Şisko Çeviri İspanyolca
6,046 parallel translation
Biz hürriyetin ülkesi ; güneşten yanmış, çilli ve şişko adamların yuvasıyız.
Nosotros somos la tierra de la libertad y la casa del hombre quemado por el sol, la grasa pecosa.
Şişko salağın teki.
Es solo un perdedor tonto y gordo.
- Hadi, Gilly, seni şişko piç.
- Vamos, Gilly, ¡ maldito gordo!
Hadi, Gil, seni şişko piç.
Vamos, Gil, ¡ hijo de puta grasiento!
Ben, Tony, Donny, Joey ve Şişko Mike.
Yo, Tony, Donny, Joey y Mike el Gordo.
- Şişko Mike'ı da mı?
A todos.
Orospu çocuğu! Şişko Mike!
Hijo de... ¡ Mike el Gordo!
Bu sefer sen de sadece şişko böcekleri kullanıp Spektrometre'de doğru sonuçları gördün.
Oh, así que esta vez sólo has usado los escarabajos gordos para hacerlos pasar por el espectrómetro de masas.
O şişko o. çocuğu hala dışarda, biz onu tanıyan birine sahibiz.
Ese cachitas hijo de puta todavía está por ahí, y conseguiremos un tío que puede identificarle.
Dostum, hikayeme hoş geldin. Ve anladığım şu ki, aşk tanrısı oklu, şişko, çıplak bir denyo.
Amigo mío, bienvenido a mi historia. Y fue entonces cuando me enteré que
Sana "haftanın şişko eziği" demişler.
Te ha nombrado "la perdedora gorda de la semana".
Neden savunma kocaman, şişko, zencilerden oluşuyor da hücum hattı kocaman, şişko beyaz adamlardan kuruluyor acaba?
¿ Por qué es la línea de defensa siempre está lleno de un montón de chicos grandes, fuertes y negros y la línea ofensiva llena de grandes y gordos, blancos?
- Öldürdüğün şişko biliyordu.
Pero... - Eso era el tipo gordo al que mataste.
- Lanet olsun Pam. - Şişko surat. - Ne?
! ¿ Que diablos... haces?
Star Warsçu şişko çocuktan * telefon aldım.
Recibí unas llamadas del chico del arcoiris doble y del chico grodo de Star Wars
Bu şişko ayakta duramadığı için faul gibi göründü sadece.
Solo parece una falta porque este gordo asqueroso no puede quedarse sobre sus pies.
Sana şişko dediğime eminim.
Estoy bastante seguro de que te llamé gordo asqueroso.
Bana bir kez daha şişko desene.
Llámame gordo una vez más.
- En azından ben şişko bir bebek değildim.
- Por lo menos no era una bebé gorda.
- Ben şişko bir bebek değildim ki.
- No era una bebé gorda.
Meraklı şişko buraya çıktı, korkutayım dedim.
La gordita vino a meter la nariz. Pensé en darle un susto.
Beni o şişko uçan bebek hususunda gaza getirme.
No me hagan empezar con ese bebé gordo y volador.
Avantajı : Şişko uçan bir bebek.
Ventaja : bebé gordo volador.
Biraz şişko olsa? Olur.
No gordos.
Bu şişko çocuk atölye dersinde mi yaralandı?
¿ Este niño gordo se ha herido en el ojo en clase de Hogar?
Şişko adamlarla dalga geçerek terör estiren canavarın ta kendisi o!
¡ Es ese monstruo que aterroriza al alegre hombre gordo!
Seni şişko yalancı.
Eres un puto gordo mentiroso.
Bu şişko pislik ne zamandır kanepemizde oturuyor?
¿ Cuánto tiempo lleva este gordo saco de mierda sentado en el sofá?
Şişko değil mi?
Es gordo, ¿ no?
Temizlik çubuğunu şişko göbeğimin içinde kaybettim.
Perdí mi palo de limpieza en la grasa de mi panza.
Şu anki hemşireyi sevmedim, şişko resmen.
No me gusta la que me tocó, está gorda.
sisko bir Bon Iver, Jack Johnson of Wisconsin gibi.
Sin mí, todo lo que estarías haciendo es fumar marihuana en el bosque... con una camisa de franela y una barba, como un Bon Iver gordo, el puto Jack Johnson de Wisconsin.
Benimki sisko ve adi Wesley Weeks.
Mi abogado es gordo y se llama Wesley Weeks.
- Olabildiğince düzgün şekilde dağıtmaya çalış. Çünkü dibinden kopmayacak ve yiyecekleri yürütecek iş ilişkim olan birkaç şişko pislik var.
- Intentad distribuir la comida lo mejor que podáis porque hay un par de peces gordos, literalmente, haciendo negocios que intentarán acorralaros y engullirlo todo.
Siz, iki şişko erkek müsveddesinin işi bittiyse ayı gibi sürünerek ranzalarınıza dönün de gözüm görmesin sizi.
Ahora, si terminaron con las patéticas excusas... quiero que se vayan arrastrando hasta sus literas... y desaparezcan de mi vista.
Seni şişko bir ezik gibi gösteren hediyeler aldığımız için özür dilemek istiyoruz.
Queremos disculparnos por hacerte regalos que hacen que parezcas una gorda perdedora.
Söylesene, o şişko kızla ne kadar ileri gittin?
Dinos, ¿ cuán lejos llegaste con esa gordita?
Hey, şişko.
Fatso...
- Şişko benden daha kötü.
Fatso es peor que yo.
Şişko bunu herkesten iyi bilir.
Fatso lo sabe mejor que nadie.
Ryan, spor ceket giymiş şişko bir çocuk, Porsche'una işiyor.
Ryan, hay un chico gordo que lleva puesto un blazer orinando en tu Porche.
Lanetolası ne kadar şişko.
Es tan jodidamente gorda.
Çünkü şişko domuz her şeyi yiyor!
¡ porque esa cerdo gorda se come todo!
Şişko domuzla Yau, onlardan daha şişko olmamızı istiyorlar!
Yau y la cerda gorda, ¡ quieren terminar más gordos que ella!
Yau ve o şişko domuz...
Yau... Y esa cerda gorda...
Winnie ile Şişko Schmidt'i tanıyorum.
Conozco a Winnie y Fat Schmidt.
Lois, bu şişko herifin ne işi var yatağımızda?
Oye. Lois, ¿ qué hace ese gordo durmiendo en nuestra cama?
Ayakkabılarımı yalamaya layık değilsin seni şişko şerefsiz!
No eres digno de lamer mis zapatos de diseñador, que la grasa vago, de mala vida!
Jake ve Şişko adamı çıkarmamı ister misin?
¿ Quieres que actúe como "Jake and The Fatman" otra vez?
Yanında oturan o yaşlı şişko kadın...
Esa vieja gorda sentada a tu lado, ¿ es..?
Şişko bir Hawaiili adam bekleme salonunda unutmuş.
Un hawaiano gordo se lo dejó en mi sala de espera.