English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ H ] / Hâllederiz

Hâllederiz Çeviri İspanyolca

37 parallel translation
Nick'le birlikte hâllederiz.
- Nos ocupamos Nick y yo.
Biz bu işi evde kendimiz hâllederiz.
Nosotros solos nos preocuparemos de esto.
- Endişelenme, Buck. Biz hâllederiz.
- Espera Buck, nosotros nos encargamos.
Edvena'yla hâllederiz.
Edvena y yo lo haremos.
"Tamam, hâllederiz" dedi.
Y dijo, "está bien, que sí.".
- Meselimizi sonra hâllederiz.
Podemos resolver después, nuestros problemas.
Tamam. Sen Scylla'nın nerede olduğunu söylersin, sonra da detayları hâllederiz.
Está bien, dime dónde está Scylla y resolveremos los detalles más tarde.
O yüzden teşekkürler ama bundan sonrasını biz hâllederiz.
Muchas gracias, pero creo que nos encargamos desde aquí.
Bir dahaki sefere hâllederiz.
Lo tendremos la próxima vez.
- Pekâlâ buradan sonrasını biz hâllederiz.
Muy bien, nos encargaremos.
Bundan sonrasını biz hâllederiz, teşekkürler.
Seguimos solos a partir de aquí. Gracias.
Buradan sonrasını biz hâllederiz.
Lo cogeremos de ahí. Gracias.
Sanırım buradan sonrasını hâllederiz.
Creo que podemos ocuparnos a partir de ahora.
- Sorun değil, baba. Biz hâllederiz.
Está bien, papá, nosotros lo haremos.
Gerisini biz hâllederiz.
Luego entraremos.
Kendi adamlarımla hâllederiz.
Tengo mi propia gente para hacer eso.
Biz hâllederiz.
Nosotros lo haremos.
Pekâlâ, evlat, bundan sonrasını biz hâllederiz.
Muy bien, chico, las llevaremos desde aquí.
Sonra da sizin işi hâllederiz.
Y luego, ya sabes, nos encargamos del trabajo después de eso.
Biz hâllederiz.
Estamos en eso.
Hâllederiz.
Eso lo manejaremos.
Buradan sonrasını biz hâllederiz.
Ahora nos encargamos nosotras.
Tamam, hâllederiz.
De acuerdo, entendido.
Sen içeride bekle, sonra hâllederiz.
Espere en la sala y lo arreglaremos después.
Biz hâllederiz.
Nos ocuparemos de esto.
Biz hâllederiz. Değil mi?
Estaremos bien. ¿ Más hombres?
- Hâllederiz.
- Lo arreglaremos.
Biz hâllederiz.
Tenemos esto.
Onları orada hâllederiz.
Acabaremos con él al aire libre.
- Yarın hâllederiz.
- Papá y yo los lavaremos mañana.
- Hâllederiz, Fishy Teyze.
Seguro, tía Fishy.
Olur da bir işçi hastalanırsa bunu kendi içimizde hâllederiz.
Si un empleado se enferma, nos ocupamos de forma interna.
İç kanama için risk teşkil ediyor ama hâllederiz.
Hay un riesgo de hemorragia interna, pero vamos a llegar por delante de él.
Gösterge başlangıçta kötüye gidiyordu ama hâllederiz diye düşündük.
Los scáners fueron negativos inicialmente, pero creímos que teníamos un derrame.
Sen dışarı çık, biz hâllederiz.
Sal fuera. Lo tenemos.
Hâllederiz.
Podemos solucionarlo.
Onun için yaparız, bir sonrakinde buraya geri döner, onun işlerini hâllederiz.
Hacemos esto por ella y, antes de darte cuenta, estamos de vuelta aquí con ella dirigiendo el cotarro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]