20 milyon Çeviri Fransızca
793 parallel translation
O parayı artık unuttum ama şimdi de 20 milyon daha istiyorsunuz.
Je considère cet argent comme perdu et vous voulez 20 millions de plus!
20 milyon Dolar ile vergileri düşürebiliriz.
Avec 20 millions de dollars. Nous pouvons baisser les impôts.
Cimri, bize 20 milyon Dolar, verin.
Prêtez-nous 20 millions de dollars. Grippe-sou.
20 milyon gümüş!
20 millions de thalers!
Oh! Bu adada 20 milyon kadın var, ve ben sana zincirlenmişim.
20 millions de femmes dans ces îles et moi je dois être enchaîné à vous!
Amerika'da 20 milyon otomobil var.
Il y a 20 millions d'automobiles en Amérique.
Bir yerlerde adamın teki 20 milyon dolara konuyor.
Un type a 20 millions de dollars.
Vergiler düşüldüğünde, 20 milyon civarında bir paraya denk geliyor.
Après déduction des taxes... il reste aux environs de 20 millions de dollars.
Tüm Semple serveti size kaldı. 20 milyon dolar.
Vous héritez de toute la fortune de Semple - 20 millions de dollars.
20 milyon çok para.
20 millions, c'est une somme, n'est-ce pas?
20 milyon ne kadar, biliyor musun?
Vous savez ce que c'est que 20 millions?
"New York'un yeni Külkedisi Erkeği Longfellow Deeds'in bir sözü. " Dün gece, kendisine 20 milyon dolar miras bırakan amcasının, "şehri altüst etme sanatında bir amatör olduğunu kanıtladı."
C'est l'une des nombreuses affirmations effrayantes de Longfellow Deeds... le nouvel homme-cendrillon de New York... qui est sorti la nuit passée pour montrer que son oncle, feu Mr W. Semple... de qui il a hérité 20 millions de dollars... était un amateur dans l'art de faire parler de lui. "
Bunlar, 20 milyon doların güvenli bir şekilde emanet edilebileceği bir adamın davranışlarına benzemiyor.
Ceci ne ressemble pas au comportement d'un homme... à qui on peut remettre 20 millions de dollars sans risque.
Diyelim ki küçük bir kasabada oturuyor ve idare ediyorsunuz, sonra biri kucağınıza 20 milyon dolar atıyor.
Si vous viviez dans une petite ville et vous promeniez tranquillement... et que soudain quelqu'un dépose 20 millions de dollars à vos pieds.
- Sen ve diğer 20 milyon adam.
- Vous et 20 millions d'autres gars.
Birleşik Devletlerde bir günde 20 milyon bahisçi. Bay Wheelock'a onunla görüşmek istediğimi söyle.
20 millions de parieurs parjour aux Etats-Unis.
Uygun bir şekilde "Kayıp Hollandalı" diye anılan Amerika'nın en ele geçmez madeninde, bulunmayı bekleyen 20 milyon dolar değerindeki sarı metal.
20 millions de dollars du précieux métal jaune qui attendent dans la mine la plus insaisissable d'Amérique, la bien nommée "Le Hollandais Perdu".
Ama 20 milyon dolar kaldırmak istiyorsanız ve şu Buckley gibi dağ dağdır diye düşünüyorsanız size yolu göstereceğim.
Mais si vous voulez 20 millions de dollars et que vous pensez, comme Buckley, que ce n'est qu'une montagne, je vous montrerai où chercher.
Pedro madeninin içinde oturmuş... ve 20 milyon dolar değerinde altına sahip olduğunu düşünüyormuş.
Pedro était assis dans sa mine et il compta qu'il possédait environ 20 millions de dollars en or.
Ve Pedro'nun 20 milyon dolarlık altını... içinden kazılıp alındığı kutsal dağın bağrına gömülmüş.
Et les 20 millions de dollars de Pedro étaient enterrés dans la montagne sacrée d'où ils avaient été pris.
Bir adamın dağı kazıp... 20 milyon dolar çıkarmasını izlemek ilginç olur.
Ça doit être intéressant de voir un homme découvrir 20 millions.
20 milyon dolar değerinde.
20 millions de dollars.
Başta söylediğim gibi... 20 milyon dolar kaldırmak isterseniz, size yerini gösteririm.
Comme je l'ai dit au début, si vous voulez trouver 20 millions de dollars, je vous montrerai où chercher.
- Annesinin 20 milyon doları var. - 25.
- Sa mère vaut 20 millions de dollars.
Ne matrak. Linus Larrabee, yanmayan, kavrulmayan, erimeyen adam..... 20 milyon dolarlık işi çöpe atıyor.
Le plus drôle, Linus Larrabee, l'homme qui ne brûle pas, ne fond pas, balance tout à coup un contrat à 20 millions de dollars par la fenêtre.
Jeremiah 20 milyon varil petrole ne kadar yaklaştığını hiçbir zaman bilemedi.
Le pauvre, il est passé à côté de 20 millions de barils de pétrole!
Birinde 20 milyon kişi ölür ve diğerinde 150 milyon kişi ölür.
L'un avec 20 millions de morts et l'autre avec 150 millions de morts.
Ama 10-20 milyon ölüden fazla olmaz. En fazla!
Mais pas plus de 10 à 20 millions de morts.
20 milyon dolara hükmediyor ve bir alkolik.
Sa fortune tourne autour de 20 millions et il boit.
20 milyon dolara göre mi gereksiz harcama diyorsun?
Une dépense futile, quand on a 20 millions de dollars?
Bina senin olacak. 20 milyon karşılığında bana kiralayacaksın.
Premièrement, je te rends l'immeuble, et tu me le loues pour 20 millions.
Cermak'ı belediye başkanının ofisine koyarlar..... yılda 20 milyon kaybederiz.
Si je mets Cermak dans le bureau du maire, nous perdons 20 millions par an.
Sıradan bir tuğlacı. 20 milyon dolar sonra klas olmadığımı söylediler ve ben de Lorna'yı aldım.
Quand j'ai eu 20 millions de $, on disait que j'étais vulgaire.
Bu, 10 yılda 20 milyon çocuk demek.
Au bout de 10 ans il y a 20 millions d'enfants morts par Sette raison
Ne tesadüf ki aynı dönem içinde okula 20 milyon dolardan fazla bağış yaptı. Buna Sosyal Sigorta ve Sağlık Sigortası çekleri dahil.
A la même période, il a offert plus de 20 millions de dollars à l'école, y compris l'argent de sa retraite.
20 milyon saat iş gücü kayboldu.
Ça fait beaucoup.
Yalnız Manhattan'da işime göz diken 20 milyon işsiz var.
Il y a 20 millions de chômeurs rien qu'à Manhattan. Ils lorgnent ma place...
Artık 10 milyon dolar mı, 20 milyon mu dolar mı - pound mu, ziloti mi orasını bilemem.
10 millions, 20 millions... en Dollars, en Livres, ou en Zlotys!
20 milyon dolarlık yatırım, başka ne olabilir?
Un investissement de 20 millions de dollars.
İmparator Seyahat hükümetten oldukça yüklü sübvansiyonlar almakla birlikte 20 milyon pound da kredi almış bir şirket.
Sovereign Line, une compagnie qui a bénéficié d'importantes subventions publiques et d'un prêt de 20 millions de livres.
50 milyon. 20 milyonu avans
50 millions, dont 20 d'avance.
İngiltere'de 20 milyon hoşnutsuz kadın var ve her biri bir kitap yazıyor.
à écrire des romans!
Sen ise en azından bir milyon kazanacaksın, yani yatırdığının 20 katı.
Vous gagnerez un million, soit vingt fois la somme engagée.
Beklenmedik bir başka adım da insanoğlunun yörüngesinden uzaklaşıp... dünyadan 30 milyon kilometre uzaklıktaki o noktaya gittiği andı.
Aussi inattendu fut l'autre pas, quand l'homme sortit de son orbite jusqu'à une distance de plus de 20 millions de miles de la terre.
Mağdurların ailelerine 10, 20, 30 milyon verin!
Paie les familles des victimes. Ce que tu voudras.
Beyaz yakalı bir çalışan olarak, emekliliğine daha 20 yıl var. 20 yılın maaşını da eklediğinde, 30 milyon eder.
En tant que salarié, avec encore 20 ans à tirer jusqu'à la retraite, ces 20 ans de salaire feraient dans les 30 millions.
2 milyon doların 20 senelik faizi ne eder?
Les intérêts sur 2000000 de dollars, ça fait de l'argent!
9 milyon dolar için öz dedemle bile evlenirim.
Pour 20 milliards, j'aurais épousé son grand-père.
BİR MİLYON DOLAR VERMEZSENİZ ONU ÖLDÜRÜRÜZ.
SI ON NE RECOIT PAS UN MILLION DE DOLLARS EN BILLETS DE 20
Başka bir deyişle bugün yapılan 100 milyon değerindeki bir yatırım kendisini yaklaşık olarak 20 yılda amorti ediyor.
Autrement dit, un investissement de quelques centaines de millions, s'il est effectué aujourd'hui sera amorti dans une vingtaine d'années seulement.
İzleyici sayımızı bir gecede 20 veya 30 milyon artırdık.
Notre public est passé de 20 à 30 millions de spectateurs en une nuit.