English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ U ] / Unutursun

Unutursun Çeviri İspanyolca

504 parallel translation
Beni unutursun sen.
- Te olvidarás por completo de mí.
O şirin küçücük evi meraklı kapıcıyı o küçük tuhaf odayı nasıl unutursun?
¿ Cómo pudiste olvidar esa extraña casita... y el conserje sospechoso... y esa pintoresca habitación?
- Unutursun bebek. - Asla.
Se te pasará, pequeña.
Aşağılık davrandım ; önce kendime bağladım unutursun diye bırakıp gittim.
Fui un canalla, te enamoraste y luego te dejé para que lo superaras.
Ve zamanla... beni unutursun.
Y tú con el tiempo... me olvidarás.
Kendiniz olduğunuzu unutursun. Kocanın karısı olursun.
Te olvidas de quién eres, eres la esposa de tu marido.
Seni sessizce korkutmaya çalışsam, yarın tüm korkunu unutursun.
Si intentara asustarlo, mañana habria olvidado su miedo.
Ama sen olsan beni unutursun.
En cuanto a usted, me olvidaría.
Sadece faturalarını öder, ihtiyaçları olan parayı ödünç verir sonra da geri istemeyi unutursun.
Son para pagar sus cuentas, prestarles dinero... - y luego olvidar de pedírselo.
- Nasıl unutursun, Baba?
- ¿ Cómo la voy a olvidar?
Eddie, akıllı biriysen bizi gördüğünü unutursun.
Donato, si de veras tienes sesos, olvida que nos viste.
Reggie'yi nasıl bu kadar kolay unutursun?
¿ Cómo puedes olvidar a Reggie tan fácilmente?
Yakında onu unutursun.
Ya verás, la olvidarás también.
Hatta lagün üzerindeki Alize'yi de unutursun.
Sí, vientos alíseos en lagunas heladas.
- Umarım başarılı olurda unutursun.
- Espero que tengas éxito y olvides.
"O zamana kadar beni unutursun..."
Le decía que me olvidaría pronto.
Juliette gibi kızlar bir geceliktir, sonra unutursun onları.
Las chicas como Juliette son buenas para una noche después las olvidas.
Unutursun.
Te olvidarás.
Sana iyilik yaptım, Lucy, utanma hiç. olanları hemen unutursun.
Le hice un favor y no tardará mucho en superar esa vergüenza.
Her zaman o önce gelecek. Eğer ona bir şey olacak olursa beni anında unutursun.
Si algo malo le pasara a ella, te olvidarías de mí en un instante.
Böyle bir şeyi nasıl unutursun?
¿ Cómo vas a olvidar algo así?
- Beni unutursun.
- Es que te vas a olvidar de mí. - Nunca.
Yarın Londra'ya vardığında unutursun.
Te olvidarás de ello en cuanto llegues a Londres mañana.
Burada her şeyi unutursun. Soğuk ve açlık hariç.
Aquí uno se olvida de todo, salvo del frío y del hambre.
Bir süre için birbirinizi görmemeniz en iyisi olacaktır. Zamanla unutursun.
Hasta entonces es mejor que no os veáis.
Her şeyi unutursun.
Te despejarás.
İki hafta içinde olanları unutur. Sen de unutursun.
Dentro de dos semanas ni se acordará, ni tú tampoco.
Ya beni istediğim yere götürürsün ya da beni sonsuza dek unutursun!
O me llevas donde quiero ir,... o puedes olvidarte de dónde vivo, ¡ y esta vez para siempre!
Unutursun.
Son cosas que pasan.
Sana anlatacaklarımı duyana kadar bekle, işi falan unutursun.
Espera que te diga lo que te tengo que decir y te olvidarás del trabajo.
Kendini aşka teslim edersen ne olduğunu, kim olduğunu ve ne istediğini unutursun.
Entrégate al amor y se te olvidará qué eres, quién eres y lo que quieres.
Sanırım Meksika'ya gidersin ve eline bir kokteyl alıp güzel bir kızla tanıştıktan sonra beni tümden unutursun sandım.
Creí que te ¡ rías a México, ordenarías daiquiris con flores como adorno, conocerías una mamacita y me olvidarías.
Nasıl unutursun?
Tienes que acordarte.
Birinci aydan veya sonrası, zamanı unutursun. Burası hapishane gibi.
Pues... al cabo de un mes más o menos te olvidas del tiempo, es como la cárcel.
Şimdi al istersen yoksa unutursun.
Sí, tómalo ahora mismo. Si no, luego te olvidarás.
Yeni hap almayı unutmuşum. - Unuttun mu? Nasıl unutursun?
- ¿ Pero cómo es que se te olvidó...?
Belki de yarın pelerin numarasını unutursun.
Quizá no hagas el salto de la capa mañana.
- Şarabı içince herşeyi unutursun.
Siempre que tengas vino, te olvidas de todo.
Uzun bir tatil yap, bu korkunç hikayeyi unutursun. - Teşekkürler.
Procure olvidar esta aventura con unas vacaciones.
Kim olduğunu bile unutursun.
Y luego uno ya no sabe quién es.
" Dünyayı unutursun.
" Puedes pagar una alegre escapada.
Canımızı sıkarsan uyuşturucuyu unutursun.
Si nos traes problemas, no habrá drogas para ti.
Bir haftada unutursun onu.
Lo olvidarás en una semana.
Alevler içindeyken her şeyi unutursun.
Mientras quema, puedes olvidarlo todo.
Ama hep unutursun!
¡ Pero nunca se acuerda!
Hapiste geçen 20 yıldan sonra, her şeyi unutursun, Gabbar.
Después de 20 años de prisión, te olvidarás de todo, Gabbar.
Ölürsen, beni unutursun.
Si te murieras, me olvidarías.
- Asla. Gider gitmez beni unutursun.
Cuando te vallas, me olvidarás.
"Delikanlıyı unutursun, benim yanımda kalırsın."
Lo olvidarás y no te perderé.
- Zamanla unutursun, Earl.
Ya se te pasará.
içki verin, bol keseden olsun cimriliğin alemi yok... zordur didinmek, yine de hoşuma gider hayat bir şans oyunu gibidir... neşe içinde dans etmekten hiçbir zaman bıkmam... eğer gözün yükseklerde değilse hayat güzeldir... her günün mutlu geçmese de hayat güzeldir... eğer sevdiğin biri varsa bütün dertlerini unutursun... bizim için kim ne derse desin herkes bizi küçümsese de hayat güzeldir...
"Cóctel de ginebra a discreción ¡ No escatimes, haz el favor! " Me encanta vivir a la intemperie La vida es un juego de azar " Nunca me canso de ella

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]