English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Bağlayın

Bağlayın Çeviri Fransızca

2,553 parallel translation
Kemerleri bağlayın.
Attachez vos ceintures.
Beni sandalyeye bağlayın.
Attachez-moi.
Kollarınızı bağlayın.
Croisez les bras sur votre poitrine.
Kemerlerinizi bağlayın derdim ama cimrilik yapıp kemer almadım.
Faudrait s'attacher, mais j'ai mégoté sur les ceintures!
Kemerlerinizi bağlayın.
Mets ta ceinture.
Bağlayın.
Rapproches toi.
Bana Whitaker'ı bağlayın.
Passez-moi Whytekear.
Eğer başarmak istiyorsanız beni bir ağaca bağlayın.
Si vous voulez réussir, faut me ligoter à un arbre.
Emniyet kemerlerinizi bağlayın!
Attachez vos ceinture.
Bill Rawls. Bana hemen onu bağlayın.
Je veux Bill Rawls en ligne tout de suite.
Bana Savaş Bakanlığı Dairesi'nden General Olbricht'i bağlayın.
- Le ministère de la Guerre. - Bureau du général Olbricht. - Un instant.
Bana Savaş Bakanı, General Olbricht'i bağlayın.
Passez-moi le ministère de la Guerre. Le général Olbricht.
Ben Albay Stauffenberg, Mareşal Keitel'i bağlayın.
Colonel Stauffenberg, pour le commissaire d'aérodrome Keitel.
Ben Stauffenberg, bana General Olbricht'i bağlayın.
Ici Stauffenberg. Passez-moi Olbricht.
Haberleşme merkezini bağlayın.
Passez-moi les Communications.
Acilen Mareşal Keitel'ı bağlayın.
Ici le général Fromm pour le commissaire d'aérodrome Keitel.
11. Bölgeden General Vieler'i bağlayın.
Passez-moi le général Bieler, District 11.
Bamberg'i bağlayın, lütfen.
Bamberg, s'il vous plaît.
- Lee'yi bağlayın! - Deniyorum efendim.
- Passez-moi Lee!
Yıldız üssünü bağlayın.
Appelez le vaisseau-mère.
Bay Hoshi, yıldız üssünü bağlayın.
M. Hochi, appelez le vaisseau-mère.
Kemerlerinizi bağlayın beyler.
Attachez vos ceintures. On va faire du hors-piste.
Sadece sahneye çıkıp Cd çalarınızı amfiye bağlayın, hepsi bu.
Si vous être en mesure de marcher au milieu d'une scène, Branchez votre lecteur de CD à un ampli et c'est tout?
Bayanlar ve baylar, lütfen emniyet kemerlerinizi bağlayınız.
Veuillez attacher votre ceinture.
Cep telefonunuzu, ses analizi yapabilecek bir amfi ve bilgisayara bağlayın... ve güçlü bir silaha sahip olun. Tabi eğer nasıl kullanacağınızı biliyorsanız.
Reliez votre cellulaire à un ampli et à un ordinateur qui analyse le son... et vous aurez une arme puissante si vous savez vous en servir.
Beni DMW'ye bağlayın.
Passez-moi à notre contact du département des véhicules motorisés.
- Bağlayın.
Passez-le. L'agent Moss est en ligne.
Metro Polise bağlayın.
Passez-moi la police.
Bağlayın.
Connectez-le.
Janis, Almeida ile Beyaz Saray Konferans Odası arasında güvenli bir hat ayarla. Bana başkanı bağlayın.
Janis, créez une connexion dans la salle de conférence avec Almeida et la Maison Blanche pour la signature.
Bağlayın.
Mettez-les en ligne.
Washington Post'tan Amy Meyer'i bağlayın bana.
Passez-moi Amy Meyer au Washington Post.
FBI öncelikli acil durum çağrısı, lütfen beni Kapı-7'deki ajanlardan birine bağlayın.
Ceci est un appel urgent du FBI. Passez-moi un agent à la porte 7.
Bana hemen onu bağlayın.
Passez-le-moi, maintenant.
Şimdi beni John Brunner'e bağlayın.
Maintenant, passez-moi John Brunner.
Oh, tabi, bağlayın.
Euh, ouais, passez-la moi.
Bağlayın.
Passez-le moi.
Bana Henry'yi bağlayın.
Contactez Henry par téléphone.
İkinizde, ellerinizi başınızın arkasına koyun, ellerinizi birbirine bağlayın.
Toutes les deux, mains derrière la tête, doigts entrelacés.
Köpeklerinizi bağlayın.
Collier!
Noel Baba kızağını kuleye bağlayıp aşağı inecek.
- Le Père Noël va arriver au-dessus. Il va attacher le traîneau à la tour et descendre par là.
Büyükbabamın tekerlekli sandalyesine bağlayıp beni dövdüler.
Ils m'ont tabassé et m'ont scotché au fauteuil de mon grand-père.
Lina ve Doon, umutlarını bir taşa bağlayıp şehre doğru attılar.
Lina et Doon mirent tous leurs espoirs dans une pierre qu'ils lancèrent vers la ville.
Her halükarda adamın kollarını bağlayıp yeşil jelibonla besleyecekler.
Il finira les mains liées à bouffer de la gélatine.
Harekat bölümünden Albay Brandt'i bağlayın.
Passez-moi les Opérations, le colonel Brandt.
Vance'den uzak dur yoksa kuzenlerimi kaldığın yere gönderirim ve seni domuz bağıyla bağlayıp, tartarlar.
laissez Vance tranquille ou j'envoie mes cousins à votre chalet, pour qu'ils vous ficellent et vous pèsent.
- TeleGörünüş'le bağlayın.
- Passez-le en téléprésence.
Bağlayın.
Passez-le-moi.
Elini kolunu bağlayıp neden yürüyüşe çıktığını... itiraf etmesi için sorgulamamızı mı öneriyorsun yani?
Vous suggérez quoi, soldat, qu'on l'attache et qu'on le fasse parler, car il était en train de marcher?
Beni acil olarak Ajan Moss'a bağlayın.
Passez-moi l'agent Moss. C'est urgent.
Bağlayın.
Transmettez l'appel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]