Unutulur Çeviri İspanyolca
227 parallel translation
Ve ben de dedim ki, "Tabii ki öldü, unutulur," ama ben böyle olmadığını biliyordum.
Y yo les decía : "Sí. Le he olvidado." Pero sabía que no era así.
Ne garip, an geçtikten sonra pek çok şey unutulur gider. Oysa uzun zaman önce olanları, çoktan olup gitmiş kadınların ve erkeklerin anısı zihnimde o kadar berrak ve taze ki.
Es extraño pensar que uno llegue a olvidar acontecimientos cercanos, y sin embargo recuerde claramente acontecimientos del pasado lejano, de personas que dejaron de existir años ha.
Dünyanın tanıdığı en iyi güreşçi nasıl unutulur?
¿ Olvidar al luchador más grande que ha conocido el mundo?
Yarın, eski haber olur. Bir haftaya da unutulur.
La próxima semana se olvidará.
Ve savaş bitince, yaşanılan acılar kaybolur, birçok şey unutulur.
Y después de la guerra, bueno lo amargo pierde su sabor y muchas cosas se olvidan.
Anılar çabucak silinir. Hepsi unutulur.
Y los recuerdos desaparecen rápido y se olvidan.
Bir saate kalmaz unutulur.
Al cabo de una hora, todo se olvida.
Biraz zaman alır ve yarın unutulur.
A la media hora se han reconciliado. Mañana, solucionado.
Zamanla her şey unutulur.
La cosa se enfriará con el tiempo.
"Eski dostlar unutulur mu" şarkısını söylerler.
Cantan : "Should auld acquaintance be forgot".
Başağrısı önemli kararlar gibidir, acısı dindiğinde unutulur.
Los dolores son como las decisiones, se olvidan cuando ya no molestan.
Yarına kadar unutulur.
Mañana ya se habrán olvidado de todo.
Bu tür olaylar unutulur gider.
El tiempo borra estas cosas.
Sanırım yarın buradan gider ve her şey de unutulur.
Mañana se habrá ido, y nadie se acordará de esto.
Elbette, bu kadar güzel bir yüz unutulur mu hiç.
Claro que sí. Nunca olvido una carita linda.
Dünyevi kaygılar unutulur.
Y la preocupación terrenal se olvida.
Ne olursa olsun, tüm bu olanlar bir hafta içinde unutulur gider.
En todo caso, en una semana el asunto será olvidado.
Ancak, kurallar arasındaki bir detay onlardan zaferlerini aldı ama bu önemsiz şeyler, umarız ki bu gece, yarışçılar adına Spor Kulübü'nde verilecek ziyafette unutulur...
Bien hecho. Todo esto se olvidará esta noche en la fiesta que les ofrecerán en el Sporting Club...
İngiltere ayaktayken kim ölür ve unutulur?
¿ Quién muere si Inglaterra vive?
Hiç unutulur mu? Sen unutmazsın.
Qué te vas a olvidar.
İhanet eden bir kahraman çok geçmeden unutulur.
Se olvida pronto a un héroe que es traidor.
Ama bir gün var ki Dertler unutulur
Pero todos tenemos sentido del humor
Unutulur Puf diye ortadan kaybolur.
Y cuando menos se lo esperan...
Ve acı anılar unutulur.
Y los recuerdos dolorosos tienden a disiparse.
Hayat yalnızca yürüyen bir gölge, kötü bir aktördür ; sahnede zamanını boşuna harcar ve sonra da unutulur gider.
La vida es una sombra deambulante, es una comediante que aparece en escena, actúa, luego se va y enmudece para siempre.
Başarılar kolay unutulur.
Los triunfos se olvidan.
Başarı! Başarılar kolay unutulur.
Los triunfos se olvidan.
İslamiyet'te daha önce geçen her şey unutulur.
El Islam perdona el pasado
Bir iki gün içinde unutulur.
Todo quedará olvidado en un par de días.
Hepsi unutulur, Cliff.
Todo se olvida, Cliff.
Kızın bir diplomatın oğlu ile evleniyor. Başkan ve fahişesi unutulur.
Tu hija casada con hijo de diplomático el Presidente, la puta serán olvidados.
Arka raflarda unutulur gidersin!
¡ Te meterán en el baúl de los recuerdos!
"Charlie Umtali" isminde biri unutulur mu?
Un nombre así no se olvida.
Oğullar yerlerini bildiğinde hataları kolayca unutulur.
Se olvidan las faltas de los niños, cuando ellos cumplen el deber.
O zaman her şey unutulur.
Vamos. Te lo perdono todo.
Ya bilirsin, hep bi şey unutulur.
Siempre pasa algo.
Kolayca unutulur.
Se olvida fácilmente.
Böyle bir şey unutulur mu hiç?
Por qué, ¿ como pudo olvidar tal cosa?
Yaşlılar unutkandır... her şey unutulur ; ama bugün gerçekleştirdiklerini... bütün azametiyle hatırlayacaktır.
¡ Los ancianos olvidan! ¡ Todo se olvidará, pero él recordará con ventajas qué proezas hizo aquel día!
Evet, unutulur.
Ocurre.
Oğul büyüdüğünde ana unutulur.
Cuando un hijo crece, la madre es olvidada.
Bugün haber olan yarın unutulur. Ben de...
La prensa de un día es basura al siguiente y yo no...
Dinle, belki her şey unutulur.
Mira, quizá todo esto se olvide.
Anlık bir keskinlik vardır. Sonra da havaya karışıp unutulur.
momentáneamente tangible, y luego olvidado en el aire.
Bu kadar unutulur birşey miydi?
¿ Es tan fácil de olvidar?
Aşk unutulur. Matematik, hep vardır ;
El amor es arbitrario las matemáticas son coerentes
- Öğret bana, nasıl unutulur düşünmek.
- Enséñame a olvidar, a no pensar.
İnsanlara tüm yıl boyunca böyle boktan davranabilirsin sonra bir güzellik yaparsın ve hepsi unutulur.
Puedes tratar a las personas como mierda todo el año... Un gesto al año, y todo está perdonado.
Her şey 37 derecelik bir çamurda unutulur. Bu da işe yaramazsa, bir caddeye onun ismini ver ya da parka.
Todo se perdona en el fango a 37º le pondremos su nombre a una calle... o a una plaza
Kelimeler unutulur komşu.
Está olvidado, vecino.
Geçmiş unutulur, Camoka.
El pasado quedará atrás, Jamuga.