English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Y ] / Yapamıyorum

Yapamıyorum Çeviri İspanyolca

4,163 parallel translation
Yapamıyorum!
¡ No puedo!
- Yapamıyorum...
- No puedo...
- Yapamıyorum.
- No puedo... No puedo hacerlo..
Ben bunu yapamıyorum.
No lo tengo fácil, no creas.
Bunu bile yapamıyorum.
ni siquiera puedo hacer esto por ti.
Bilgisayar orunlarıyla porno arasında bile seçim yapamıyorum ben.
Yo ni puedo escoger entre juegos de video y pornografía.
Biliyorum, fakat neden istediğim hiç bir şeyi yapamıyorum?
Lo sé, pero ¿ por qué nunca podemos hacer lo que yo quiero?
Yapamıyorum, dur.
No puedo más, ¡ detengase!
Ver elini - Yapamıyorum
- ¡ Toma mi mano!
Ben bitiğim Hiç bir şeyi doğru dürüst yapamıyorum.
Soy un traidor. No hago nada bien.
Yapamıyorum...
No puedo hacerlo...
- Yapamıyorum. Benimle kal. Hadi.
Quédate conmigo...
Yapamıyorum.
No puedo.
Her gün dışarı çıkmaya çalışıyorum ama yapamıyorum.
Cada día intento salir fuera y no puedo.
Tamam sen buna katlanıyor olabilirsin ama ben yapamıyorum, tamam mı?
Bueno, tú puedes. ¡ Yo no puedo más!
ben bile herhangi bir saç kesimi yapamıyorum, kaldı ki bu anahtarlar, Mohikan saçından hoşlanmaz.
Sin pensar en las llaves, Y las llaves, no les gustan los mohawks.
Yapamıyorum.
No Puedo.
- Yapamıyorum! Direksiyondan çekemiyorum!
No puedo conseguir la direccion deshacerse de el.
Onunla ilgili hiç bir şey yapamıyorum.
No hay, prueba.
Sesini duymadan yapamıyorum.
Te lo digo, cuando escucho tu voz
Ben sadece... sadece yapamıyorum.
No pude. Simplemente no pude.
- Yapamıyorum.
No puedo hacerlo.
Hep rüyalarımdan uzklaştırmaya çalıştığımı hissediyorum, Yapamıyorum. Geri gelmeye devam ediyor.
Me siento, cada vez que quiero huir de sleep, no puedo, siempre vuelve.
Sürekli, sürekli benden ne kadar hoşlandığını söylüyor. O zaman benim de güzel bir şey söylemem gerekiyor ve ben de bunu yapamıyorum. Bence bunun sebebi, ondan o kadar hoşlanmıyorum.
Constantemente, todo el tiempo cuanto le gusto y entonces tengo que pensar cosas lindas que decirle y nunca puedo, y es por que creo que realmente no me gusta, ¿ sabes?
Hoşlarına gidince yapamıyorum.
No puedo hacerlo cuando les gusta.
Onu mutlu etmek istiyorum, ama yapamıyorum.
Quiero hacerla feliz, pero ya no puedo.
"Jingle bells" aşkına, hiçbir şeyi düzgün yapamıyorum.
Oh, cascabeles, no puedo hacer nada bien.
Baldırları ve adeleleri de öyle. Böyle, bir çırpıda düzeltirsin. Hâl böyleyken, yine de bu herif kadar kolay kas yapamıyorum biliyor musunuz?
"El hombre, de espaldas chupa, chupan sus pantorrillas, sus isquiotibiales chupan," hombre, eso, usted arreglarlo así ­, así ­, no puedo construir el musculo casi tan fácilmente como ese tipo, y sin embargo, lo estoy haciendo, ¿ sabes?
Sadece şu anda yapamıyorum.
Es solo que no puedo estar ahora mismo.
Sadece şu anda yapamıyorum.
- No puedo estar aquí ahora mismo.
Ama hiçbir şey yapamıyorum.
Pero no puedo hacer nada al respecto.
Sony, ben de iyi yapamıyorum.
Lo siento, no me sale bien.
Selam. Artık telefon görüşmesi yapamıyorum.
No puedo hacer más llamadas telefónicas.
- Yapamıyorum.
- No puedo.
Ama artık yapamıyorum.
Pero ya no puedo más.
İstiyorum ama yapamıyorum.
Quiero decírselos. Pero no puedo decírselos.
Yapamıyorum işte.
No puedo hacerlo.
- Neden ikisini de aynı anda yapamıyorum?
¿ Por qué no puedo hacer ambas cosas?
- Hayalet-kiralama yapamıyorum.
- No puedo desaparecer.
Yapamıyorum.
No puedo hacerlo.
Hayır, yapamıyorum.
No, no puedo.
Cadılar bayramından beri hiç bir şey yapamıyorum.
No puedo hacer nada desde Halloween.
Akılsız işler yapamıyorum.
No puedo hacer solo un trabajo sin sentido.
Övgüye layık, ama yapamıyorum gerçekten çalışma zamanında okuyan var Eğer karışıyorsa, elle iş yap.
Es muy loable, pero no puedo realmente tenerte estudiando en el tiempo del trabajo... Si interfiere con el negocio en cuestión.
Hiçbir şey yapamıyorum.
No puedo hacer nada.
- Yapamıyorum.
- ¿ Qué quieres decir?
- Ne demek yapamıyorum? İşe yaramıyor.
No funciona.
Ama şimdi hiçbir şey yapamıyorum. Sadece tekrar, normal olmak istiyorum. Tekrar normal olmak istiyorum.
Pero ahora haría cualquier cosa, solo quiero... ser normal de nuevo, ser capaz de ser una madre para mi hija y quiero sentirme capaz...
Hiç bir şey yapamıyorum, Jesse ile yapamam.
No puedo con todo... Con Jesse no puedo...
- Sana asla sürpriz yapamıyorum.
¡ Qué locura!
Lacey, koş! Yapamıyorum.
¡ Ahora, corre! Mamá. ¡ Lacey, corre! No puedo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]