Aşık mı oldun Çeviri Fransızca
161 parallel translation
Aşık mı oldun? Yoksa hasta mısın?
Tu as le béguin ou tu as attrapé une maladie?
Aşık mı oldun?
Le coup de foudre?
Aşık mı oldun?
Vous êtes amoureuse?
Aşık mı oldun, Moeding?
Amoureux, Möding?
- Aşık mı oldun?
- Tu es amoureuse?
Adama aşık mı oldun?
Tu es amoureuse de lui?
Aşık mı oldun ona?
T'es amoureuse?
Ne, bu kadına aşık mı oldun? Ha?
T'es amoureux?
Ah, kızım, yoksa onlardan birine aşık mı oldun?
Oh, mon enfant, serais-tu tombée amoureuse de l'un d'eux?
- Yani bir gecede aşık mı oldun?
- C'est le coup de foudre?
Ne yapıyorsun? Aşık mı oldun?
C'est pas de l'amour, c'est de la rage!
Aşık mı oldun?
Tu es amoureux?
- Ve ona aşık mı oldun?
- Et vous êtes tombée amoureuse?
Galiba aşık mı oldun?
Tu crois ça?
Ona aşık mı oldun, Canavar?
Je dois prévenir la bête. Tout est de ma faute.
Hey, bu da ne? Bu sürtüğe aşık mı oldun yoksa?
- Qu'est-ce que c'est que ça?
Hemen orada ona aşık mı oldun?
Est-ce que tu es tombé amoureux immédiatement?
sen aşık mı oldun? - evet.
- Ça alors!
- Ona aşık mı oldun?
- Tu es tombée amoureuse de lui?
Rikako'ya aşık mı oldun?
Tu contemples sa beauté?
Sen aşık mı oldun?
Toi? De qui?
Sen de diğerleri gibi aşık mı oldun?
Tu serais pas en train de tomber amoureux, comme les autres?
Aşık mı oldun?
Tu es tombé amoureux?
Ona aşık mı oldun?
Tu es tombée amoureuse de lui?
- Ne yaptın, aşık mı oldun?
- Comment va le tombeur? - Où elle est?
Ne yaptığını farkettiğinde aniden bana aşık mı oldun?
Qu'est-ce qui t'a fait réaliser que tu m'aimais?
Aşık mı oldun?
Amoureux?
- Johan Hult'a aşık mı oldun?
T'es amoureuse de Johan?
Aşık mı oldun? !
Es-tu amoureux?
- Harbiden aşık mı oldun kıza şimdi?
Dis donc, frérot... Tu es vraiement amoureux de cette nana?
Ona aşık mı oldun?
Tu es amoureuse de lui?
Hayırdır? Kardeşin gibi sen de aşık mı oldun yoksa?
Dis-moi, tu es tombé amoureux, toi aussi?
- Çok fazla oldun artık. - Ama bana dedin ki- -
- Mais tu m'as dit que...
Yoksa bu çocuğa aşık falan mı oldun?
Vous n'êtes pas amoureuse de lui, n'est-ce pas?
Anladım, kıza aşık oldun sen!
Tu es amoureux de la bonne.
Beni gördüğüne göre artık tatmin oldun mu?
Tu es satisfaite maintenant que tu m'as vu?
Artık bana Barbara diyebilirsin. Ne de olsa gece üç kez çılgınca bedenime sahip oldun.
Je veux que tu m'appelles Barbara, dans la mesure où tu m'as séduite trois fois cette nuit.
Ben de aşık oldun falan sandım.
Je me disais que tu étais amoureux.
Uslu bir kız oldun mu bakalım?
As-tu été sage?
Onu öldürmeme tanık oldun.
Tu m'as vu la tuer.
Tibey'nin karısına mı aşık oldun?
Tu es tombé amoureux de la femme de Tibey?
Duvara falan mı aşık oldun yoksa?
Tu tombes en amour du mur ou quoi?
Ona aşık falan mı oldun yoksa?
Es-tu amoureuse de lui ou quoi?
Bana mı aşık oldun?
De moi?
Manhattan'daki binlerce kadın arasında ne yaptın gidip Heather'a mı aşık oldun?
Il a fallu que tu tombes amoureux justement de Heather?
Sana beğenimi kazanman için ne yapmak zorunda olduğunu anlatmıştım... ve sen başarısız oldun. - Kıza bak!
Je t'ai dit ce que tu devais faire pour me plaire et tu as échoué.
Yeni garsona mı aşık oldun?
Comme ça, on drague les serveuses, maintenant?
Kız arkadaşımın düşünmesine sebep oldun!
T'as fait réfléchir ma copine!
Kafam karıştı. Doktora mı yoksa damada mı aşık oldun?
Le médecin ou le marié?
Bay Ishikawa, hiç aşık oldun mu?
M. Ishikawa! N'avez-vous jamais aimé quelqu'un?
Yoksa artık emekli mi oldun ve geri kalan hayatın boyunca yapacağın şey bu mu? Bir daha çalışmayacak mısın?
Alors tu as pris ta retraite, et ça va être comme ça tous les jours de ta vie, et tu ne travailleras plus jamais?