English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ G ] / Gelecek misin

Gelecek misin Çeviri İspanyolca

2,013 parallel translation
Bu gece gelecek misin?
¿ Vienes esta noche?
Tekrar gelecek misin?
¿ Volverá?
Eğer seni buradan çıkarırsam benimle İngiltere'ye gelecek misin?
Si te saco de aquí, ¿ vendrás conmigo a Inglaterra?
Gelecek misin?
¿ Lo harás?
- Oh, gelecek misin?
- ¿ Vendrás?
Sonra gelecek misin?
¿ Vendrás luego?
- Gelecek misin, abi?
¿ Vendrás, hermano mayor? Medio hermano mayor.
Paris'ten döndün mü ve bu akşam gelecek misin, sormak için aradım.
¿ Regresaste de Paris y estarás lista para esta noche?
Gerçekten bundan sonra her Pazar gelecek misin?
¿ De verdad vas a venir cada domingo?
Voleybol maçıma gelecek misin?
¿ Quieres venir a mi partido de voleibol?
- Bugün gelecek misin bari?
- ¿ Vas a aparecer hoy?
Güvenlik kamera odasına gelecek misin?
¿ Puedes poner los pies en la sala de las cámaras de vigilancia?
- Daha sonra gelecek misin?
- ¿ Vas a venir después?
Tekrar gelecek misin?
¿ Volverás de nuevo?
Gelecek misin?
¿ Vendras?
Yakında eve gelecek misin?
¿ Vendrás pronto a casa?
- Geri gelecek misin?
- ¿ Vuelves aquí?
Gelecek misin yoksa...
¿ Vendrás o...?
Abla, sen benim yemek Yarışmama gelecek misin?
Didi, ¿ vendrás a mi concurso de cocina?
Ama ben, hepiniz olmadan şehri bırakamam, bundan dolayı sen, benle gelecek misin?
Pero no puedo dejar la ciudad sin vosotros, así que, ¿ vendréis conmigo?
Peki sonrasında, tahttaki yerini almak için geri gelecek misin?
Y entonces retornarás a tu justo lugar en el trono.
Eee, bizimle gelecek misin?
¿ Vas a venir con nosotros?
Palermo'ya benimle birlikte gelecek misin?
Y bien, ¿ te convenciste? ¿ Vienes conmigo a Palermo?
Sadede gelecek misin?
¿ Va a algún lado?
Güzel. Mike, her hafta sonu gidip gelecek misin?
Mike, ¿ conducirás todos los fines de semana?
Yatağa gelecek misin?
¿ Vas a venir a la cama?
Benimle gelecek misin?
¿ Vendrás conmigo? - No.
- Blair'in partisine gelecek misin?
¿ Te veré esta noche en la casa de Blair?
Anne, Pazar günü sen de gelecek misin?
Habrá una pequeña fiesta.
Sen gelecek misin?
¿ Vendrás?
Gelecek hafta doğum günü partime gelecek misin?
¿ Vais a venir a mi fiesta de cumpleaños la semana que viene?
Dansa gelecek misin?
¿ Vas a ir al baile?
Beni görmeye gelecek misin?
¿ Entonces vas a venir a verme?
Bizi görmeye gelecek misin?
¿ Vendrás a vernos?
Benimle gelecek misin, kuzen?
¿ Vendrás conmigo, prima?
Geri gelecek misin?
¿ Volverás?
Var tabii de... Ya kusura bakma ama sen hep böyle gelecek misin?
Sí, claro, pero ¿ piensas aparecer así, de repente, todos los días?
Gelecek misin gelmeyecek misin?
- ¿ Lo harás o no?
Bir kere daha soruyorum, gelecek misin gelmeyecek misin?
- Te lo preguntare una vez más.
- Gelecek misin lan buraya, mal?
- ¿ Eh, vas a venir, idiota?
Gösteriye gelecek misin?
¿ Vas a venir al concierto?
- Bizimle gelecek misin?
¿ Vienes con nosotros?
- Hey baksana Cuma yine göl kıyısına gelecek misin?
Vamos a reunirse de nuevo el viernes?
- Sen gelecek misin?
- ¿ vendras?
Vedalaşmak için gelecek misin?
¿ Volverás a tiempo para despedirte?
Gelecek yıl oyun kurucu olabilir misin sence?
¿ Crees que podrías ser mariscal de campo el próximo año?
Sence onların eğlenmem için düşündüklerinin benim kahve falı bakmam, gelecek hakkında birkaç bilgi vermem olmadığına emin misin?
¿ Y estás seguro que su idea de pasarla bien no incluye sentarme en una esquina para leer hojas de té o adivinar un destino o dos?
- Gelecek misin?
¿ Volvemos a entrar?
Söyler misin, kocam gerçekten gelecek mi?
Bueno, dígame, ¿ acaso sabe cuándo llegará mi esposo?
Gelecek hafta Formantera'ya gideceksiniz ama benim ona yapmak istediğim bir sürpriz var. Yer değiştirmemiz mümkün mü? Yani hafta sonu onu bana bırakabilir misin?
Partes a Formentera el próximo fin de semana, pero tengo una sorpresa para ella ¿ De modo que podemos cambiar?
Sen gelecek misin? - Evet.
¿ Vienes?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]