Eski moda Çeviri İspanyolca
1,278 parallel translation
Peki eski o alıştığımız güzel eski moda değerlerimiz nerede?
"¿ Dónde quedaron los buenos valores " en los que creíamos?
Peki nerde o bir zamanlar inandığımız... eski moda değerler?
"¿ Dónde quedaron los buenos valores " en los que creíamos?
"eski moda değerler?"
" en los que creíamos?
Biliyor musun, aslında Niles için üzülüyorum, ama.. .. onunla eski moda bir gece geçirmekten de memnunum.
Sabes, de hecho lo siento por Niles, pero, me agrada el hecho de tener un salida a la antigua de sólo de chicos.
Eski moda taşlama, New York tarzında.
Apedreada al mejor estilo neoyorquino.
Sendeki eski moda.
Los tuyos son del tipo antiguo.
Ben de, eski moda saten kuşak da hoşuma gitti.
- A mí también. Y ese moño de raso.
Eski moda.
Anticuado.
Eski moda giysiler içinde iri bir İrlandalıydı.
No. Era un matón irlandés con ropa anticuada.
Bu eski moda değil, külüstür bir numara.
Eso no es vieja escuela, eso es decrépito.
Bu eski moda değil, külüstür bir numara.
¡ Eso no es vieja escuela, eso es decrépito!
Eski moda kovboy filmlerindeki gibi.
Es como en una vieja película del Oeste.
Benim param eski moda Amerikan parası seni orospu çocuğu!
Mi dinero es ahora anticuado! ¡ Monopolio americano, tu madre hijo de puta!
Kamyoncular eski moda bir intikam saldırısı için silahlanıyor.
Y unos camioneros que se están armando para tomarse la justicia por su cuenta.
Mükemmeliyetçilik ve eski moda bir tutarlılık.
Un producto impecable e integridad a la antigua.
Fakat ben anlamsızlığı kutlayan bu şovun parçası olmaktansa demode ve eski moda olmayı tercih ederim.
Así que prefiero ser anticuada y desempleada que formar parte de un programa que celebra la estupidez.
Peki, o zaman eski moda yöntemi uygulayabiliriz. Benim favorimdir.
Bueno, podemos intentar la manera anticuada.
Ben daima standart, organik ve eski moda yöntemi tercih etmişimdir.
Yo siempre he preferido la manera anticuada orgánica normal.
İstenmiyor. Eski moda istiyor.
La qu ¡ eren trad ¡ cional.
İçten yanmalılar eski moda bilim.
La combustión interna es cosa del pasado.
İlişkilerini mahveden şey senin şu... eski moda erkeklik anlayışın.
Vince, tu idea de la virilidad es pasar Eddie Cochran y cogerte a tu novia, ¿ de acuerdo?
Seni kıl Richard Pryor tipli, eski moda favorili herif!
¡ Y se peina corto de los lados... igual que Richard Pryor, el muy pendejo!
# Devrim için tek bir yol görünüyor, o da eski moda düşünmek. #
Parece que la Revolución es la única manera... Puede ser una forma antigua de pensar...
Gerçekçi olmak gerekirse zaten, fazlasıyla eski moda söylüyorum.
A decir verdad, me estaba volviendo un poco anticuada.
"Benim oğlum, avukat." Eski moda.
"Mi hijo, el doctor".
Ne kadar eski moda bir kıIık bu böyle
Ese aspecto tan pasado de moda.
Tabi, ben eski moda görünüyorum.
Claro, yo estoy pasada de moda.
Sanki eski moda bir dans müziği.
Como la antigua música de baile de las bandas.
- Eski moda bir yöntemle. Satın aldım.
- al viejo estilo. lo he comprado.
Ve caddelerde yürüyor. Eski moda ama kahramanlıkla ilgili bir şey bu.
Y anda por la parte exterior de la calle es anticuado, pero caballeroso.
Eski moda ve...
Es tan pintoresco y...
Eski moda polis işi yapalım.
La anticuada labor policial, ¿ no?
- Biraz eski moda...
- Es como una anticuada...
Peki eski o alıştığımız güzel eski moda değerlerimiz nerede?
¿ Dónde están los anticuados principios con lo que contábamos antes?
Peki eski o alıştığımız güzel eski moda değerlerimiz nerede?
"¿ Dónde quedaron los buenos valores..." "... en los que creíamos? "
Bu eski moda iyi bir silah.
Es un buen fusil de los antiguos.
- Terapistimin bürosunun yanında harika bir mağaza var. Eski moda muhteşem giysiler satılıyor.
Hay una tienda por la oficina de mi terapeuta que tiene la mejor ropa antigua.
Karl Wainwright eski moda birisiydi eski moda şeylere değer veren, eskiyi seven bir kalbi vardı.
Karl Wainwright era un hombre pasado de moda, con valores tradicionales, y un corazón antiguo.
Her zaman aynı şekilde giyiniyorsun ve bu biraz eski moda.
Siempre llevas ese extraño look que parece del siglo pasado.
Dışarı çıkmana gerek yok... çünkü ben bütün arkadaşlarını... eski moda bir piyano partisi için sana getirdim.
¿ por los bombones que me esperan en la puerta del camarín?
Böylece arkadaşlarını eski moda bir piyano partisine getirebilecektin...
No te nominaron. ¿ Qué?
- ve Will, herkes eski moda piyano partilerini sever. - Lütfen "eski moda piyano partisi" demeyi keser misin?
Llamó aluien de los premios MAC.
"Eski moda piyano partisi" diye birşey yoktur. Sen "eski moda piyano partisi" deyip duruyorsun diye böyle birşey olmak zorunda değil!
Ted...... homosexual.
Benim hatam... Eski moda deli!
Quiero estar un rato solo.
Belirtmeliyim ki bu katıldığım, en iyi eski moda piyano partisi.
Supongo que tienes razón. Te he engañado.
Adam eski moda bir gay bir adamın aletinin ismiyle kurulan bir barda evlenme teklif ediyor.
Si, no es más que un tipo anticuado, declarándose a un hombre, en un bar bautizado en honor del culo de un hombre.
Tamam Chris, artık eski moda antremanların zamanı geldi.
Muy bien, Chris.
Bu sözüm kulağına küpe olsun. Avcı gelip o çirkin, orantısız popona tekmeyi basacak ve seni eski tanrı, moda kurbanı yaratıkların geldiği, yere postalayacak.
Escúchame, la Cazavampiros te va a dar una patada en tu fofo y ladeado culo y te va a enviar a cualquier sitio donde acepten a un ex dios hortera y sin gusto como tú.
Biliyorum.Sen - iyi, eski kafalı, etraftan bihaber Taş Devri adamısın.
Lo se. Eres un buen hombre... un buen, pasado de moda, fuera de onda, tipo de la Edad de Piedra.
Bu sanki eski moda sıkıcı birşey gibi... sadece içinde piyano ve parti kelimeleri var!
No, no...... y si.
Bu Will'i eski moda piyano partisi havasına sokacaktır. Beni sayma Grace,
Alice Robinson era......