgili kardeşim.
- No me atrevería a contradecirte.
- Ben buna asla cesaret edemem.
¡ Yo nunca me atrevería!
Herkes bakarken cesaret edemem.
si todos me miraban?
- Buna cesaret edemem.
- No me atrevo.
Onu öldüremem, buna cesaret edemem.
Matar es duro. No tengo valor.
Buna cesaret edemem, efendim.
No me atrevo, señora.
Mantiktan hoslandigin sürece tartismaya cesaret edemem.
No me atreví a sugerírselo, debido a que le gusta la lógica.
Bunu giymeye cesaret edemem.
Soy muy modesto para eso.
Ona bunu söylemeye cesaret edemem.
No me atrevo a decírselo.
Sana asla böyle bir rol teklif etmeye cesaret edemem.
Nunca me atrevería a proponerte algo así.
Buna cesaret edemem.
No me atrevo.
Buna cesaret edemem.
No, yo no oso.
Ona söylemeye cesaret edemem.
No me animo a decirle.
Bir daha yapmaya cesaret edemem Hocam.
No me atreveré a volver a hacerlo, Maestro.
Bazen tırmanmaya cesaret edemem geri dönerim... Sebebi babamın aşağıda olması ve bir hayvana benzemesi Daha kötü ne olur bilmiyorum düşmek veya babamın öfkesininden kurtulmak
A veces, no me atrevo a bajar porque allí está el bestia de mi padre y no sé qué es peor, si caerme o aguantar sus broncas, lo de los cojones, Cataluña, el honor del grupo y todos esos rollos.
- Cesaret edemem.
- ¿ Por qué no?
Buna, asla cesaret edemem.
No me atrevo.
Bir daha klüpten içeri adım atmaya cesaret edemem. Kesinlikle çok can sıkıcı.
Nunca más seré capaz de aparecer en público a la luz del día.
- Cesaret edemem.
No se atreverían.