Leon Çeviri İspanyolca
3,227 parallel translation
Leon, hadi gidelim. Hadi gidelim, hadi!
Leon, vamos. ¡ Vamos, venga!
Leon mu?
Leon, no.
Leon ve Micha, siz gitmeyin.
Leon y Micha, no van.
- Sağ ol, Leon. - Görüşürüz, Dave.
Me refiero, ¿ qué será lo próximo que dirás, Dave?
Bir anda Leon'u ararken buldum kendimi. Bunun kolay bir şey olduğunu mu sanıyorsun?
Parker Ranch, el ocho de octubre, las hojas estarán cambiando.
Leon da diyet yaptığımı biliyor. Kınayarak baktı bana.
Puede que no lo apruebes, Dave, pero eso no importa.
Biliyorum. Kings of Leon sahne arkası.
Tras bambalinas en Kings of Leon.
Çoktan yönetmenle anlaştık. Leon ile.
Bien, ya hasta tenemos un director amarrado...
- Leon bu projede olduğu için çok şanslıyız.
Tenemos suerte de tener a Leon para este proyecto.
Sen ve Leon, çok özgürlükçü bir çiftsiniz, değil mi?
Entonces tú y Leon, son una pareja muy liberal, ¿ cierto?
Leon, bazı sahneleri özel olarak yazıyor.
Leon escribe especialmente unas escenas.
- Leon.
- Leon.
İkinci katilin adı Leon Seals.
Fue la misma semana, después de la tormenta, tal vez el mismo día.
- Bir hukuki yardım avukatı.
La segunda víctima fue Leon Seals.
- Aslında, seçecek olsam, Leon derdim.
- Además, en cuanto a las películas de ir, prefiero León.
Leon.
Leon.
Leon!
¡ Leon!
Leon'a bak Cher.
Mira a Leon, Cher.
Bu, Leon Lampl.
Ese es Leon Lampl.
Leon ilk günden beri Veronica'nın avukatlığını yapıyor.
Leon ha sido el abogado de Verónica desde el primer día.
Hayır, ama kameralar gösterdiği sürece, Leon olacak.
No, pero mientras las cámaras estén aquí, también lo estará Leon.
Leon. Müdür.
Leon. ¿ Director?
Leon'un burada olmasını gerektirecek kadar tehlikeli bir soruymuş gibi geliyor.
Eso se acerca peligrosamente a algo por lo que Leon debería estar aquí.
Müvekkiline aklını başına alması gerektiğini söyle, Leon.
Dígale a su cliente que se recomponga, Leon.
Zıplamaya, taklalar atmaya başlar ve aslan kafesine düşer.
Este empieza a saltar hacer tumbas y, por un fallo llega en la jaula del Leon.
Leon'la maç izliyoruz.
Viendo AMM con Leon.
Leon kıskanıyor.
Leon se está poniendo celoso.
Aslanın kafesinde ailen için endişelenemezsin.
En la jaula del leon, no puedes estar preocupado por tu familia.
- Olmaz, Leon.
- No, Leon.
Leon ve Irena'yı davet edeceğiz.
Vamos a invitar a León, Irena.
Leon, benimle gel!
Leon, ven conmigo!
- Olmaz, Leon. Seninle gelmek istiyorum!
- No, Leon. ¡ Quiero ir contigo!
Kayınbiraderim Leon Drywa.
Mi hermano - en-ley Leon Drywa.
- Sayın Leon Drywa mı?
- Sr. Leon Drywa?
Leon, Bruno'yu defnetmek zorundayız.
Leon, tenemos que enterrar a Bruno.
- Leon, tamam.
768 01 : 27 : 15,840 - - 01 : 27 : 17,279 Vamos.
Leon.
Léon.
De Kuyper ve Leon bu kadınla beraberler.
De Kuyper y León están con esa mujer.
Kanlı Tepe olarak bilinen bir tepeye 35 adamıyla 3 kere çıkma teşebbüsünde bulunmuş 2 bronz madalyası olan Teğmen Leon Gilbert gibi adamlar.
hombres, Tales como el Teniente Leon Gilbert, quien poseia dos estrellas de bronce, habia dirigido 3 veces a sus 35 hombres a una colina, llamada "Bloody Ridge".
Buna Bilişsel Uyumsuzluk Teorisi denir. İlk olarak Leon Festinger tarafından ortaya atılmıştır.
Esa es la Teoría de la Discordancia Cognitiva, introducida por Leon Festinger.
Kings of Leon biletleri.
Entradas para Kings of Leon.
Hayır, bunlar Kings of Leon biletleri.
No, éstas son las entradas de King of Leon.
Tamamen alakasız bir konu. Bu geceki Kings of Leon konserine ön sıra biletleri elime geçti de.
hablando de algo sin relación alguna, resulta que tengo estos dos asientos en pista para el concierto Kings of Leon esta noche, del cual se han agotado las entradas
- Kings of Leon hayranıyımdır.
- Me encanta Kings of Leon
Bu arada Kings of Leon konser bileti için sana teşekkür ederse bilmezlikten gel.
Por cierto, si te agradece por unas entradas de King of Leon, déjalo pasar.
Bu akşam erken saatlerde Kings of Leon konserinde görevliydik ve konteynırların birinde bu sahte kimliği bulduk.
Estábamos en el concierto de Kings of Leon esta noche y encontramos un carnet falso fuera, cerca de los contenedores.
Leon. Tamam?
Leon, vale.
Bugün sözleşmeyi imzalarsak, yarın Leone'leri, burayı göstermek için getirebilirim.
- Sí. Ya sabes, si firmamos el contrato hoy, Podría tener a la pareja Leon aquí mañana para una visita anticipada.
"Sevgili Colleen, dokunuşların içimdeki aslanı serbest bıraktı."
"Querida Colleen, tu contacto ha desatado el leon que hay en mí."
Bizden daha talihsiz olanları bir düşünün... Yalnız olanları... Yalnız olanları.
Pensemos en los menos afortunados que nosotros... que están solos... que están solos. ¡ Leon! ¡ Vete y déjame morir!
Leon ile.
Leon.