English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ K ] / Kız kardeşim

Kız kardeşim Çeviri İspanyolca

5,217 parallel translation
- Kız kardeşim Florida'da yaşıyor.
- Mi hermana vive en Florida.
Kız kardeşim o.
Es mi hermana.
- Kız kardeşim Rachel ve kocasıyla yaşıyorum.
Vivo con mi hermana Rachel y su marido.
Sayın Yargıç, aramızda kalsın da kız kardeşim Evelyn'i baş göz etmeden ölmeyeceğim.
Señoría entre nosotros no es que no esté deseando casar a Evelyn.
Kız kardeşim beni suçlayacak.
Mi hermana me culpará.
Kız kardeşim Punjab'da yaşıyor.
Ella vive en el Punyab.
Kız kardeşim onu benim için seçti.
Mi hermana la eligió para mí.
Eğer kız kardeşim benim için koca seçseydi, çüksüz olurdu.
Si mi hermana me eligiera marido, sería un idiota.
Hem babam, hem kız kardeşim, hem de... ya annen?
Mi padre, mi hermana y... ¿ Y tu madre?
Benim için değiş kız kardeşim Ruth için düşünüyorum.
No pienso en mí, sino en mi hermana Ruth.
Ve şimdi de kız kardeşim elinde.
Y tiene mi hermana
Üzgünüm ama sen benim kız kardeşim gibisin.
Lo siento, pero... eres como una hermana para mí.
Kız kardeşim ve özellikle yeğenlerim için güçlü olmaya çalışıyorum.
Trato de ser fuerte por mi hermana y mis sobrinos, especialmente.
Kız kardeşim Kopus denen herifin kamyonetinin önünde oturuyor.
Mi hermana está sentada en el camión de ese Kopus ahí enfrente.
Keşke kız kardeşim ve benim hiç anne-babamız olmasaydı. Böylece masum bir şekilde büyüyebilirdik.
Ojalá yo y mi hermana no hubiéramos tenido padres para haber crecido puros.
Ama sonra kız kardeşim aklıma geliyor.
Pero luego pienso en mi hermana.
Küçük bir kız kardeşim var.
Tengo una hermana pequeña.
Kız kardeşim seni epey takdir ediyor.
Mi hermana te tiene bastante cariño.
Doğru. Kız kardeşim ve lehimci eşi dışarıda caddedeler.
Mi hermana y su marido, el hojalatero, terminaron en la calle.
Kız kardeşim beni sever, Dr. Lecter.
Mi hermana me quiere, doctor Lecter.
Kız kardeşim için bir babaydım.
Lo era para mi hermana.
Kız kardeşim beni bulmasaydı domuzlar yüzümden daha fazlasını yerdi.
Si mi hermana no me hubiera encontrado, los cerdos se habrían comido más que mi cara.
- Evey, bu kız kardeşim.
Sí, es mi hermana.
Annem ve iki kız kardeşim.
Dos hermanas y mi madre.
Seul'da iki kız kardeşim var.
Tengo dos hermanas en Seúl.
Kız kardeşim ve Marcel. Daha rahat bir hayat sürebilmek için arkamdan iş çeviriyorlarmış.
Mi hermana y Marcel se están estado viendo a mis espaldas durante casi dos siglos.
Kız kardeşim, Piper, burada. Çok ilginç bir durum. Çünkü teknik olarak federal hükümetin bir mahkûmu.
Y mi hermana, Piper, está aquí, y eso es verdaderamente increíble, porque ella es técnicamente una reclusa del gobierno federal.
Küçük kız kardeşim içerde.
Mi hermana menor está ahí dentro.
Bilemiyorum, kız kardeşim gerçekten kötü bir deneyim yaşadı.
No lo sé, mi hermana tuvo una experiencia muy mala.
Yani, eğer bir kız kardeşim olması gerekseydi, ve esmer olmak zorunda olsaydı, Bronwen'in olmasını isterdim.
Quiero decir, si tuviera que tener una hermana y ella tuviera que ser castaña querría que fuera Bronwen.
Kız kardeşim beni kaçırdı!
¡ Mi hermana me secuestró!
Benim kaçık kız kardeşim beni kilitleyip bir rakunu dudaktan öpmeye...
"Mi hermana loca me encerró y me hizo besar a un mapache en la boca..."
Kız kardeşim beni kaçırmadı.
Mi hermana no me secuestró.
Kız kardeşim de geliyor, böylece biz...
Mi hermana está aquí, así que podemos...
- Kız kardeşim de olacak.
- Mi hermana estará allá.
Annem ve kız kardeşim nerede?
¿ Dónde están mi madre y mi hermana?
Diğer yandan kız kardeşim.
Mi hermana, por otra parte.
Bir kız kardeşim vardı, O...
Tuve una hermana, y...
Fark ettiniz mi bilmiyorum Bay Beaumont ama kız kardeşim lupus olduğu için falan bir süredir depresyonla mücadele ediyordum ama bu SEB tecrübesi sayesinde yeni bir bakış açısı kazandım diyebilirim.
Me doy cuenta, Sr. Beaumont, que he estado luchando contra la depresión a causa de lupus de mi hermana, pero creo sinceramente que mi experiencia en el SEB me ha ayudado a conseguir la perspectiva.
Kız kardeşim öldü.
Mi hermana está muerta.
Bir kız kardeşim var.
Tengo una hermana.
Annem öğretmendi. Babam askeri oldu. Ve ben bir kız kardeşim var.
Mi madre era una maestra, mi padre estaba en el ejército, y tengo una hermana.
Tam da bir kız kardeşim varmış gibi hissediyordum.
Estaba empezando a sentir que tenía una hermana.
Ve şimdi de kız kardeşim elinde.
Y tiene a mi hermana.
Kız kardeşim...
Mi...
Bu arada normalde Bayan Mükemmel olan kardeşim başını belaya soktu ve kızını başıma sardı.
Mientras tanto, mi hermana... generalmente la Srta. Perfecta... se ha metido en algún tipo de aprieto y me dejó a su hija.
O benim kız kardeşim.
Es mi hermana menor.
- Üç kız, bir erkek kardeşim var.
- Bueno, tengo tres hermanas y un hermano. - Vale.
- Bir kız kardeşim vardı.
Tenía una.
- Beni uyutmayan sırf gerizekalı kardeşim, üstüne kayıp yeğenim, bir de şu ölmüş zavallı kız değil sırf bunlar değil.
- Y no es solo mi idiota hermano y mi desaparecido sobrino y esta pobre chica muerta lo me me mantuvo despierta.
- Kız ve erkek kardeşim demek zorundayım sanırım.
Supongo que tendrías que decir mi hermano y hermana.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]